[Chapter: 17]

1K 56 14
                                    

Draco gözlerini açtığında gerinecektiki vücuduna dolanan kollar ona engel oldu.

Yanındaki bedenin yüzüne bakınca gülümsedi. Bunun romantik olması gerekmez miydi?

Şu anda Harry ağzı açık salyası aka aka hafif horluyordu.

Yinede bu hâli onu gülümsetmişti. İğrenmesi gerekirdi normalde oysaki.

Eliyle ağzını kapatmasını sağlayıp yanağından öptü.

"Mmm..."

"Günaydın."

"Günaydın bebeğim."

Harry onu öpecekken eliyle göğsünden ittirdi.

"Ağzından salyalar akarken beni öpemezsin Potter."

"Yerdeki tişörtü versene güzelim."

Draco üstüne giyineceğini düşündüğü için uzanıp tişörtü aldı ve ona verdi.

Fakat beklediğinin aksine Harry ağzının kenarlarını silip tişörtü yeniden yere fırlatmıştı.

"Artık öpebilirim."

"Pisliksin! Ya öpme!"

O yanaklarına öpücükler bırakırken Draco kaçmaya çalışsada başarısız olmuş en sonunda gülmeye başlamıştı.

"Aptal Potter! Hem gözlüksüz sen nasıl görüyorsun ya?"

"Gözüm bozuk hayatım kör değilim. Seni bulanıkta görsem yakınımdasın.

Tabi yinede komodinden gözlüklerimi uzatsan hiç fena olmaz."

Draco göz devirip gözlüklerini taktı ona.

"Oh dünyam aydınlandı işte şimdi. Seni böyle her ayrıntınla görebilmek çok güzel."

"Aptal. Hadi duş alalım."

"Ama daha dün gece zorla alırdın zaten. Saçımı bile kurutturdun gece gece."

"Sende sonra rahat durmayıp 3. tura geçtin sayın azgın boğa. Kirliyiz. Hadi."

"Fazla titizsin."

"Kıçında meni olan sen değilsin tabi. Ben gidiyorum."

Harry iç çekip kalktı ve onu kucakladı. Draco kollarını boynuna dolamıştı.

"Sen yorulma, ben taşırım seni. Hâlâ canın acıyor mu prensim?"

"Acıyor tabiki. Tam bir öküzsün. Daha ilk sekste 3 tur yapılır mı?

Ayrıca sorumsuzsun. Prezervatif kullanmadan yaptığımıza inanamıyorum!"

O söylenirken Harry onu banyoya kadar taşıyıp suyu açmıştı.

"Canını acıttığım için özür dilerim ama sen bu kadar güzelken sana karşı koymak imkansız.

Şu anda bile kendimi zor tutuyorum emin ol. Bir sonrakine prezervatif kullanırız dert etme."

Onu kabine sokup kendiside girdiğinde Draco kaşlarını kaldırdı.

"Sen çıkıyorsun. Asla seninle duş almam tekrar."

"Bir şey yapmayacağım. Söz veriyorum. İzin ver temizlenmene yardımcı olayım."

"Sözüne güveniyorum. Tamam."

Harry'nin ufak ellemeleri eşliğinde beraber temizlenip çıkmışlardı.

Hazırlanıp odadan çıkarlarken Harry kolunu beline sardı.

"Bana tutunabilirsin. Kahvaltıdan önce revire gidip sana ağrı kesici alalım. İyi gelir."

"İyi olur."

Beraber revire gittiklerinde Ron, George, Fred, Ginny ve Hermione ile karşılaştılar.

Ron yatakta gözleri kapalı yatarken kızlar ağlıyor, George ve Fred ise endişeliydi.

"Madam Pomfrey yok galiba. Sonra gelelim. Çok kötüysen bekleyebiliriz ama."

"Hey, ne olursa olsun onlara gıcık olsam bile onlar senin en yakınlarındı. Konuş onlarla."

"Asla olmaz. Hem Lucius babamda onlarla konuşmamı lüzumsuz buluyor."

"Babamı mı dinleyeceksin beni mi? Tarafını seç. Hemen."

Harry oflayıp oraya yaklaştı.

"Sorun ne?"

Ginny "Sana ne?! Defol git buradan!" Diye bağırdı.

George kız kardeşine sarılırken Fred Harry'e baktı.

"Geldiğin hâl yüzünden sana acıyorum. Bir zamanlar Ron'a kardeşim derdin.

Bizim evimizde kaldın, annem sana annelik yaptı babamsa babalık.

Sana ailenin yokluğunu hissettirmemek için çabaladık hep.

Ya sen Harry? Sen bizim için ne yaptın? Ron senin yüzünden bu hâlde.

Her şeye rağmen umarım mutlusundur. Ama eğer Ron kurtulamazsa kork bizden."

Arkada duran Draco Harry'nin yanına gidip elini omzuna koydu çünkü gözlerinden ateş çıkacak gibi bakıyordu.

"Burada olmasının Harryle ne ilgisi var?"

"Kafasını yere vurunca kafasında hasar oluşmuş.

Madam Pomfrey bugün için acil izin almış, burada yok.

Hemen müdahale edilemediği için kötüye gidiyor durumu.

Profesörler iksir içirdiler ve şimdi Dumbledore ailemizle konuşmaya gitti.

Diğer Profesörlerse hastaneyle konuşuyorlar. Şu yaşanlara bak..."

Harry Draco'nun elini nazikçe ittirip Ron'a yaklaştığında Draco birkaç adım geriye gitti.

Pişman mı olmuştu acaba Ron'u bu hâlde görünce?

"Yaklaşma!"

Hermione bağırırken Harry dinlemeden elini Ron'un alnına koydu.

O bir şeyler fısıldarken kimse ne olduğunu anlamıyordu.

[End of Chapter]

Yazar Notu;

Yazar Notu;

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🥺🥺🥺

[559 Kelime]

9 ile bitmesine sinir oldum ve yeni kelime ekleyemem o yüzden bu boş şeyi yazıyorum. Teşekkürler.

Artık [578 Kelime]

True Or Wrong? [DRARRY]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin