on yedi

2.5K 240 935
                                    

Gerginliğimi ona yansıtmamaya çalışarak gözlerine baktığımda Taehyung önüne döndü. Birkaç saniye dışarıyı izledikten sonra kafasını tekrar bana çevirdi.

"Her neyse." Şaşkınlıkla ona baktığımda beni umursamadan arabayı çalıştırdı.

"Ne oldu şimdi?" Gözlerini tekrar bana çevirdiğinde arabayı hareket ettirdi. "Önemli bir şey değildi Jane. Söylemekten vazgeçtim."

Üzerine gitmek istemediğim için susarak kabullendim durumu. Kavga etmek istemiyordum.

Arabada sessizlik sürmeye devam ederken radyoya uzanıp şarkı açtım. Sabahki rock şarkı birden çalmaya başladığında korkarak hızlıca geri kapattım radyoyu.

Taehyung birden kahkaha atmaya başladığında gözlerimi yüzüne çevirdim. "Gülme." diye mırıldandım ufak bir tebessümle. Daha çok güldüğünde karnına doğru yavaşça vurdum gülerek.

Gözlerinden akan yaşları sildiğinde neden bu kadar güldüğünü anlayamasam da gülümsedim. Güzel gülüyordu.

Kendisi radyodan bir şarkı açtığında kafamı cama yasladım. Çok yorgun hissediyordum kendimi. Eve gidene kadar uyuyabilirdim belki.

"En sevdiğim şarkılardandır."

"Çok güzelmiş." diye mırıldandığımda kendimi uykuya teslim ediyordum. Bana baktığını hissederken:

"Evet." diye mırıldandı iç çekerek.

...

Yumuşak bir yere yatırıldığımı hissettiğimde hafifçe dönerek rahat bir pozisyon buldum kendime.

"Taehyung." diye mırıldandım ve gözlerimi yavaşça açtım. Onun olduğundan emin olmak istiyordum. "Benim." diyen sesini duyduğumda rahatlayarak gözlerimi tekrardan kapattım.

Üzerimi örttüğünü hissettiğimde tebessüm ettim. Yanıma oturduğunu anladım ama gözlerimi açıp ona bakmadım. Uyuduğumu sansın istedim, belki bir şeyler söyler diye.

Aradan birkaç dakika geçtiğinde konuştu. "Özür dilerim Jane." Kalbimin korkuyla kasıldığını hissettim.

"Neden?" Gözlerimi açıp ona baktığımda şaşırdı ve endişelendi ama çok belli etmemeye çalıştı.

"Bugün canını yaktığım için. Sana vurmak istemezdim. Sadece bir şeyler öğretmeye çalışıyordum." Kafamı salladım yavaşça pek inanmasam da. Belki de arabada söyleyeceği şeyle ilgisi vardı bu özrün.

"Sorun değil. Kötü bir şey düşünmedim hakkında." Gülümsedi ve ayağa kalktı.

Kapıdan çıkmadan önce gözlerini tekrar bana çevirip 'iyi uykular.' dedi ve gitti.

...

Dün akşam saatlerinde uyanmış sonra da yemek yemiştik. Sonrasında biraz yarın ne yapacağımız hakkında konuşmuştuk.

Benim görevim yine de değişmemişti. Taehyung hala yeterince güçlü olmadığımı söylemişti, ben de üstelemeden kabul etmiştim durumu. Sonuçta o benden daha çok biliyordu, ayrıca artık beni çalıştıracaktı ve bir dahaki görevimizde bana düzgün bir iş vereceğine dair de söz vermişti.

Ve şimdi odamda Roseanne'in bana verdiği kıyafetleri giyiyordum. Baştan aşağıya simsiyahtım, dikkat çekmememiz için giymiştik ama bence böyle daha çok dikkat çekiyorduk.

Hafif bir makyaj yapmıştım sonuçta orada kimsenin süslenerek gideceğini sanmıyordum. Önceki gibi bir resim sergisine gitmiyorduk.

Salona girdiğimde herkesin beni beklediğini gördüm ve utana sıkıla yanlarına gittim. Bekletmiştim yine.

forgotten keyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin