Haiiii, ben geldiiim. Elimde taslak var diye yine boldan her gün bölüm atıyorum da neyseee kshjwhjwh
Yazım yanlışlarım varsa affoluna, keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx
+++++
Mahkemeye çıkana kadar ifademin alındığı karakolun nezarethanesinde ellerim ve ayaklarım kelepçelenmiş bir şekilde, tek başıma kalmıştım. Çektirdiğim işkence sebebiyle birine zarar verebileceğimi düşünmüş, tehlike arz ettiğimi söylemişlerdi. Ama komikti bu. Sadece genç bir kıza tecavüz etmeye kalkışan şeref yoksunu döl israfı bir pezevenge hak ettiğini vermiştim. Ben öldürmesem bile o it herifi hapishaneye girdiği anda geberteceklerdi zaten.
Mahkemede kendimi aklamaya çalışmak yerine yaptıklarımı tek tek anlatmıştım. Çünkü hayatım boyunca korkak bir herif asla olmamıştım.
Bir genç kıza cinsel istismarda bulunması üzerine yaptığım işkence bana göre yetersizdi, lakin onların gözünde suçluydum. Bana göre adaleti sağlamaya çalışmıştım, hak ettiğini vermiştim aslında. Daha ziyade acıyla bütünleşene kadar işkence çektirmek istemiştim, ama ölmesi kaçınılmaz olmuştu. Dölsüz pezevengin ölmesi ödül olmuştu. Kemikleri kırılana kadar demir sopayla vurup, ardından penisinden asmıştım onu. Eh bir de barfiks demir çubuğunu götüne sokmuştum. O genç kıza yaşattığı korku ve acı karşısında benim yaptıklarım bir hiç kalırdı.
Ama adaleti sağlayacak kişi ben olmadığım için karar mercii olan hâkim 18 yıllık ceza almamı uygun görmüştü. Çünkü cinayet işlemiştim. Dünyadan bir pislik silinmişti neyseki. Benim için hapishane de dışarıdaki hayatımdan farksızdı. Bu yüzden bana çokta koymuyordu. Çünkü yaptığımın arkasındaydım. Ne yaptıysam daima arkasında olurdum. Babamın gözünde daima korkak bir çocuk olarak kalmış olsam bile... Ben korkak değildim...
Duruşma biter bitmez polisler beni cezaevi arabasına bindirip 18 yıl boyunca kalacağım hapishanenin önüne getirmişlerdi. Bu kez düz kelepçelendiğim için kollarımı daha rahat hareket ettirebiliyordum.
Cezaevinin kapısı önünde duraksayıp iç geçirdim. "En azından her gün eksiksiz öğünlerimi atlamadan yemek yiyeceğim."
Kollarımdan tutan polise başımı çevirip baktım. "Özellikle bu hapishanenin yemekleri çok güzel oluyormuş diye duymuştum. Doğru mu?"
Polis sözlerim karşısında sabır dilercesine başını iki yana salladığında sırıttım. "Şu siktiğimin dünyasından ve sıyırdığımı düşünen dangalak insan müsveddelerinden uzak kalacağım için mutluyum."
"Yürü lan!" Bir polis kelepçeli kollarımdan çekiştirerek beni duraksadığım noktada yürümeye zorlarken, diğeri dizimin iç kısmına vurarak hareket etmemi sağladığında sırıttım. "Daha sert vur. Kadınlar bile senden daha sağlam vurur, çürük yumurta." Başımı çevirerek dizime tekme atan polise ölümcül bakışlar yolladım.
"Seni gebertirim!" Kışkırmaya müsait yapıya sahip polis, sözlerimle kudurmuştu. Bu kez daha sert bir tekmeyle tam da dizimin iç kısmına vurunca bu dengemi şaşırtmamı sağladı. "Daha sert-"
Diğer polis kelepçelerimden çekiştirmeye son verip yüzümün ortasına yumruğu yapıştırınca sözlerim kıkırtımla bölümdü. "Woah, sen daha iyi vuruyormuşsun bak."
Cezaevinin demir kapısının dışında beni yere düşürüp tekmelemeye başladıklarında, kelepçeli ellerimi havaya kaldırıp başımın altına koyup sırtüstü zemine boylu boyunca uzandım. Şezlongta güneşleniyormuşum gibi keyifli bir şekilde ıslık çalmaya son verip kaburgalarıma aldığım tekmeyle öksürdüm.
"Ağırlaştırılmış müebbet yiyebilmem için, sizi de gebertsem mi acaba?" diye dalgacı bir şekilde konuştuğumda, tekmelerine jopları eklendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEAST IN SOUL • TAEKOOK +18 ✓
Fanfic"Ruhumu en özgür kılan şey kanamak. Kanatın beni Efendi Taehyung, hak ettiğimi verin bana. Çünkü kanadıkça güzelleşiyorum." Suçlu bir katil olan mazoşist Jeon Jungkook ile, hapishanenin baş gardiyanı, sadist Kim Taehyung'un hikayesi. BDSM, yaş farkı...