Keyifli okumalar.
"Theseus'un gemisi." dedi ses. "Biz de kendi aramızda bunu tartışıyoruz, bu paradoks bazılarımız için sadece bir engel, bazılarımız için ise basit bir oyun,"
Sakin sesin söyledikleri genç oğlanı zihninin karanlık tarafında hapsederken genç oğlan yalnızca, "Alec öldü." diyebildi. Gerçeklik algısını yitirmiş olmaktan korkarken yaşadığı şeyi nasıl anlamlandırması gerektiğini de bilmiyordu ve yeniden, "Alec öldü." dediğinde sessizce, sol gözünden bir damla yaş düştü.
"Benliğimizi kaybetmedik," dedi ses yeniden, "Bu paradoksu bir engel olarak görmemizi sağlayan şey sizsiniz. Olduğumuz gibi miyiz yoksa kendimizin en iyi sürümü müyüz, bunu hâlâ tartışıyoruz ve bir cevap bulduğumuzda o engelin ortadan kalkacağını biliyoruz," Güldü. "İmkânsız bir savaşın içinde gibi görünüyoruz, değil mi?" Bakışları genç oğlana döndüğünde elini yukarı doğru kaldırdı. "Burası bir sonsuzluk ve biz benliğimizi kaybetmedik, şimdilik bunu bilmen en iyisi."
"Nasıl?" Genç oğlanın sesi titriyordu, diğer sesin sahibi bunu fark ettiğinde bir kere daha güldü.
"Nasıl mı?" Gülüşü büyüdü. "Bunu sana anlatması gereken kişi ben değilim, o kişi Magnus."
"Hayır," dedi oğlan. "Magnus hiçbir şey anlatmaz, o hiç konuşmaz."
Alec bir kere daha güldüğünde gülüşündeki ruhsuzluk genç oğlanı ürkütmüştü, tıpkı önceki gülüşlerinde olduğu gibi.
"Biliyorum," dedi ses, beyaz çeliklerin ardından. "Fakat anlatmak zorunda kalacak,"
"Nasıl?" dedi genç oğlan bir kere daha ve Alec oğlanın merakını anlayışla karşıladı.
"Sonsuzluğun Sonu'nda sonsuzluğun sonunu bir adamın bir kadına olan aşkı getirmişti." Genç oğlan üç dakikadır kaldırmadığı başını sonunda kaldırdığında ve karşısında dimdik duran bedene baktığında daha fazla ürktüğünü hissetti. "İşte böyle," dedi ve başka hiçbir şey söylemedi.
Genç oğlanın gözleri beyaz tavana açıldığında kaşları çatılmıştı. Elinde birden fazla soru işareti vardı ve ona cevap verebilecek kimse yoktu. Şimdilik. O eninde sonunda istediği cevaplara ulaşacaktı fakat sonsuzluğun sonunu görebilecek miydi, bilmiyordu, üstelik anlamıyordu. Az önce gördüğü bedenin gerçekliğini sorgularken kendi varlığından şüphe duyması bunun en büyük kanıtıydı fakat yapabileceği bir şey yoktu, bu hikâyede birileri birilerinin varlığından hep şüphe duyacaktı ve o bunu da bilmiyordu.
Öğrenecekti.
🧚🏻♀️
merhaba, inanılmaz karışık bir yolculuğa çıkıyorum ve görüşürüz.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
#2412
Science Fiction"Nasıl?" Genç oğlanın sesi titriyordu, diğer sesin sahibi bunu fark ettiğinde güldü. "Nasıl mı?" Gülüşü büyüdü. "Bunu sana anlatması gereken kişi ben değilim, o kişi Magnus." "Hayır," dedi oğlan. "Magnus hiçbir şey anlatmaz, o hiç konuşmaz." Alec bi...