01 - turna kuşu

754 84 51
                                    

bölüm 1:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bölüm 1:

dön desem döner misin?

-

Burası, bu pastane, ailemizin kalbinin attığı yer. Ben Asım Emir Sütçüzade. Ailem dört kuşaktır Sütçüzade Muhallebi'yi işleterek kazanıyor rızkını. Dedemin, dedemin dedesinin ve onun babasının hayatını adadığı bu pastane sayesinde, aklımın almakta zorlandığı bir zenginliğin içine doğdum. Muhallebi krallığının prensiyim ben. Havalı mı? Pek değil sanki.

"Oğlum neyi bekliyorsun, ilk kez mi görüyorsun burayı sanki, yürüsene hadi!"
İki adım önümdeki dedemin seslenişiyle dalgın bakışlarımı pastane vitrininden çekiyorum ve kendime geliyorum.

"Geldim dedem geldim, ne acele ettiriyorsun sen de..."
Yanına yürürken utanmadan şikayetleniyorum bir de.

"Geç kaldık geç!" diye çıkışıyor dedem ve kapıyı açıp içeriye giriyor. Böylece, kendimi bir hengamenin içinde buluyorum.

Sütçüzade Muhallebi, her zaman tıklım tıklım dolu olur. Üç katlı, terasla dahil dört katıyla hizmet veren bu ana şube hele, zaman zaman kapısında sıra olunan bir yer. Ben kendimi bildim bileli böyledir. Ama bu kez buranın kendi kalabalığı ve telaşının yanında başka bir telaş var. Kameralar, ışık sistemleri, ordan oraya koşturan insanlar...

Dedemi gören Samet hemen koşup geliyor.
"Dede nerede kaldınız ya, bir saat oldu bunlar geleli."

Dedem cevap vermeden arkasından kafamı uzatıp atılıyorum,
"Kravat seçemedi beyefendi."
Diyorum bıkkınlıkla.

Samet beni fark edince heyecanlanıyor.
"Aa sen de mi geldin Asım abi!"

Arkamdaki tezgaha yaslanırken,
"Yok gelmedim daha yoldayım Samet." diyorum. Gördüğünüz gibi neşem pek yerinde.

Samet bana karşılık veremeden dedem araya giriyor,
"N'oldu ne yaptılar şimdi?" diyor gözlerini kameraların kurulduğu alana çevirirken. Ki bu alan tam karşımızdaki cam kenarı köşe koltuğu oluyor.

"Birazdan Nesteren ablayla röportaja başlayacaklar işte. Yönetmenle konuşuyordu az önce."

Yabani'nin adını duyunca dikkatim oraya çekiliyor doğal olarak.
"Nesteren de mi röportaj verecekti?" diye mırıldanıyorum.

Dedem bana dönüyor,
"E tabi, tabi! Yavrumun elinde dönüyor burası."

Yüzümü buruşturuyorum.
"Abartma dede, alt tarafı amcama yardım ediyor işte."
Ben de az uyuz değilim. Ama şimdi çıkıp burada Nesteren'i övsem şüphe çekeceğimi biliyorum. Hem de utanıyorum.

Asım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin