Ertesi hafta, Shiratorizawa Akademisi
"Saori, bir kez daha söylüyorum. İstiyorsan gelebilirsin. Kimse sana bir şey demeyecek."
"Nefret ediyorlar benden. Sen git işte, ben kızlarla konuşacağım." Dedi Saori odasındaki yatağın kenarına oturarak. Nanami'nin geri dönüşü Shiratorizawa'ya kötü bir şekilde patlamıştı.
"Nefret falan etmiyorlar. Sadece kızgınlar." Dedi ikiz kardeşi.
"Hepsinden teker teker özür dileyeceğim. Ama söylemediğim için değil, 1 ve 2. sınıfların güvenini kırdığım için. Kaç gün söylemeyi bekledim. Antrenmanları aksatmasalardı hem bunu bu şekilde öğrenmezlerdi hem de Aoba Johsai'ye yenilmezdik."
"Haklısın, o zaman gel de bunu onlara anlat."
"Dinlemeyecekler nasılsa. Ama madem ısrar ediyorsun, geleyim." Dedi Saori. Yurt odasının kapısını kilitledi ve Satoriyle aşağı indiler. Çekiniyordu, kötü karşılanmak istemiyordu. Kardeşiyle binanın kapısından çıkıp bahçeye ilerlerken arkadaşlarını görmesiyle içine bir korku girdi.
"Sen geç, ben koça bir şey söyleyeceğim." Diyerek kardeşinden uzaklaştı. Okula ve yurda çok da uzak olmayan spor salonunun kapısını açtı ve koçunu aramaya başladı. Tam çıkacakken koç Wajijo'nun sesini suydu ve ona döndü.
"Bir şey söylemeye mi geldin?"
"Evet koç." Ensesini kaşıdı ve sözlerini toplarlamaya çalıştı.
"Özür dilemek istiyorum sizden. Bilerek söylemedim Seijoh'un menajerinin geri döndüğünü." Elleri titremeye başlamışken kendini sakinleştirmeye çalışıyordu.
"Antrenmanları bazı arkadaşlarım sık sık aksatınca hem söylemeye fırsat bulamadım, hem de bir süre sonra peşlerinden koşmaktan yoruldum. Ben de aksattım biliyorum, işe gitmek zorundaydım. Size de söylemedim, çok üzgünüm." Değerli öğrencisininin omzuna elini koydu.
"Sorun değil Saori. Bana kalırsa biraz da hak ettiler. Karasuno'nun 10 numarasını almadığım için bana 'bir kerelik gelse olmaz mı' demiştin. Ben de onun yaptığının doğru olmadığını söylemiştim. Taraf tuttuğumu düşündün değil mi?" Saori ona kafa salladı.
"Taraf tutmuyordum. Tıpkı şu anda senin haklı olduğunu düşünmem gibi." Saori belli belirsiz gülümsedi.
"Bu hafta izin alabilir miyim? Çocuklardan henüz özür dileyemedim ve çok yorgunum."
"Üzgünüm. Bu hafta bana çok lazımsın. Çocukları düşünme. Seni de çok yormamaya çalışırım." Saori ona kafa salladı. Koça teşekkür etti ve spor salonundan çıktı. Tam arkadaşlarının yanına gidecekken kalktıklarını gördü. Onları rahatsız etmemek için yanlarına gitmedi ve onlara görünmeden merdivenleri çıkmaya başladı. 1. Katı çıkmışken aşağıdan gelen konuşma seslerini dinledi.
"Saori'ye kızarsınız kızmazsınız, orası bizi ilgilendirmez. Saygı duymak zorundasınız." Diyen Semi'nin sesini duydu.
"Ona zaten saygı duyuyoruz Semi. Ama söyleseydi her şey çok farklı olurdu. Menajerimiz olarak bizim tarafımızda olmalıydı, onların değil. Bunu demek istemezdim ama o zaman Aoba Johsai'ye gitseymiş." Dedi Yamagata. Ardından asansöre bindiler. Saori kırılmıştı. Olayı ölçüp neyin iyi neyin kötü olduğunu anlamamıştı takımı. Hızlı hızlı merdivenleri çıkıp onlar gelmeden odaya girmeye çalıştı. Kilidi açıp kendini içeri attığında bir rahatlamayla beraber gözyaşları akmaya başladı. Yorgundu, yıpranmıştı ve en önemlisi de yalnız kalmıştı.
Asansörden çıkarken Tendou ve Ushijima onun kapısının sert bir şekilde kapandığını gördü. Anlamaları çok uzun sürmemişti. Saori'ye daha uzaklaşmadan yakınlaşmaya çalışacaklardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Defiance (Oikawa Tooru)
Fanfiction"Biz baştan kaybettik zaten." Aoba Johsai'nin menajeri Kirara Nanami, erkek arkadaşının kendisi ile bir iddia için çıktığını öğrenir. Uyarı:karakter dışı davranış, şiddet, alkol kullanımı, küfür. (Kucucuk tavsiye: 12. Bolumden sonra timeskip, nispe...