"Senin adını veremedim."
Geri çekilip Taehyun'un gözlerinin içine baktı. Duyduğunun gerçek olup olmadığından şüphe etti ilk başta. Belki de zihninin kendisine oynadığı oyunlardan biriydi, belki Taehyun orada bile değildi, belki de rüyaydı ve uyanacaktı.
Hiçbiri olmadı.
Taehyun gözlerinin içine bakarken hıçkırarak ağlamaya devam etti. Rüzgar eskisi gibi güçlü esiyordu ve hala aynı yerdeydi. Duyduğu gerçekti.
"Ne?"
Şaşkınlığı yüzünden kekelerken gözlerini kırpıştırdı ve kendine gelmek istedi. Ancak sadece istemekle kalabildi. Beyni öyle büyük bir şokun içine düşmüştü ki, değil kendine gelmek yerinden bile kıpırdayamıyordu.
Taehyun daha çok ağladı. Ağlamaktan bitkin düşüp dizleri titreyecek ve sendeleyecek hale gelene kadar ağladı. En son yana doğru sendelediğinde Beomgyu bir şeyi fark etti.
Güç olsa da bir şekilde vücudunu kıpırdatmayı başardığında eli Taehyun'un yaşlar yüzünden ıslanmış yanağına yerleşti ve yanağındaki kızarıklığı daha net görmek için başını oynattı. "Bunu kim yaptı?"
Taehyun cevap vermek yerine ağlamayı sürdürdü. "Kim yaptı dedim?"
Tüm bu karışıklığın içine bir de kızgınlık eklenmişti. O kadar kızgın hissediyordu ki bu kadar öfkeyle ne yapacağını bilemedi. "Koç."
Dünyanın bir anlığına başına yıkıldığını hissetti. Bu his nasıl tarif edilir bilmiyordu ama tüm dünya üzerinde gibi geliyordu.
Taehyun'un acısını kendi kalbinde hissettiğinde gözünden bir damla yaş düştü ve Taehyun'u kendine çekip sımsıkı sarıldı.
"Benden neden özür diliyorsun?"
"Çünkü senin yaptığını söylemek istedim."Bunun için kızgın olmayacaktı. Yaptığı yanlıştı ve hiçbir zaman Taehyun'dan bunu örtbas etmesini istememişti.
"Sorun değil."
Yeniden sırtını sıvazlamaya başladı. Bunu yaparken öyle nazikti ki, Taehyun daha çok ağladı."Söyleyemedim."
"Sana ne yaptılar?"O ağladıkça Beomgyu da ağlıyordu ve titreyen sesleri birbirlerine karışıyordu.
"Takımdan atıldım." Taehyun öncekinden çok daha fazla titremeye başladığında, Beomgyu onun vücudunu kendi vücuduna yasladı ve düşmesini önlemek için iyice sarıldı."Üzgünüm."
"Her şeyimi vermiştim Beomgyu."
"Özür dilerim, benim suçum."
"Neden söyleyemedim?"Soruyu daha çok kendisine soruyor gibiydi. Sesi kısıktı ancak yine de duyuluyordu.
"Neden seni tüm bunlardan uzak tutmak istedim?"
Taehyun'un söylediği her şeyle bir öncekinden daha fazla darmadağın oluyor gibi hissediyordu. Kendi duyguları arasında verdiği savaşı hiçbir şey yapamadan izliyor olmak canını yakıyordu.
"Özür dilerim."
"Beomgyu ne yapacağım ben?"Kendisi de bilmek istedi ama bilmiyordu. Ona nasıl yardım edeceğini bilmiyordu ve bu içindeki öfkeyi ikiye katlıyordu.
"Ben yanındayım, geçecek."
Taehyun'un takımıyla buraya kadar gelmek için neler yaptığını, nelerden vazgeçtiğini bilmiyordu anca çektiği acıya bakıldığında pek çok fedakarlık yaptığını anlayabiliyordu.
"Geçmeyecek."
"Geçecek söz veriyorum."
"Geçmezse?"
"Geçmesi için elimden geleni yapacağım."Vücutlarını birbirinden ayırdı ve göz göze gelmelerini sağladı. Yüzüne yapışan saçları bir bir kenara çekti ve ıslanmış yanaklarını kuruttuktan sonra ellerini yanaklarına yerleştirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
attention • taegyu
Фанфикtaehyun: su sinir bozucu gülümsemeni gözümün önünden cek beomgyu: madem sinir bozucu neden bana bakarken gülümsüyorsun