Otel Odası

Kel Adam

 Artık "norm"al deneyimlerle doymuyordu. Başka bir şey istiyordu, daha farklı, daha ahlaksız, daha sınırsız... Çok fazla fetişi yoktu ama fetişi olan insanlardan hoşlanıyordu. Onları tatmin ettikçe edindiği öz-tatmin onu orgazma ulaştırıyordu. 

 Güzel bir kadındı. Farklı bir aurası vardı, yani öyle söylerlerdi. Cinselliğe olan düşkünlüğü her halinden ve tavrından belli olan, kendini adeta kırmızı bir hale ile saran bir ışık huzmesiyle gezinirdi. Kendini tatmin eden "o" şeyi bulmuştu. Tapılmak, kendinden daha çirkin, aşağılık herifleri kendine kul-köle etmek. Bu ona adını tam olarak koyamadığı bir şey sağlıyordu. Aslında özgüvenle ilgili bir problemi yoktu, sadece cinselliği aynaladığı kısım bu sıralar böyle ilerliyordu.

 Sosyal medyasına her gün yüzlerce "DM" düşerdi. Zengin adamlar, çirkin adamlar, yakışıklı adamlar, bir özelliği olmayan adamlar... Bir tanesi dikkatini çekti. O'nu bundan böyle "Kel Adam" olarak addedecekti. Kel adam ondan kendisini "tekmelemesini" istiyordu. Bunun için belli bir ücret dahi ödeyebileceğini söylemişti. Wow! Bir taşta iki kuş. Betty heyecanlandı. Hem bedenini bir para karşılığı satma hem de "ball-busting" dedikleri deneyimi aynı anda yaşayabilecekti.

 Hemcinslerinin korktuğu birçok şey onu hiç korkutmaz aksine heyecanlandırırdı. Gözü karaydı, canı bir şey istediğinde onu durdurmak imkansızdı. Sınırları kendi kadar zorlayan biri? Var mıydı? 

 Kel Adam farklı bir şehirdeydi. Ona "Tamam, yaşadığım şehre gel, yarın bekliyorum" yanıtı verdi. Adam yanıta epey şaşırdı, böyle bir dönüt beklemediği her halinden belliydi. Betty, kendi seçtiği bir otel ayarladı. Otel odalarını ne çok severdi! Onda tam olarak ne uyandırdığını tam çözemese de, sanırım çeken şey otel odalarının "aidiyetsizliği" idi. Özgür hissediyordu. Ne çok düşkündü özgürlüğüne... 

 Kel Adam oteli ayarladı, diğer gün ilk uçakla Betty'nin her sokağını ilmek ilmek işlediği o şehre geldi. Bu kadar güzel bir kadın beklemiyordu,  heyecanlanma ve utanma arası bir hisle öylece karşıladı, Betty'nin karşısında alaycı gülümsemesiyle varlığını. Betty dışarıda "bir tuhaflık" olduğu her halinden belli olan ilişkilenmelerini sergilemekten hiç çekinmezdi. Bu da onun için bir oyundu. Eski sevgilisinin eski işletmesine gitti adamla. Bu seçim psikolojik olarak neye tekabül ediyordu, üzerine pek düşünmedi. Duygusal her şeyden uzak kalmaya çalışırdı zaten.

 Birer bira ısmarladılar. Kel Adam, orta boylarda, kilolu, donuk bakışlı, pek bir anlam uyandırmayan o insanlardandı. Buna sevindi. Her  şey kurala uygun olacaktı, duygusuz, iş gibi. Kendini eskort gibi hissediyordu işte tam şimdi. Done!

  Kel Adam, Betty'ye daha önce böyle bir şey deneyimleyip deneyimlemediğini sordu. Betty dürüst davrandı, "Hayır" dedi. Ama bu durumun kendisini heyecanlandırdığını ve bunu deli gibi istediğini ifade etti. Aslında o kadar deli olmuyordu. Ama insanlara kendilerini önemli hissettirip karşılarında onlarla içten içe alay etmeyi severdi. Sonra birden hoooop! Uçurumdan aşağı bırakırdı onları. Bir şeylerden intikam alıyordu içten içe ama bunun da üzerinde durmak istemediğini fark etti. Duygu yok!

Adam zengin değildi, sadece bir gece için Betty'ye 1.000 ₺ verecek olsa da, pek parası yoktu. Betty bu duruma sinirlendi, tam olarak eskort gibi hissetmiyordu artık. Daha zengin, baş döndürücü seviyede zengin biri olsaydı oyun daha yerinde olacaktı. Neyse, deneyime odaklanma vakti dedi kendine. 

 Adama emirler yağdırmaya başladı. Böyle buluşmaların en sevdiği ortak noktası, "itaat"ti. Ne derse yapılıyordu, o mutlu son 2 saniye için deliye dönmüş gibi her istediğini yapıyorlardı. Ne muhteşem his! Bardan çıktılar. Adam, yürümek istediğini söyledi; Betty hemen en "sahibe" sesiyle, "Taksi çevir hemen!" dedi. Otele doğru yola koyuldular. Adama en yakın marketten en pahalı viskiyi aldırdı. Üzerine döke saça içecek, başı yavaş yavaş dönmeye başlarken topları tekmelemeye başlayacaktı. Bir yandan delice bir merak sardı, adam bundan nasıl bir haz alacaktı? Orgazm olacak mıydı gerçekten? Canı yanmayacak mıydı? 

 Odaya girdiler. Betty çantasından en sevdiği saten siyah geceliğini ve jartiyerini çıkardı.  Banyoya girip hazırlandı. En vamp makyajını yaptı, kan kırmızı bir ruj ve ela gözlerini çepeçevre saran simsiyah kalem. Bembeyaz teninde kontrast olan siyah danteller, hatlarını iyice açığa çıkaran saten gecelik... Kalçalarına baktı. Ne güzeldiler! Küt siyah saçları, kıpkırmızı dudakları, dolgun memeleri, topuklu dizüstü çizmesiyle banyodan çıktı. Adam aklını yitirecek gibi görünüyordu. Ne çok seviyordu bu anları! Aklını kaçırsındı, daha yeni başlıyordu. Şifonyerin üzerine oturdu. Lolita ve "Femme Fatale" arası bir çekiciliği vardı. Rollerini kendi seçerdi. 

 Adama "Çök önüme!" diye emir verdi. Adam hemen emri gerçekleştirdi. Üzerinde düz bir beyaz kazak, altında eskimeye yüz tutmuş kot pantolonuyla nasıl çaresiz görünüyordu. Betty şişeyi yalamaya başladı, kapak kısmını ağzına sokup çıkarıyordu. Adamın dokunması yasaktı. O sadece bir köleydi, Betty ne isterse onu yapacaktı. 

 Adam çılgına dönmüştü, kendisine dokunmasını da yasaklamıştı Betty. Bayılıyordu kıvrandırmaya! Betty viskiyi açıp yudumlamaya başladı, kırmızı dudaklarından taşırarak içmeye koyuldu. Ayık çekemiyordu hem hiçbir şeyi, karşısında kim olursa olsun katlanmak için alkole ihtiyacı vardı. Tamam, duygu yok!

 Viski kanına karışmaya başladığı sırada çizmesinin en sivri ucuyla adamın organına sürtünmeye başladı. Adam o kadar sertleşmişti ki, eliyle dokunsa patlayacak gibiydi. Pantolonunu çıkarmasını emretti. Korkunç bir baksır! Görmezden gelmeye çalıştı. Adam aslında tam bir "Libido-killer"dı ama şu an Betty zaten "çalışıyordu". Bu hissi hatırlamak onu tekrar heyecanlandırdı. 

 Acımamaya başladı. İlk tekmesini attı. Adam kırmızı-mor arası suratıyla yere yığıldı. Delicesine bir zevk alıyordu. Betty şaşırdıkça daha da sertleşti. Adamın topları tekmelenmekten deforme olmuştu. Betty özel olmalıydı, adamın yaşadığı en farklı deneyim olmalıydı. Tüm bedenini adama sunmalıydı. Böyle memeler görmüş müydü önceden? Sanmam! Ya o diri kalçaları, onları unutamazdı. Ama ona onları vermeyecekti. Sergileyecek ve kaçacaktı. Adeta kendini sergiliyordu Betty, esrime haline geçmişti. Bacaklarını tamamen açtı şifonyerin üzerinde. Tangasının  ve jartiyer çorabın ipleri şifonyere döküldü. Betty'nin minik pembe organı da sırılsıklamdı. Adamı içinde istemiyordu, onu tahrik eden adeta kendisiydi. Şifonyere bulaşan ıslaklığıyla o cama sürtünmeye başladı. Zevk aldıkça, klitorisini sürttükçe daha da sertleşiyordu tekmeleri. Adam durmasını istedi, Betty daha da çıldırdı ve organını da tekmelemeye başladı. Gördüğüne inanamadı! 

 Adam boşalmıştı. O son tekmeyle çıldırasıya boşalmıştı. 

 Sabah uyandığında cüzdanında gördüğü 1.000 ₺ klitoral ıslaklığını hız kesmeden devam ettirdi. Adama otelin locasında bir içki ısmarlatıp, dolmuşa binip gitti.