Keyifli okumalar.
#evren24, Magnus Bane
"Bir hata yaptım." dedim dakikalar sonra. Susmayı değil konuşmayı tercih ettim fakat anında bundan vazgeçtim, bir şeyleri konuşarak ya da anlatarak çözebileceğimiz noktanın çok ötesindeydik. Aldığım nefes dahi beni boğuyordu, ellerim titriyor ve acının kollarında sakince bekliyordum.
Kafamın içindeki makine, beni durdurulamaz bir canavara dönüştürmüştü ve ben bu dönüşüme her karşı gelmek istediğimde kendimi Alec'in yanında, onun öldüğü evde buluyordum. Onun öldüğü evde uyanıyordum çünkü Alec böyle istiyordu, kendi ellerimle yarattığım evrende sırf o istiyor diye dakikalarca acı çekiyordum ve o elimde kalan son duygumu bana sonuna kadar yaşatmak için yapabileceği her şeyi yapıyordu. Bir ölü olsa bile.
"Bir değil, birden fazla hata yaptın." dedi Alec bir solukta.
Bu doğruydu, ben hep hatalar yapmıştım ve kimse beni durdurmak için önümde durmamıştı çünkü ben bir liderdim, liderler bilmek zorundalardı, oturdukları koltuğun hakkını böyle verirlerdi, düşündükleri buydu ve her lider insan olduğunu unutmalıydı. Bu onlara yasaklanmıştı, onlarla çalışan insanlar tarafından.
Hata yapma şansım yoktu çünkü bir insan değildim, bir liderdim. Kendimi düşünemezdim, hep diğerlerini düşünmem ve onlar için adımlar atmam gerekirdi çünkü ben bir insan değildim, liderdim.
Fakat bir şey olmuştu, hayatımı alt üst eden, bana yakıştırdıkları sıfatları her duyduğumda öfke duymaya başladığım ve bu düzeni kırmak zorunda kaldığım bir şey... O şey en büyük hatamdı, insan olduğumu bana tamamen unutturan ve hayatımın en büyük acısı. Sonunda onların istediği gibi bir robota dönüşmüştüm, hâlâ bir şeyleri tam olmak bilmekte güçlük çekiyordum fakat istedikleri olmuştu, insanlığımın üstünü simsiyah bir çarşafla kapatmıştım.
Ben Alec'i öldürmüştüm.
Şimdi onun yanındaydım, ona olan hasretimi azaltacak ve bir nebze de olsa acımı hafifletecek bir yol bulmuştum fakat içinde bulunduğumuz çağın içinde yapmamam gereken o kadar çok şey yapmıştım ki, onun yanında olmak artık beni rahatlatmıyordu. Geri dönemeyeceğimi düşündüğüm bir yolun tam ortasındaydım, Alec yanımdaydı ve ben acı içindeydim çünkü onu ben öldürmüştüm. Bu zincirin koptuğu ilk olaydı ve kesinlikle son değildi.
"Artık hata yapmaktan korkmadığımı sen de biliyorsun, Alec." dediğimde oturduğu yatağından kalktı, üzerime doğru geldi ve tam karşımda durdu. Elleri yüzümün iki yanına yerleşti ve kafamı hafifçe yukarı doğru kaldırdı. İç yakan bir tebessüm dudaklarında beklerken gözlerindeki acımasızlığı gördüm.
"Çünkü ben senin ilk hatandım." dediğinde yüzüme doğru eğildi. "Ve senin ilk hatan, hayatının kırılma noktası oldu, Magnus."
"Sen istemiştin, sonuçlarının böyle olacağını biliyordun."
"Sen de biliyordun ama yaptın, Magnus, öleceğimi bile bile beni o odaya kilitledin sen." dedi bir an olsun yüzünü yüzümden uzaklaştırmadan. Bir nefes kadar uzağımdaydı fakat o nefes artık benimle değildi, beni hiçbir zaman affetmeyecekti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
#2412
Science Fiction"Nasıl?" Genç oğlanın sesi titriyordu, diğer sesin sahibi bunu fark ettiğinde güldü. "Nasıl mı?" Gülüşü büyüdü. "Bunu sana anlatması gereken kişi ben değilim, o kişi Magnus." "Hayır," dedi oğlan. "Magnus hiçbir şey anlatmaz, o hiç konuşmaz." Alec bi...