Her şeyin düzelmesini umut ediyordum. Yarın sevindirici bir haberle Esma'yı sevindirmek istiyordum .
Ne yapabilirim ? diye düşünürken uyuya kalmıştım. Sabah alarmın çalmasıyla gözlerimi açtım hemen kalkıp hazırlandım ve okula gittim . Esma kafeterya da oturmuş kızlarla sohbet ediyordu. Yanına gidip. " nasılsın? diye sordum Esma "iyiyim " diye cevap verdi. Kızlarla sohbet etmeye devam ederken kafeteryanın girişinde Yaman'ın arkadaşı Rıza'yı gördüm . Girişte duruyor ve göz ucuyla etrafa bakınıyordu.
Birden Esma bana dönerek " Aysima ders başlamadan ben lavaboya gidip geleceğim"dedikten sonra masadan kalktı.Esma çıkarken Rıza 'nın hâlâ kapıda durmasına anlam veremedim. Esma'nın çıkmasıyla Rıza 'nın peşinden gitmesi alakasızdı. Bir şeyler olabileceğini düşünerek masadan kalkıp uzaktanda olsa olan biteni görmek istedim . Esma ile Rıza köşede konuşuyordu. Konuşmaları çok kısa sürdü ve birlikte zemin kata doğru yürümeye başladılar. Şaşırmış bir şekilde peşlerinden gittim . Zemin kat çok karanlık ve ürkütücü görünüyordu. Sadece loş bir ışık ve uzağı net göremiyordum. Korkmaya başladım ve içimi kötü bir his kapladı.
Sonu görünmeyen uzun koridorda gözlerimi kısıp onların hangi yöne gittiğine bakmaya çalışıyordum. " Esma'nın burada ne işi var ?" diye iç geçirdim.
Koridorun solunda bulunan kapıyı açıp içeri girdiler. Yavaş adımlarla kapıya doğru yöneldim içeriye girmeden önce kapının anahtar deliğinden baktım. Gördüklerim karşısında adeta küçük dilimi yutmuştum. Sesim çıkmasın diye iki elimle ağzımı kapattım. Esma sırtını duvara yaslamış Yaman bir eliyle Esma'nın kolundan tutmuş diğer eliyle ise Esma'nın boğazına yapışmıştı . Esma'nın gözleri korkudan fal taşı gibi açılmış nefes almak için çırpınıyordu. Yaman Esma'ya çok sinirleniyordu.
O an hiç tereddüt etmeden içeri girdim. Yaman'ın kolundan tutup " sen ne yapıyorsun bırak kızı" deyip Esma'yı çekip uzaklaştırdım.
Yaman şaşırmış bir şekilde " senin ne işin var burada? diye sordu.
Bende sesimi yükseltip " Asıl sen ne istiyorsun? Paranı ben vereceğim bir daha Esma'yla değil benimle muhatap olacaksın tamam mı? .deyip sert çıkıştım.
" Sen karışma canını yakarım benim derdim para filan değil. Esma bu iş burada bitmez " dedikten sonra öfkesini yenmeye çalışarak uzaklaştı.Esma'nın korkudan eli ayağı titriyordu.
" Esma iyi misin ? " diye sordum . Esma'nın dengesini kaybedip yere düşmesi bir oldu. Kolundan tutup kaldırmaya çalıştıysamda yeterli olmadı . Endişelendim ve ne yapacağımı bilmiyordum .
" Esma ne olur konuş benimle " dedim ama Esma hiç bir şekilde tepki vermedi. Esma'yı belinden kavrayıp ayağa kaldırdım.
" Hadi toparlan şimdi elini yüzünü yıkayalım " dedikten sonra ellerimle göz yaşlarını sildim . Esma'yı hemen oradan çıkarıp lavaboya götürdüm ve yüzünü yıkadım. Biraz daha iyi görünüyordu.
" Esma neler oluyor artık söyler misin?"
" Yok bir şey Aysima"
" Yok bir şey mi? ya adam seni boğazlıyordu Esma. Bu denli aranızda ne geçmiş olabilir" .Esma bağırarak "Gerçekten bilmek mi istiyorsun ? Söyleyeyim Yaman'ı seviyorum oldu mu?" dedi.
" Nee seviyor musun ? Bu nasıl olur neler söylüyorsun sen?
" Senin anlamanı beklemiyorum"
" Esma sen daha dün bana Yaman'ın çok kötü biri olduğunu söyledin. Şimdi ise karşıma geçmiş sevdiğini söylüyorsun ".
" Evet söyledim . Hem sen neden peşimden geliyorsun ki ?"
" Esma demin olanlar hiçte normal değil. Neler oluyor bana anlatmak zorundasın. Para için mi yapıyor ?"Esma bir an duraksayıp sesi titreyerek "evet " dedi.
" Tamam o parayi birlikte bulacağız . Nedense senin benden sakladığın şeyler olduğunu hissediyorum ."
" Aysima bulaşma bunlara bu benim meselem"
" Ne meselesi bak bana anlatabilirsin. Sana yardım etmek için elimden geleni yaparım"Tebessüm ederek " Beni sevdirebilir misin? yapabilir misin? Olmayacak bir şeyi oldurtabilir misin?" diye sorduğunda şaşkın bir ifadeyle " Nee sevdirmek mi? Dur bir dakika Yaman seni sevmiyor ama sen onu seviyorsun doğru mu anladım?.
" Aysima ne olur şuan hiç iyi değilim. Lütfen buradan gitmek istiyorum " dedikten sonra daha fazla üstüne gitmek istemedim." Peki şimdi değil ama kendine geldiğinde herşeyi anlatacaksın. Yok eğer anlatmazsan gider Yaman' la konuşup herşeyi öğrenirim " .
Esma " Anlamıyor musun kurcalama anlatmak istesem anlatırım zaten . Bu konu çok uzamaya başladı yeter ben gidiyorum " deyip kırıcı bir üslup takındı ve arkasına bile bakmadan çıkıp gitti. Bu defa arkasından gitmek istemedim.Ortada anlaşılması zor bir durum vardı. Anladığım tek şey karşılıksız , tek taraflı ve platonik bir aşk olduğuydu. Kafamda yüzlerce soru işaretleri uçuşuyordu anlam verecek , vede mana yükleyecek bir durum değildi .
Derken dersi kaçırmıştım bir dahaki dersin başlasını beklemek için okulda dolanıyorum. Ağır ağır yürüyerek üçüncü katın merdivenlerine yaklaşmıştım. Her adımda netleşen bir ses yankılanıyordu.
Adımlarımı hızlandırıp sesin geldiği yöne doğru yürümeye başladım. Duyduğum ses koridoru etkisi altına almıştı adeta . Kapıya yöneldiğimde elinde gitar, kendini müziğin akışına bırakmış ayağıyla tempo tutan biri vardı .Gitarı çalmıyor adeta konuşturuyordu.Sesin etkisinde kalmamak imkansızdı. Kendimi öyle kaptırmıştım ki arkamdan " Merhaba " diye bir ses beni kendime getirmişti. Arkama dönüp baktığımda orta boylarda, uzun saçlı ,esmer ve doğal görünen al yanaklı biri duruyordu.
" Çok sevdiysen gir içeri dinle " dedi.
O sıra gitarın sesi kesildi. Utanarak " şey gitar ilgimi çeken bir çalgı o yüzden sesi duyunca dalmışım" dedim.Gitar çalan genç bize doğru yaklaştı. " Gelin bakalım "dedi .
Birlikte içeri girdik tatlı tatlı gülümseyen kız elini bana doğru uzattı ve " Anlaşılan sende yenisin ben Sema "dedi . Bende gülümseyerek elimi uzatıp
" Bende Aysima " deyip karşılık verdim. Gitarını elinden bırakan gençte elini uzatıp "Bende Furkan tanıştığıma memnun oldum Aysima" dedim." Bende memnun oldum . Ben sizi daha fazla bölmeyeyim siz devam edin" dedim.
O sıra Furkan gülümseyerek " Belli ki derse yetişememişsin geç otur istersen" dedi .Ardından Sema kolumdan tutup "Evet ya ilk izleyicimizsin seni bırakmam" deyip ısrarla beni karşılarına oturttular o an ne söyleyeceğimi bilemedim " peki " deyip usulca onları dinlemeye hazırdım . Furkan yerine oturup gitarını eline aldı.
Sema " söyle bakalım Aysima hangi parçayı çalmamızı istersin?" diye sordu.
Heyecanlanmıştım ne söyleyeceğimi bilemiyordum. " Şuan aklımda bir şey yok siz istediğiniz parçayı çalın ben dinlerim "dedim. Furkan gülümseyerek " Tamam hadi bakalım" deyip gitarı çalmaya başladı.Furkan uzun boylu , beyaz tenli, kara kaşlı ve kara gözlü olduğundan çok ilgi çekiyordu. Dış görünüşünü analiz ettiğim sırada çaldığı parça benim en sevdiğim " Kaç Kadeh Kırıldı" parçasıydı. Hayranlıkla Furkan'ın gitar çalışına bakıyordum .
Bir insanın eline gitar bu kadar mı yakışır diye içimden geçirdiğim bile oldu.Furkan çok sempatik bir o kadar da yakışıklı görünüyordu . Sema ise güzel sesiyle eşlik etmeye başladı çok güzel bir uyum olmuşlardı. Bu durum çok hoşuma gitti. Şarkı aralarında Furkan'ın bana doğru kayan bakışları dikkatimden kaçmamıştı .
Sema'nın güzel sesi insanı cezbediyordu. Şarkıyı bitirdikleri zaman Sema " Nasıl beğendin mi? diye sordu.
" Hayranlıkla izledim tebrik ederim gerçekten çok iyiydiniz"dedim. Furkan " teşekkür ederim" deyip karşılık verdiği sırada Sema'nın telefonu çaldı.Sema telefonunu alıp" benim buna cevap vermem gerekiyor birazdan gelirim " dedikten sonra koşar adım gitti.
Furkan ' la yalnız kalmıştık. Oturduğum yerden kalktığım sıra Furkan'da gitarını bırakıp benimle birlikte ayağa kalktı.
"Çok güzel gitar çalıyorsun "
" Beğenmene sevindim "
" Şey benim artık gitmem gerekiyor tekrar tanıştığıma memnun oldum" .
"Bende seni tanımak güzeldi bunu tekrar edelim"Gülümseyerek " neden olmasın " dedim. Furkan kapıya kadar eşlik edip "Hoşçakal" dedikten sonra oradan ayrıldım.
Sabah olanlardan sonra biraz müzik dinlemek iyi gelmişti.
Herşeyin kötü yanı olduğu gibi iyi yanınında olduğunu bilmek güzel bir şey değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İYİLİĞİN KÖTÜ KARŞILIĞI
Non-FictionHayatta ne kadar değer verirsen ver değersiz olursun. Genç bir kızın güzel giden hayatından sonra aniden değişen ve kötüye giden gerçek yaşanmış bir hayat hikayesi. Sevmek, sevilmek, değer vermek bu çağımızın probleminin ne dereceye vardığını...