2. bölüm (Farklı hayatlar)

1K 14 67
                                    


☀️
Üç yıl önce...

Mayıs ayının son haftasıydı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mayıs ayının son haftasıydı. Güzeller güzeli İstanbul'da Avrupa ve Asya kıtalarını birleştiren boğaz köprüsü manzarasına sahip Eroğlu villasında ev ehli tatlı bir telaş içersindeydi. Zira evin iki kızından yaşca küçük olanı o gün mastırını bitirmiş Amerika'dan dönüyordu. Baba Mahir Eroğluna koca villa dar gelmiş yerinde duramaz olmuştu. Heyecanla bahçede avuçlarını ovuştura ovuştura, bir sağ bir sola yürürken o an biraz uzakta olan ve çiçeklerin bakımıyla uğraşan bahçivana döndü: "Lütfü efendi! Size söylediğim gibi kızımın odasına yasemin çiçeklerinden gönderdiniz değil mi?" diye seslendi. "Elbette Mahir bey! Daha emretiğiniz gibi ellerimle en güzellerini seçip Katy hanıma götürmesi için verdim." dedi evin yıllardır emektarı olan yaşlı adam. Mahir bey memnun bir şekilde gülümsedi, "Aferin gözümün nuru en çok onları sever..." dedi. Ardından ordan geçen evin aşçısını gördu ve, " A, aşçı başı! Bana çiğ köfte için gerekli bütün malzemeleri hazır et! Akşama çiğ köfte yoracağım... Kızımın en çok özlediği şeylerden biridir." dedi. "Baş üstüne Mahir bey." dedi evin acısı başını saygıyla hafifçe eyerken.

O sırada anne Funda Eroğlu evin büyük salonundaydı. Son derece marur ve titiz bir kadındı kendisi. Kızını karşılamak için herşeyin tam olmasına son derece özen gösteriyordu. Yardımcısı olan yabancı uyruklu hizmetçisine seslendi ve "Katy! Her şey hazır mı? Kızımın odasının kusursuz olmasını istiyorum!" diye sordu. "Hazır Funda Hanım! Söylediğiniz gibi yaseminleri yatağının her iki tarafına koydum." dedi genç kız yabancı aksanıyla. "Aferin." dedi Funda hanım ona göre artık her şey hazırdı. Salondan çikarken büyük kızını gördü. "Damlacım! Öğlen kuyumcuya gider misin? Senin için sipariş verdiğim kolye hazırmış. Benim kuaförde randevum var." Damla'nın yakında düğünü vardı ve onun için çok özel bir kolye sipariş vermişti, ancak Funda hanım asla kuafördeki randevusunu erteleyecek bir kadın değildi. "Peki anne. Hem belki kız kardeşimle birlikte gideriz. Onunla gezmeyi nasıl özledim, geçen sene Amerika'ya onu ziyarete gittiğimizden beri burnumda tütüyor." dedi evin büyük kızı derin bir 'ih' çekercesine. O sırada Funda Hanım, evin babasının yokluğunu fark ederek, "Baban nerede?" diye sordu. "Aşağıda." diye cevap verdi genç kız, "Bir görsen anne yerinde duramıyor. Kızı gelir gelmez ona ilk sarılan olmak için sabırsızlıkla ön bahçede volta atıyor." diye de ekledi. Nedense Funda Hanım buna hiç şaşırmadı, "Babana kalsa geceyi bile hava alanında geçirirdi sırf kızına ilk sarılan olmak için ama, neyseki O, hava alanında karşılanmaktan hoşlanmıyor." dedi.

" dedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yasak aşk (Düzenleniyor) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin