MASKELİ KATİL ‖HYUNLİX‖ ✅TEXTİNG✅ [ANGST] ✓

BÖLÜM - 8

FELİX ANLATIMINDA (SMUT VAR :)

anlamsız bakışlarla Hyunjin'e bakıyordum. benden sakladığı sır bumuydu. Haberlerde, evimde ki 2 mektup her şey hyunjininmiydi?

''sen...'' 

sessizce söylemiştim. duyması umrumda değildi. o bir katildi. beni öldürebilirdi. 

''Bak felix sana her şeyi anlatacam''

demesiyle ondan geri geri uzaklaşıyordum. korkuyordum maskeli katildi. neden bunu yapmıştı. kırmızı saçı altın sarısı olmuştu. Korkum tüm vücuduma yayılmışken arkama bakmadan koşuyordum. seslenmesini umursamadan vücudumda ki bütün enerjiyi koşmaya harcıyordum.

En sonunda ışık olmayan bir yere gelmiştim. kaç saattir koştuğumu hatırlamıyordum. beynimde ki o düşünceleri kovmak için iki elimi yumruk yapıp kafama vuruyordum.

''Yardım ister misin?''

Duyduğum tanıdık sesle arkamı dönmüştüm. O BENİ TAKİP Mİ ETTİ? 

''Git buradan!''

''sadece beni din-''

''dinlemek istemiyorum''

tam arkamı dönüp gidecektimki o konuşmaya devam etti.

''ama baban alakalı felix''

olduğum yerde kalmıştım. babam ne alakaydı. çaresizce cevaplamıştım.

''D-dinliyorum...''

''Baban özel yer altı mafyasıydı.bütün eğitimleri yapardı aklına hangi eğitimler geliyorsa. Bir gün sizin evinin önünden geçiyordum. Sen kapının önünde güzelce oynuyordun. çok tatlıydın. sanki cennetteki melek yeryüzüne gelmişti. seni incelemeye başladığım sırada baban beni izliyordu yanıma gelip ' oğlumu çok mu sevdin '   demişti. gözlerimi senden çekip babana bakmıştım. başımı onaylar şekilde sallamıştım. baban beni bu şehir dışında eski bir fabrikanın bodrum katına götürmüştü. baban 'seni buraya getirmemin sebebi ben ölünce oğlumu bütün kötülükten koru o annesinin güzelliğini bana hediyesi. bir karıncanın bile dokunmasına izin verme'  demişti. Bende kendime, babana ve sana söz vermiştim. Seni korumak için bütün eğitim görmüştüm ve şimdi senin-''

Lafını tamamlamaması için yüzüne yumruk atmıştım. beni seviyordu işte söyleyemiyordu. 

''Beni seviyormusun HWANG HYUNJİN?''

''Ne?''

Kızgın bakışlarla hala onun irislerine bakıyordum. soruyu tekrar sordum.

''Evet seviyorum'' demesine kalmadan onun dudaklarına yapıştım. kiraz tadı vardı. kiraz nemlendirici tatlıydı. dolgun dudakları ağızımın içine alıp emmeye başladım. Bu anın tadını çıkarmaya çalışıyordum. Hyunjin ellerini belime sıkıca ellerini dolayıp kendine bastırmıştı. Ona daha da sokulmuştum. 

Hyunjinden ayrıldığımda irislerimi onun irislerine dikmiştim. Hala yakışıklı olabiliyordu. 

''Beni de oraya götür bende eğitim istiyorum'' dedim. merakıma yenik düşmüştüm. 

''tamam bir gün götürürüm'' Sevinmiştim.

''Beni affettin mi?'' 

''Hayır'' düz bir şekilde cevap vermiştim ve hyunjinin yüzünde ki tebessüm yok olmuştu. büyük bir kahkaha atıp ''affettim'' dedim. yüz şekili komikti. 

''Biz şimdi sevgilimiyiz?''

''Evet sen benim melek sevgilimsin''

Buna sevinmiştim. çünkü ona aşıktım.