𝙺𝚊𝚕𝚋𝚒𝚖𝚍𝚎𝚔𝚒 𝚂𝚎𝚜 || soukoku ✓

☘︎

"Chuuya-senpai... Mükemmel çalıyorsunuz!" dedi Atsushi, Chuuya keman parçasını bitirdiğinde.

"Böyle çalabilmek için yıllarımı verdim." dedi Chuuya kemanı masanın üstüne bırakırken. Tam o sırada bir kız içeriye girdi.

"CHUUYA!!!"

Chuuya "Yine mi ya..." diye söylendi kendi kendine. Siyah saçlı kız elindeki çantayı bir köşeye bıraktı. İçinde gitar vardı anlaşılan.

"Chuuya! Seni aptal!"

"Yine ne yaptım Keiko?"

"Kütüphanedeki kitaplara bakıp hiçbirini yerine koymamışsın! Hepsi farklı yerdeydi! Ranpo onlarla uğraşıyor şimdi senin yüzünden!" dedi Keiko sinirli bir şekilde.

Chuuya, "Kusura bakmasın. Onu düşünecek halde değildim." dedi. Keiko, "Ranpo'dan bir ileti getirdim." dedi. "Bir daha böyle yapacaksan kütüphaneye gelmeyecekmişsin, öyle dedi."

Chuuya tamam anlamında başını salladı. "Sen buraya bunu söylemek için mi gelmiştin sadece?"

"Chuuya?! Çalışma yapacaktık yoksa unuttun mu?!"

Chuuya dudağını ısırdı. Bir gram şey kalmamıştı ki aklında!

"Ah evet evet, çalışma."

Keiko kafasını diğer tarafa çevirdiğinde, orda oturan 9.sınıfları farketti. Gülümsedi. Yanlarına gitti. Atsushi'ye elini uzattı. "Keiko Misaki, memnun oldum."

Atsushi onun elini sıktı. Sonra Akutagawa ile de tanıştı Keiko. "Memnun oldum." dedi Akutagawa.

Keiko gidip gitarı çantasından çıkarırken, Atsushi Akutagawa'nın kulağına eğilip, "Kunikida-senpai bahsetmişti. Keiko-senpai okuldaki en iyi gitar çalan kişi." demişti.

Akutagawa ise, "Sen de bu Kunikida'dan ne kadar çok şey öğrenmişsin yahu! Her şeyi biliyorsun, sence de biraz fazla değil mi?" diye karşılık vermişti.

Atsushi, "Sadece okulumu tanımaya çalışıyorum Akutagawa. Ayıp ediyorsun." dedi. Akutagawa o sırada Keiko'yu gözlüyordu.

Atsushi dirseği ile Akutagawa'nın kolunu dürttü. "Fena kız değil ama ha, değil mi?"

"Atsushi ne saçmalıyorsun sen?!"

"Saklama Akutagawa. Ben senin içini bilirim."

Akutagawa somurttu. "Tipi güzelse nolmuş yani, bir şey ifade etmiyor."

"Ne yazık ki sana üzücü bir haberim var."

"Neymiş?"

"Keiko-senpai, Ranpo-senpai ile biraz yakın."

Akutagawa şaşırarak sordu. "Sevgililer mi?"

"Hayır. Tam bir şey belli değil. Ama Dazai-senpai, Keiko-senpai'nin Ranpo-senpai'den hoşlandığını düşünüyor. Söylediğine göre Ranpo-senpai de Keiko-senpai'ye boş değilmiş."

"Chuuya'ya sinirle Ranpo adına bağırmasından anlamalıydım. Dur bakalım, daha neler göreceğiz?"

"Kim bilir. Daha okulun başındayız. Ama bu yıl eğlenceli geçeceğe benziyor."

⏤͟͟͞͞ ☆

Çıkış zili çalmış, öğrenciler okuldan ayrılmaya başlamıştı. Yurttakiler yurda, evde kalanlar evlerine gidiyorlardı.

Chuuya çantasını odasına -aslında fırlatmıştı- bıraktı. Sonra kapıyı hızla çekip çıktı.

Merdivenlerden aşağı inerken, oda arkadaşı Tachiara ile karşılaştı. Tachiara onu durdurdu. "Ooo Chuuya bey, nereye böyle efkarlı efkarlı?" dedi.