19

757 59 65
                                    


"Ama Soobin benim erkek arkadaşım."

Soobin Yeonjun'un söylediği şeyle "hyung" diye fısıldamıştı.

"Arkadaşın olduğunu biliyoruz zaten Yeonjun."

"Ne kastettiğimi çok iyi biliyorsun anne."

Masada büyük bir gerginlik vardı.

"Yeonjun böyle şakalar yapma geçmişte sana atılan iftiralar bizi ne kadar üzdü biliyorsun. Soobin'i de rahatsız edeceksin."

"Şaka mı ? Birini seveceksem illa sapık mı olmam gerekiyor benim ? Birilerini zorlamam mı gerekiyor ? Beni ben olduğum için seven biri olamaz mı ?"

"Yeonjun bu kadar saçmaladığın yeter !"

Yeonjun'un babası masaya vurarak onun sıçramasına sebep olmuştu. Yeonjun gözlerinin dolmasına zor engel olarak Soobin'e dönmüştü.

"Böyle bir şeye tanıklık ettiğin için özür dilerim. Sen eve git artık tamam mı ?"

"Olmaz hyung yapamam."

Yeonjun Soobin'in elinden tutup onu masadan kaldırırken annesi ona hayal kırıklığıyla bakmış ve ağlamaya başlamıştı.

"Biz nerede yanlış yaptık da normal bir şekilde birini sevemedin ?"

"Anne neden böyle diyorsun ? Sevdim işte bak. Sen de sevdin onu ben sevince niye yanlış bir şey yapmışım gibi davranıyorsun ?"

Yeonjun'un annesi elini tutunca Yeonjun'un göz yaşları akmaya hazır hale gelmişti.

"Tamam hallederiz bunu. Gereken tüm yardımları alırız. Bu kafa karışıklığından kurtulursun. Soobin de bu oyuna ortaklık etmeyi bırakır. Her şey yoluna girer."

Yeonjun annesinin elinden elini çekmişti.

"Ben halimden gayet memnunum. Birinin yardım almaya ihtiyacı varsa o da sizlersiniz."

"Sen ! Annen sana yardım etmeye çalışırken nasıl böyle dersin ?! Bu hayatta bizi bu kadar yormana rağmen hep sustuk ! Dans okuluna gitmek istiyorum dedin beş parasız kalacağını bile bile gönderdik seni ! Şimdi saçma sapan bir gençlik merakı için bizi mi hiçe sayıyorsun ?!"

Yeonjun'un göz yaşları akmaya başlamıştı.

"Özür dilerim size layık bir evlat olamadığım için. Eğer bu dünyaya bir kez daha gelirseniz umarım size layık bir evladınız olur."

Yeonjun odasına giderken Soobin'in tutuyor olduğu elini bırakmış ve Soobin buna rağmen peşinden gitmek için hareketlenmişti ama Yeonjun'un annesi onu durdurmuştu.

"Soobin sen akıllı birisin. Hayatınızı mahvetmeyin vazgeçir onu bu kararından."

"Üzgünüm Bayan Choi ama o da ben de hayatımızı başkaları için yaşamaktan çok yorulduk. Hayatımızı mahvetmekten de çok uzağız şu anda. Kendi adıma konuşacak olursam hayatımda en mutlu olduğum anların hepsinde o var ve onun gibi birisini bulmuşken bırakamam. Endişeniz için teşekkürler yine de. Niyetinizin yanlış olmadığının farkındayım ama kendinizi ifade etme şekliniz hem sizi hem Yeonjun'u kötü etkiliyor maalesef."

Soobin konuşmasını bitirdiğinde Yeonjun elinde bir çantayla odasından çıkmıştı.

"Soobin gidelim."

Soobin Yeonjun'un yanına gidip kulağına eğilerek "emin misin ?" diye fısıldamış ve Yeonjun cevap olarak kapıyı açmıştı.

"Eğer o kapıdan çıkarsan bir daha evine dönemezsin !"

deja brew / yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin