"Komutanım..." dedi ve gözlerini yere dikti. Kaşlarımı çatıp "Ağzında gevelemede söyle aslanım." dedim elimi omzuna götürüp sıkarak.
Hazır ol komutuna geçip "Şehidimiz var." dedi. Kalbimin sıkıştığını hissettim.
Birkaç saniye gözlerimi yumdum ve tekrar açtım. Elimi omzundan çekmiştim "Kim?" dedim korkarak.
Korkuyordum.
Her şehit haberindeki gibi korkuyordum.
"Tim. Sizin timiniz. Karanlık timi." dedi. Gözlerimi sıkıca kapattım. Gülüp tekrar er'e baktım. "Şaka de aslanım." dedim.
Kafasını yere eğince bende kaşlarımı çattım. Kendimi yakasına yapışmış şekilde buldum.
"Ne diyorsun lan sen! Bugün ölmüş olamazlar. Benim timim ölmez! Onları ben eğittim! Neden bana her sorduğum da görevde dediniz?!" dedim ve onu itip hastaneden çıkıp arabaya atladığım gibi askeriyeye doğru sürmeye başladım.
🐍
Şuan cenazedeydim. Bitmişti. En son sol gözümden yaş akınca "Vatan sağ olsun" dedim.
Samet abi ve Gökhan abinin eşleri de buradaydı. İkisininde birer tane çocuğu vardı. Samet abinin eşi hamileydi.
Gökhan abi benden bir yaş büyüktü. Gökhan abinin çocuğu yani Gülfem ve Samet abinin çocuğu Burak yanıma geldi.
Hemen onlarla aynı hizaya gelmek için eğildim.
Burak "Babamın ve Gökhan abinin resmini koymuşlar. Neden ki? Annem ağlıyor bende sana sorayım dedim. Hem Gülfem de merak etti." dedi.
Daha üç yaşındaydılar. Ne diyebilirdim ki?
"Canımın içi hani baban, babalarınız kötülere karşı savaşıyorlar ya" dedim. "Evet senin gibi" dedi Gülfem. Kafamı salladım.
"Şimdi onlar kötülerin yanına gitti -elimle gökyüzünü göstererek- oradalar. Onlar sizi görecek ama gelemeyecekler." dedim.
"Hiç mi?" diye sordu Burak. Kafamı iki yana sallayarak "Hiç, ama sizi görecekler." dedim.
Biraz sonra Yeliz ablalar çocukları almışlardı. Bende onlara "Bir ihtiyacınız olursa her zaman abla.Çekinmeden söyleyin.Telefon numaram var zaten." demiştim. Kafasını sallayarak sarılmıştı.
Onlar benim yanımdan uzaklaşırken hastaneye timin şehit olduğunu haber veren askeri gördüm.
Yanına doğru ilerledim. Beni görmesiyle hazır ola geçip tekmil verdi. Rahata geçmesini söyledim
Elimi omzuna koyup "Ben sana biraz sert çıkıştım. Bir anda sana patladım. Özür dilerim.Dediklerimde biraz saçmaydı" dedim mahçupluk ve buruk bir tebessümle.
"Ne özrü komutanım. Bilirim o acıyı. Yakının ölünce çok acır o kalp. Ne olduğunu idrak edemezsiniz. Şaka olsun istersiniz. Abim öldü benimde. Bilirim, tekrardan başınız sağ olsun" dedi.
Omzuna iki kez vurup kafamı"eyvallah" dercesine salladım.
🐍
Cenaze bitmişti tim toprağa verilmişti.
Öldüklerine inanmamıştım. Albay bana şaka yapıyor zannetmiştim. Morga gittim hepsinin yüzüne teker teker baktım.
Hepsi bembeyazdı, dudakları çatlamıştı. Çok soğuklardı. İnanmadım öldüklerine. Takii gözümün önünde timi gömmelerine kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ADRAN-Gerçek Aile✔️
Teen Fiction✔️TAMAMLANDI✔️ Asker ve yeni aile kurgusu Faruk pis sırıtışıyla "Sen hâlâ ölmedin mi?" diye sordu. Sırıtıp arkama döndüm ve gözlerinin içine bakıp "O şerefe daha nail olamadım." dedim. Asker bir kızın hayatı ve gerçek ailesini bulması ile başlayan b...