【YMK】 Bölüm 7

12 2 0
                                    

Baharın gelmesiyle aşkım daha da depreşti. Üç aydır Can ile sevgiliyiz ama sadece Melis ve Kerem biliyorlar. Hep beraber takılıyoruz. E, başkalarının yanında sevgili gibi davranamıyoruz tabii. Yani ben öyle istiyorum şimdilik. İşi de bıraktımdı. Aile toplantılarında görüyorum annemleri falan, onun dışında sık sık telefonlaşıyoruz ama Can ile sevişmekten hiçbir şeye zamanım kalmıyor! Hahaha... Gerçi halim de kalmıyor! J Yıların acısını çıkarıyormuşuz ona göre. Kaybettiğimiz yılların.

Ne ilginç ve de acımasız ayol şu hayat? Emir'imi kaybettikten sonra, bunları bir daha yaşayamayacağımı düşünüyordum. Çatır çatır yaşıyorum işte. Hem vicdan yapıyorsun, suçluluk hissediyorsun ama bir taraftan da çok istiyorsun, vazgeçemiyorsun! Demek ki; hayatta 'asla' diye bir kelime kullanmamak gerekiyor.

 

 

"Alo... Sevgilim..."

 

"Sevgilim... Ne yapıyordun?"

 

"Hiç bir şey Can. Önerilere açığım."

 

"Bir tanem... Bir şey diyeceğim... Benim acilen New York'a gitmem gerekiyor. Lisa trafik kazası geçirmiş, komadaymış. Çocuklar orada olmamı istiyor."

 

"Ah, gerçekten mi? Çok üzüldüm sevgilim. Canımın içi, tabii ki gideceksin. Durduğun hata olur. Yapabileceğim bir şey var mı, ne bileyim?"

 

"Yok canım, ne olacak? Dua et. Eşi David aradı. Başındalar tabii ama çocuklar çok ağlıyorlarmış ve beni istiyorlarmış."

 

"Hayatım, üzülme. Geçmiş olsun. Umarım bir an evvel çıkar komadan. Ne zaman gidiyorsun?"

 

"Sabaha karşı. Ama bu sürede yalnız kalabilir miyim sevgilim? Kafamı ve valizimi toplayayım. Bir mahsuru yoksa?"

 

"Ne mahsuru olacak? Nasıl istersen. Sadece yanında ve yardıma hazır olduğumu bil yeter."

 

"Harikasın canım. Ok... Kapıyorum. Seni çok seviyorum, özleyeceğim. Haberleşiriz."

 

"Tamam Can'ım, ben de!"

 

 

Allahım, bir çabuktan iyileşir inşallah kadıncağız! Çocuklar ne yapar onsuz? Hakkat ne yaparlar ayol? David, kendi çocuklarıyla bir tutar, herhalde bakar ama Can almak ister mi acaba yanına? Orada rahat yaşadıklarını ve iyi eğitim gördüklerini söylemişti. E, buraya getirmek istemezse, o orada kalmak isterse? Ne? Bu şıkkı düşünmek istemiyorum. Ne fenayım ayol, bak hemen başlıyor kafa abuk sabuk şeyler düşünmeye. Hay yarabbim ya!

 

Nisan ne güzel bir aydır yahu? Cıvıl cıvıl. Arada kötü haberler de duymasa insan. Fakat hayat öyle demiyor, birileri doğuyor, Lisa ölüyor... Can aradı, çocuklar anneannelerinin yanındalarmış fakat babalarından ayrılmak istemiyorlarmış. İşte, düşündüğüm başıma geldi. Annelerini kaybeden çocuklarına kıyamaz hiçbir baba! Ne diyorum ya? Koyun Can (!) derdinde, kasap et! Hayır, düşünmek istemiyorum ne olacak diye. Hayır!..

YALNIZLIĞIN MUHALLEBİ KIVAMI                          YMKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin