İlk defa one-shot yazıyorum. Umarım iyi olur.
Tür: Fluff
Önümde duran cesede ve ellerimdeki kanlara baktım. Ölmüş müydü? Ama bana söz vermişti. O ölemezdi. Cesede sarılarak ağlamaya başladım. Sarstım ama hareket yoktu. Beyaz saçları kan yüzünden yavaş yavaş kırmızıya dönüyordu. Saçlarıyla oynaman onun çok hoşuna giderdi. Elimi onun yumuşak saçlarına doğru götürüp oynamaya başladım. "Biliyorum, saçınla oynadığımda uykun geliyor ama uyuma." Dedim alayla. Burnumu çektim çaresizce. Gitmişti... Verdiği sözü tutamamıştı.
"Gitme." Dedim çaresizce. Yüzü halen kucağımdaydı. Mavi gözleri eskisi gibi parlamıyordu...Onun sesini duymaya başladım. Uyanmamı istiyor ve beni sarsıyordu.Gözlerimi açtığımda masmavi gözleri karşımdaydı. Onu görmenin mutluluğuyla hemen yatakta üstüne atladım. "Ne gördün bilmiyorum ama umarım hep görürsün." diyerek dalga geçti. Kafamı omzundan kaldırıp göğsüne bir yumruk attım. Yüzünü incelemeye başladım. Ellerimi beyaz saçlarına götürüp rüyamdaki gibi oynamaya başladım. Bu sefer kan yoktu bembeyaz ve temizdi. Elimi saçlarına attığımda hemen gözlerini kapattı. Yatakta kendisini geriye attığında kendimi göğsüne doğru ittirdim. Onun sıcaklığına çekilerek kendi kendime
"Lütfen ölme." diye mırıldandım. Ondan bi "Tch" sesi geldi. "Sorun yok." dedi. "Ben en güçlüsüyüm." diyerek devam etti."Şunu söylemeyi kes." dedim gözlerimi devirirken. "Sadece doğruları söylüyorum." dedi ellerini suçsuzum anlamında havaya kaldırırken. Aramızda geçen bir sessizlikten sonra beni oyuncak bebek gibi döndüğü tarafa doğru götürüp kendine çekti. Kafası omzumun üstündeydi ve nefesi boynuma geliyordu. Boynuma küçük öpücükler kondururken ölmeyeceğine dair bana bir kere daha söz verdi. Kendimi ona doğru iterek karnımın üstündeki elini tuttum.
Sabah
Satoru yoğun bir adamdı. İşi yüzünden benimle çok fazla vakit geçiremezdi. Ama bugün onun izin günü olan "nadir" günlerden biriydi ve birlikte geçirecektik. Uyandığımda Satoru çoktan uyanmış yeni uyandığı için halen uykulu görünen gözleriyle benim suratımı inceliyordu. Ona doğru dönüp dudağına küçük bir öpücük kondurdum. Bununla ayılan Satoru, yetmemiş olacak ki beni altına alıp öpmeye devam etmişti. Elim önce onun omuzlarına oradanda ensesine giderek saçlarını hafifçe çekiştirmişti. Ayrılıp biraz daha yatakta takıldıktan sonra dişlerimi fırçalayıp kahvaltı hazırlamak için mutfağa inmiştim.
"Normal bir insan gibi gelip yardım etti." demek isterdim ama kendisi gelip yemeği yanlış ve kötü yaptığım hakkında beni sinir edip sinirlenişimi büyük bir keyifle izlemişti. Ben ona trip atmaya başlayınca da çocuk gibi peşimde dolanmaya başlamıştı. Peşimde dolanıp özür dileyen Satoru'ya nasıl hayır diyebilirim ki? Kahvaltı ettikten sonra birlikte dışarı çıkmaya karar verdik. İkimizde hazırlandıktan sonra dışarı çıkarken göz bandını ona uzattım. Bana alınmış gibi bakarak "Gözlerimi sevdiğini sanıyordum." Dedi. "Seviyorum, ama başka kızların görmesini istemiyorum." dedim. Kendini beğenmiş bir şekilde bandı takarak gözlerini gizledi.
Alışveriş merkezine geldiğimizde Satoru direkt pastanelere saldırmış ve tatlı almaya başlamıştı. Zor bela onu oradan çıkardıktan sonra birlikte yemek yemiş ve korku filmi izlemiştik. Evde yemek konusunda ısrar etmeme rağmen nedenini bilmediğim bir şekilde dışarıda kalmak için ısrar etmişti.
Neden onun için bu kadar "önemli" olduğunu bilmediğim restorana geldiğimizde normal bir şekilde oturup yemek yiyorduk. Satoru yere doğru eğildiğinde bir anlığına çok heyecanlandım. Ah lanet olsun! Sadece ayakkabı bağcığını bağlıyormuş. Kızaran yanaklarımı gizlemek için başka yöne bakıp ellerimle kendime doğru hava yapmaya başladım. Satoru bu durumu anlarsa aylarca benimle dalga geçerdi. Yemek yedikten sonra sahilde yürümeye başladık.
Saat çoktan gece yarısını geçtiği için sahil genellikle boştu. Denize dolunayın ışığı vuruyordu. Kalabalık yerleri sevmediğim için burası çok güzel ve huzur verici geliyordu. Satoru tekrar yere eğildiğinde aynı şekilde utanmamak için kafamı başka yöne çevirdim. Küçük bir kıkırtının ardından boğazını temizlemesiyle ona baktım. Elinde tuttuğu yüzük ile gülümseyerek bana bakıyordu. Dolunayın ışığı gözlerini daha güzel gösterirken cildi parlıyordu. Bana onun gibi mükemmel bir adamın karısı olmayı isteyip istemediğimi sordu. Kabul ettikten sonra elime yüzüğü takıp dudağıma uzun bir öpücük kondurdu.
O verdiği sözü tutmuş ne kadar zor olursa olsun ailesi için hayatta kalmıştı. Hatta bir kız çocuğunuz bile olmuştu. Onun gibi beyaz saçları, seninki gibi yeşil gözleri ile tatlı bir kız çocuğu. Evet, şimdi işim daha zordu. Çünkü evde bakılması gereken 2 tane çocuğum olmuştu.
Ay ben bu bölümü sevmedim yaa. İlk bölüm diye pek olmadı ama düzelteceğim. Uzunluğuda artacak bu ilk bölüm olduğu için hızlı yazılmış bir bölümdü. Hadi yorum ve oyları eksik etmeyin. Bunlar çok uzun olmadığı için bunlardan sıksık atarim diye düşünüyorum ama bu kitabin kesin bi bölüm atma süresi yok. Katsuki x reader kitabima bakmayi unutmayin. Öpüldünüz!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANİME ONE-SHOT VE TEPKİ
FanfictionSmut, angst, fluff vs tepki, headcanons ve one shot ceviri ve kendi yazdiklarim olacaktir. Smut bölümlerin basinda uyari vardır. Okurken yorum da yapmayi unutma!! İlk one shotlar kötü olabilir ama sonradan düzeldi!! Çoğunluk mha one shot ve tepki ol...