flawless-seungchan ✓

I. yallah

Merhabaa fistikli baklavalar🤙🏻🤙🏻

Arkadaşlarım başta olmak üzere okuyanlara teşekkürler. Umarım okunur.👽
_____

"Kaldırın şu salağı."dedi matçı, yanımda ki akıllı arkadaşımı uyandırmak için dürttüm. "Enayi Jisung kalksana amına koyayım."
Jisung birden irkilerek kalktı fakat ayağa bu çocuk neden böyle, Jisung'un kalkışıyla ve sandalyesinin sesiyle herkes buraya odaklanmıştı. Çaprazımızda oturan Hyunjin gülerek el salladı, anan var Hyunjin ne el sallıyorsun.  Hoca sinirle Jisung'a bakarken konuştu.
"Niye ayağa kalkıyorsun oğlum."
"Hocam... şey." oturduğum yerden bakıp nolur saçmalama yeterince rezil oldun diye geçiriyordum.
"Dersi bölüyorsun Han Jisung bir an önce söyle." adam birazdan bizimkine uçan tekme atma ihtimali yüzde bin beş yüzdü
"Tuvalete gidebilir miyim acaba?" şükrederek kafamı hocaya çevirdim, salak Hyunjin sırıtarak bana bakıyordu.
"Yallah." nasıl anlayamadım hocam
"Yallah dedim ya salak, YALLAH" sonda bağırmıştı, Jisung bana wtf bakışları atıyordu kafa sallayınca sınıftan çıkıp tuvalete gitti.

Hyunjin'in gülüsünü duyabiliyordum, hoca umursamadan dersine döndü. Hyunjin'le bakışıp anırmamak için zor duruyorduk, aynı ayda dudaklarımızı kıpırdatıp aynı şeyi söylemiştik. "yallah" ve maalesef uyuyan güzelimiz bu lafı artık bizden çok duyacaktı.

Bir dakika kadar sonra Jisung geri gelmiş yanıma oturmuştu, neyse ki kendine çeki düzen verebilmişti ardından kulağına yaklaşıp fısıldadım "günoos" uzaklaştıktan sonra sırıtarak yüzüne bakarken içinden bana sövdüğüne emindim.

Teneffüs zili çaldığında Hyunjin'le bakışmamızı sonlandırıp yanımıza ulaşan Hyunjin'le anırmaya başladık. Sınıftakiler azalmıştı, zaten çokta umursamışa benzemiyorlardı.
"Ya susun yemek alıcam ben, salaklar gülü-"
Derken sözünü kesip konuştum  "yallah." gülmeye devam ederken
"Senin ben bit bit tamam mı Seungmin "
"Sonon bon bot bot  tomom mo Soongmon" diyerek taklit etmemle, Jisung kantine gitmişti biz de ardında gülerek gidiyorduk. Neden bu kadar güldüğümüzü ben de bilmiyordum ama komikti.
Kantinde otururken Jisung sıradaydı uzun süre gelmeyince Hyunjin "Ben bakim şuna, ezilmiştir falan yazık cüceme." diyerek yanımdan uzaklaşmıştı.
Hemen sonra asık suratli Jisung ve gülmemek için kendini sıkmaktan kıpkırmızı olan Hyunjin masaya oturdular. " Ne oldu lan enayiler ne bu hal."
Elimle Jisung'un üstünü sildim. "N'apıyorsun Seung ya ne var üstümde."
"Oğlum kısasın ya sen üstünden falan geçmişlerdir diye şey ettim." ve öldürücü bakışlar.

Hyunjin daha fazla gülmesini durduramadan konuştu "Kanka ne oldu biliyor musu-"
"Ya söylemeyeceksin dedim." dedi Jisung
"Söyle söyle sen."
"Kanka bu Jisung bu sefer ezilmeden değil alt sınıf sanılmaktan gelememiş. Bir gittim yanında yan sınıftaki bir çocuk buna 'Önce son sınıflar.' diyordu bu da 'Ben de son sınıfım zaten.' dedi, inanmadılar önüne geçtiler bunun, sonra ben aldım yemeğini."

"Oğlum yazık lan çocuğa ne gülüyorsun, dört yıldır 9 garibim az duyarlı bir abi ol." 
"Ya siz nasıl arkadaşsınız ya." diyip yemeğini yemeye başladı. Üstüne geldiğimi düşünüp omzunu sıvazladım. "Alınma lan şaka yaptım. Kızdın mı?"
"Evet çok sinirlendim susun şimdi."
"Küçük civciv dehşet saçıyor." gelen Minho'ydu. Jisung birazdan eriyip ardından buharlaşacaktı. Minho Jisung'un aylardır aklından çıkaramadığı o çocuk,  garibim Jisung'u bir göremedi. fuck yourself Minho, evet ingilizceden yüksek almıştım. 

"Yok ya iyiyim ben, sen iyi misin?" Jisung evin yanıyor kardeşim.  Bu cümleyi biz desek ağzımıza sıçardı piç Jisung. Neyse yazık aşık enayi işte.
Minho Jisung'un karşısına oturdu, oturup Jisung'a gülümsemesiyle Jisung öksürmeye başladı.  Ben fırsat bilip sırtına vurup resmen öldürürken Minho konuştu. "Seungmin öldürdün çocuğu dur." diyip kolları masada olan Jisung'un kolunu tuttu. "İyi misin?" akıllı sincap konuştu. "Sorun yok ya iyiyim, Seung sağ olsun." bir saniye bu çocuk ciddi mi söyledi onu. MINHO HEP GEL AMK çocuk normal insan oluyor. Enayi yemeğini yerken gülüyordu, ben Hyunjin'e bakıp dudaklarımı oynatmıştım. "Aşık aşık." o da kafasını sallamıştı.