bulaşık yıkayan bulaşık insan

427 54 167
                                    

Bayadır bölüm atmıyorum ben buraya 😣 o yüzden olacak ki bölüm pek içime sinmedi amaaaa iyi okumalar <3

{•••♧•••}

Kai's pov:

Kulağımı tırmalayan alarmımı üçüncü kez ertelemek için telefonunun ekranına baktım. Parmağımla ekranı sola kaydırıp tekrardan yastığa gömdüm başımı. Yatağım o kadar rahat geliyordu ki şu an... İşe bile gidesim yoktu.

....

!!!!

İŞ! İŞİ UNUTTUM!

Yataktan bir çırpıda kalktım. Şu an üzerime ne giydiğimi bile bilmiyordum. Tam bir aptalım. Telefonumu elime alıp Bayan Choi'den mesaj gelip gelmediğini kontrol ettim.

Bayan Choi:
Günaydın Kai. Bugün akrabalarımız ziyarete gideceğiz de yine evde olamayacağız. Kusura bakma.

Mesajı okuduğumda içimde bir rahatlık hissettim. Evde olmamaları demek geç kaldığımı öğrenemeyecekleri anlamına geliyordu. Bunu bilmek rahatlatıcıydı.

...

SANGCHU EVDE TEK MİYDİ YANİ?!

Bu nasıl yeni aklıma gelebilirdi. Tekrardan gerilmiştim. Ödevlerimi bir çırpıda sırt çantama koyup evden fırladım. Normalde yarım saate gittiğim yolu tabiri caizse topuklarımı oturmamı sağlayan organıma vura vura geldiğimden 15 dakikada gitmiştim.

Nefes nefese kalmıştım. Bir süre nefesimin eski düzenine dönmesini bekledim. Tamam, düzelmişti. Yedek anahtarımı kapı deliğine sokup birkaç defa çevirdim. Ayakkabılarımı çıkarıp eve girdim. Eve şöyle bir göz attım, her şey düzenli duruyordu. Sangchu ne yapıyordu acaba? Odasına gittiğimde kapının açık olduğunu gördüm. Yavaşça açtım. Sangchu yatağında yatıyordu. Gülümsedim. Başına bir iş gelmemesine sevindim doğrusu. O pofuduk saçlarını okşamak icin yanına yaklaştım.

...

Tamam, bu Sangchu değildi.

Sangchu'nun yatağında Sangchu yerine yastıklar duruyordu. Gülümsemem yerini gergin bir gülümsemeye bırakırken öylece kalakaldım. Ufacık bir çocuk nereye gidebilirdi?

"BÖÖ!"

?!

Arkamdan yükselen tiz sesle irkildim. Ani bir refleksle döndüğümde bana 32 diş sırıtan -gerçi küçük olduğu için 28 falandır- Sangchu ile karşılaştım.

Beni korkuttuğu için fazla mutlu görünüyordu.

"AHAHAHA! NASIL DA KORKTUN AMA!"

İç geçirerek gülümsedim.
"Sana da günaydın Sangchu. Beni korkutmak fazla hoşuna gitti sanırım?"

Sangchu keyifle başını salladı.
"Evet, gitti. Gözlerin kocaman açıldı. Ahahaha! Çok komikti!"

Sırıttım.
"Öyleyse nefesin kesilene kadar gıdıklanmak da hoşuna gider, hm?"

Sangchu ilk başta dediğimi anlamamış olacak ki bana boş bir şekilde baktı. Daha sonra, dediğimi kavrayınca gözleri kocaman açıldı. Odasında koşturmaya başlamıştı bile. Tatlı.
"HAYIR HAYIR, HİÇ HOŞUMA GİTMEZ!"

BAKICI - sookaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin