9

276 32 12
                                    


Jisung arabanın camından dışarıyı izlerken Changbine bakmamaya özen gösteriyordu. Midesi bulanırken yüzünü ekşitti. Arabada ki sessizlik iyice sinirini bozarken kaçamak bir bakış attı Changbine. Kaşlarını çatmış önüne bakarak dikkatli bir şekilde araba kullanıyordu. Bir eli dudağı ile oynarken diğer eli direksiyondaydı. Changbin sadece çok düşünceliyken bu hareketi yapardı Jisung onu tanıyordu. Jisung attığı adımdan bile Changbinin ne düşündüğünü anlardı. Belki de benimle hiç konuşmayacak diye düşündü içinden. Changbinin ondan uzaklaşma düşüncesi bile kalbini ağrıtmıştı. Gözleri yeniden dolarken kafasını cama yasladı. Daha fazla midesinin durduramayacağını anladığında Changbine baktı. 

 "Arabayı durdur." Dedi hızla Changbine. Changbin sinirle nefes alıp ona baktı. 

 "Saçmalam-"

 "Kusacağım durdur." Changbin aniden el frenini çekerken hızla arabadan inip Jisungun kapısını açtı. Genç adam arabadan iner inmez köşeye geçip kusmaya başladı. Bir yandan şapkasını tutuyor bir yandan kusmasını durdurmaya çalışıyordu. Changbin onuna yanına gittiğinde şapkasını çıkardı ve elini tuttu Jisungun. 

 "Tamam bir şey yok rahatla." Dedi sakin sesiyle onu sakinleştirmeye çalışken. Sonunda Jisung durduğunda elindeki suyla yüzünü yıkadı Changbin. Birazcık ona su içirdiğinde titreyen ellerini bırakmamıştı. Hiç beklemediği bir anda Jisung ona sarılınca elleri boşta kaldı. 

 "Seni kaybetmek istemiyorum." Dedi Jisung kısık sesle. 

 "Sarhoştun Jisung hataydı biliyorum sorun yok." Dedi arkadaşının sırtını sıvazlarken. Jisung bunları duyduğunda ağlamak istedi. Sarhoş değildi, hata değildi. Sadece onu öpmek istemişti. Jisung burnunu çektiğinde Changbin elleriyle arkadaşının yüzünü kavradı. Burnu kızarmış, gözleri dolmuştu. 

 "Hadi bana gidelim böyle eve gitme." Jisung başıyla onu onaylarken tekrar arabaya bindi. 


Hyunjin evin kapısından içeri girerken Chan'ı salonda uyurken gördüğünde gülümsedi. Kapıyı kilitleyip içeri adımladığında eşinin yanağına bir öpücük kondurdu. Dudaklarını değdirdiği an hissettiği sıcaklıkla elini eşinin anlına koyarken ateşi olduğunu anlayınca eşini hafifçe sarstı."Chan?!" 

 "Chan uyan, yanıyorsun." Dedi endişe ile. Chan kendisinde konuşacak gücü bile bulamamıştı gözlerini açıp eşine gülümsedi. 

"Biraz yorgunum sadece bebeğim sorun yok." 

 "Kalk çabuk duş aldıracağım sana." Dedi omuzlarından onu kaldırmaya çalışarak Chan itiraz etmeden kalktığında yavaşça banyoya ilerlediler. Hyunjin soğuk suyu ayarlarken Chan'ın tişörtünü ve eşofmanını çıkardı. İç çamaşırını da çıkardığımda duş başlığını vücuduna tuttu. 

 "Siktir, Hyunjin bu-" titreyerek konuşmaya devam etti. 

"Çok soğuk, bırak lütfen." Hyunjin onu dinlemeden suyu tutmaya devam etti. Chan elleri arasında titriyor Hyunjinin bileğini nazikçe tutuyordu. Sonunda suyu kapattığında kendi bornozunu Chan'ın üstüne geçirdi ve belinden destek alarak odalarına götürdü eşini. Önce üstünü giydirdi sonra saçlarını kuruttu. Elleriyle tekrar ateşini kontrol ettiğinde biraz daha iyiydi eşi.

 "Sana çorba yapacağım, sende uzan olur mu?" Chan'ı yavaşça yatağa yatırdığında üstünü ince bir örtüyle örttü. Tam gidecekken bileğinden tutturmasıyla yatağa oturdu. 

 "Gitme." Dedi Chan. 

 "Hemen geleceğim, bir şeyler yemen lazım aşkım." Hyunjin onun saçlarını okşarken konuştu. 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 04, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MarriedHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin