Kaçıyor.
Beni her gördüğünde bir delik bulup kaçıyor. Aradan 3 hafta geçmiş ve son 1 haftadır benden kaçıyordu. Sanki eski günlere dönmüştük.
Birbirimizden nefret ettiğimiz günlere.
Bu Efe ve Pamiradan da ses yoktu. Pamira'yı okulda görmüyordum. Efe de mesaj atamıyordu.
"Zeynom, bebeğim iyi misin?"
Hazal'ın sesi ile kendime gelip küçük bir tebessüm ettim. "İyiyim ya."
"Güzelim, canın sıkkın gibi emin misin iyi olduğuna?" bu sefer ki soru Cemreden gelmişti. Ayağa kalktım.
"İyiyim ben sadece dün gece baya bir ders çalıştım. Uykusuzum."
"Aşkım yorma kendini bu kadar, kaç defa söyleyeceğiz." diyerekten ayağa kalkıp kollarını belime sardı Duru. Güldüm ve bende sarıldım.
"Benim için endişelenmeniz hoşuma gitti kızlarım, bu tekrarlansın."
"Ah!" Duru'nun koluma cimcik atması ile geri çekildim.
"Sus hepimiz iyi olalım. Evrene pozitif pozitif mesajlar gönderelim."
"Sayende negatif olamıyoruz ki canını yediğim." diyerekten sevgilisinin yanağına bir öpücük kondurdu Sinan. Bu sayede beyler de yanımıza teşrif ettiler.
Fakat yine Çağrı yoktu.
"Çağrı nerde?"
Ortaya attığım soruya Ege cevap vermişti.
"Gelmek istemedi sınıfta test çözüyor." Yok tamam bu çocuk gerçekten eskiye dönmüştü.
"Anladım, tamam bende bir matematik hocasına uğruyucağım haberiniz olsun."
Herkes kafasını salladığında bende masadan ayrılmıştım. Konuşalım bakalım Çağrı Koçak'ın derdi neymiş?
***
Sınıfa girdiğimde Çağrı dışında kimse yoktu o ise kulaklığını takmış dünyadan bağımsız soru çözüyordu. Güzel. Kapıyı kapattım ve yanına doğru ilerledim.
Güneş gören masası benim gelmem sayesinde gölge olurken kafasını kaldırdı. Gözleri beni bulduğunda ifadesizce yüzüme baktı ardından sorusuna geri döndü.
Gerçekten sinirlenmeye başlıyordum.
Kulağında ki kulaklığı aldım ve masanın üzerine koydum. Ardından ellerini test kitabından cekip test kitabını kapattım. Tepkisizce kollarını birbirine bağlayıp arkasına yaslandı.
Ben ise sağ elim ile masaya dayanıp yüzüne yaklaştım.
"Ne oluyor sana?"
"Bir şey olduğu yok." Soğuk sesi içimi ürpertse de devam ettim.
"Bana yalan söyleyemiyeceğini öğrenemedin mi sen? Ne diye benden kaçıyorsun."
Ofladı.
"Senden kaçtığım falan yok hem ne diye kaçayım. Kafanda kurma."
Güldüm ama sinirden.
"Çağrı aptal mısın son 1 hafta da ne değişti? İyidik, güzeldik."
"İyidik, güzeldik. Önceden."
Ayağa kalktı yanımdan gideceği sırada kolundan tuttum.
"O geceyi hatırlıyor musun? Beni dilediğin gece. Peki onun sabahını hatırlıyor musun? Benden etkilendiğini söylediğin sabah. Ne değişti?"
Yüzümü aklına kazımak istercesine inceliyordu. En son bakışları dudağım da durdu. Bir süre öylece kaldık. Fakat ardından kafasını iki yana salladı ve bir adım uzaklaştı.
"Bir şey değişmedi. Sadece öyle bir şey olmadığını farkettim. O kadar. Eskisi gibiyiz Zeynep. Eski günlerde ki gibi."
"Saçmalıyorsun! Neden bunu istiyorsun?"
"Nedeni yok. Öyle daha iyiydi her şey. Sende eski Zeynep'e dönsen iyi olur. Yoksa ben tarafından sürekli yeniliceksin. Hızlı ol." dedi ve yanımdan geçip gitti. Öylece geçip gitti.
Neydi bu az önce yaşadığım?
***
çiftimin arasını iyi gidince bozmadan edemedim. çokta lazımdı🤗🤗
neyse neyse umarım bölümü beğenmişsinizdir<33
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hate||• zeyçağ
Novela Juvenil-devam etmeyecektir - Bilinmeyen Numara: Okulun popüler aynı zamanda birbirinden nefret eden ikilinin öpüştüğü fotoğrafları yaymak benim için bir zevk olucaktır:) Tozluyaka adlı dizinin Zeyno ve Çağrı karakterlerine yazılmış bir kurgudur. [Diziden b...