Ayakkabılarımın bağcıklarını bağlayıp kapıdan dışarı çıktım.Faith'i beklemek için banka oturdum.
Faith'in yanında ne kadar mutlu görünmeye çalışsamda içimde her zaman bir korku olduğunu kendimden saklayamıyorum.Ya O'na bir şey olursa..Ben düşüncelerimle kendimi boğarken Faith geldi.Cıvıldamasıyla bütün düşüncelerimden sıyrıldım.
''Hadi gidelim.'' diyip yüzüne bir gülümseme kondurdu.O bunu yaptığında her zamanki gibi kalbim yerinden çıkacak gibi oldu.Kalbimin ritmini değiştiriyordu ve daha önce bunu hiçkimse başaramamıştı.
''Teşekkür ederim,Faith''
''Neden?''
''Çünkü beni mutlu ediyorsun.Seni görmek bile kalbimin ritmini değiştiriyor.Hiç hissetmediğim gibi hissetmeme neden oluyorsun.''
Göz göze gelebilmemiz bir saniyemizi aldı. Bu durum da bir şey söylemesine gerek yoktu. Söylemedi de zaten. Sadece küçük kollarını sakince bana sardı. O'na sarıldığımda mükemmel kokusunu içime çektim. Her şeyiyle mutluluk sebebiydi.
Kollarımın arasından zar zor konuştu ''Hadi gidelim,cidden.''
Birbirimizden ayrılıp yola koyulduk.Onunla geçireceğim her dakikam çok önemliydi.Bunun için bir liste bile yapmıştım. Tabii listeden bungee jumping gibi kalp krizi geçirmeme neden olacak aktiviteleri kaldırdım.
~~~
Faith için bir şeyler almak istiyordum.Bu yüzden ilk gördümüz mağazaya girdik.
Beyaz bir elbise çok hoşuma gitti.Eğer kız olsaydım bu tür şeyler giyerdim diye aklımdan geçirdim. Askıyı elime aldım.
''Faith,bunu denesene.''
''Denerim ama almam.Çünkü ben skinny pantolonların kızıyım,Ash.'' diyip elimden askıyı aldı ve soyunma kabinlerinden birine doğru ilerledi. Önceden de güler yüzlü ve mutlu bir insandım ama bu kız gülümsememin eksik olmama sebebiydi.
Kabinden çıktığında adeta büyülendim.Mağazada çalan şarkı Ed Sheeran'dan Thinking Out Loud'du.Şarkıya eşlik ederek elini tuttum.Beceriksizce dans etmeye başladık.
So honey now.../Yani tatlım şimdi
Take me into your lovin' arms/Sevgi dolu kollarının içine al beni
Kiss me under light of a thousand stars/Binlerce yıldızın altında öp beni
Place your head on my beating heart/Senin başının yeri benim atan kalbimin üstüdür
I'm thinking out loud/Sesli düşünüyorum
Maybe we found love right where we are/Belki tam olduğumuz yerde aşkı buluruz
When my hairs all but gone and my memory fades/Saçlarımın hepsi gittiğinde ama anılar kaldığında
And the crowds don't remember my name/Ve kalabalıklar benim adımı hatırlamadığında
When my hands don't play the strings the same way/Ellerim notaları doğru şekilde çalamadığında
I know you will still love me the same/Biliyorum beni hala aynı şekilde seveceksin
Cause honey your soul/Çünkü tatlım senin ruhun
Can never grow old/ Asla yaşlanmaz
It's evergreen/Unutulmaz
Baby your smile's forever in my mind in memory/Bebeğim senin gülümsemen her zaman anılarımda aklımda kalacak
Dansımıza son verdik ve gülmeye başladık. Bu anlar, dedim kendime , her şeyden değerli.
-----------------------------
Selaaaam!FAITH tarihinin en uzun bölümüyle karşınızdayım dbdnfndn
Ve lütfen I'm Not Fine At All isimli hikayemede bir bakın , sahipsiz kalmasın.
Sizi seviyorum xx
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FAITH // ashton irwin
Fanfiction"İmkansız diye birşey yoktur Faith" "Beni avutmaya çalışma. Ben alıştım. İmkansızımla yaşayabiliyorum artık." "Faith. Eğer bu imkansızsa biz imkansızı başaracağız. Birlikte."