Yıllar Sonra (AlNaz)

(16) Gelen Öpüşme

"Aşık olduğun için özgürlüğünden vazgeçmek seni yüceltir ama sevdiğinin birinin yaşamını sınırlamak seni alçaltır"

Görevde birkaç ay daha geçerken Ferman işi ilerletmişti. Belediye başkanlığındaki Kadir ona güvenmeye başlamış ve usulsüzlükleri beraber yapıp ortadan kaybetmeye başlamışlardı okul müdürü Arda ve ele başları Çolak'a ulaşmak için böyle devam etmek zorundaydılar. Ferman arayıp çay isterken Demir getirdi. Demir odaya girdiğinde

Ferman: Demir al şu flaşı karakola götür incelet buradaki deliller tamam

Demir: Anlaşıldı başkomiserim Doruk aradı Ali akşam müdürün odasına gizlice girecekmiş belki de bu akşam çökeriz başlarına

Ferman: Güzel ama dikkatli olmamız lazım Ardayı da ele geçirmemiz önemli değil Çolak ve diğerlerine ulaşmadan hata yapmaya yer yok anlaşıldı mı?

Demir: Hıhı -diyerek odadan çıkıp kimseye çaktırmadan kapıya çıkıp Kaan'ın arabaya bindi

Kaan: Tamam mı?

Demir: Flaştaymış her şey götür karakola incelemeye başlasınlar

Kaan: Tamamdır -diyerek Demir inerken Kaan gitti

*

Ali ve Nazlı ise Sinem ve Taner olma dışında iletişim kurmuyorlar daha doğrusu Nazlı istese de Alinin ısrarla soğuk bakışları mimik oynatmaması Nazlı karşıya bakışları ve uzak duruşu... İkili arasındaki iletişimin oluşmamasına sebepti. Ali kendince haklı... Nazlıyı unutmuş gibi yapması canını yaksa da bunu kimseye çaktırmıyordur kaç aydır. Nazlı dahil herkes Alinin unuttuğunu ve Nazlıya karşı nefret duyduğunu biliyorlardı. Nazlı da bu bilmece içinde gerçekleri anlatmak istemiyordu. Kendince haklı sebebi de olsa gerçeklerin kimse tarafından bilinmemesi onun düpedüz suçlu olduğunun göstergesiydi. Okuldan sonra eve geçen AlNaz odalarına geçerken Ali akşam için planını yapmıştı.

Akşam olunca evden çıkarken Nazlı da peşine takıldı. Okulun önüne gelen Ali maskeyi ve eldiveni takıp demirliklere tırmanıp arka taraftan içeri girdi. Nazlı da hemen peşinden bahçeye indi. Kamera açısına pek girmemeye çalışsa da koridorda ilerlemesi gerekiyordu derken güvenlik yerinden çıkıp okulun içine girerken Nazlı Alinin yakalanma ihtimaline karşı onun peşinden okula girdi. Güvenlik müdürün odasına ilerlerken Ali içerideydi Nazlı ilk aklına gelen şeyi yapıp merdivende bulunan yangın tüpünü devirirken çıkan gürültüyle güvenlik silahını çıkarıp bağırdı

Güvenlik: KİM VAR ORADA! -dediğinde Ali sesi duyarken Nazlı aşağı kata koştu. Güvenlik odaya girmekten vazgeçip merdivenlere yönelirken Ali odadan başını uzattı güvenliğin arkası dönükken çıkıp kaçacaktı ki önündeki geri dönüşüm kutusuna takılınca güvenlik onu fark edince Alinin peşine düştü. Ali merdivenlerden aşağı koşarken güvenlik hemen arkasındaydı. Okulun köşesine dönecekken bir el tutup onu kendine çekti hızla çekmesiyle Nazlı duvara yaslanırken Ali de ona yaslanmış oldu

Nefes nefese dip dibe kalakalırken maskesi olan Ali Nazlıyı görünce rahat bir nefes alsa da sinirlenmişti. Onun burada ne işi vardı diye düşünürken sinirle başındaki maskeyi çıkardı

Ali: NAPIYORSUN SEN! -öfkeli ama sessizdi

Nazlı: Yakalanmanı engelliyorum

Ali: Sana mı kaldı!

Nazlı: Evet bana kaldı! Ben gelmesem yakalanıyordun! Bu işte beraberiz ve bizim görevimiz birbirimizi korumak ve işimizi beraber yapmak

Ali: Bana bak!

Nazlı: Sonra bakarım ama şimdi gitmemiz lazım gelecek -dediğinde haklıydı. Ali oflarken Nazlının elinden tutup ilerlemeye başladı. Arka taraftan tırmanıp geri çıkacaklarken güvenliğin adım seslerini duydular ikisinin de gözleri büyürken Ali saniyelik düşünmeyle hemen elindeki maskesi Nazlının çantasına sokup Nazlıyı da duvara yaslayıp dudaklarına yapıştı