bölüm 5:
kalbinin nerede olduğunu biliyor musun?
olmak istediğim yer orası-
"Evlen benimle. Seninle geleyim."
Herhangi bir kadın karşıma geçip bu cümleyi kursa, her aklı başında insan gibi ben de ciddiye almazdım. Ama bilmeniz gereken bir şey var, Nesteren şaka yapmaz. Şaka yapmayı bilmiyor."Sen sarhoş musun Nesteren?"
Diyorum kelimelerimi zar zor toparlayıp onlardan anlamlı bir cümle çıkarmayı başararak."Hayır. Bilincim açık. Aslında gayet mantıklı bir teklif sunuyorum."
Rahat bir ifadeyle ellerini üstündeki koyu yeşil ceketin ceplerine sokuşturuyor.
"E sen beni seviyordun."
Diyor.Kendimi tutamadan çıkışıyorum,
"E sen beni sevmiyordun!" diyorum sinirle."Olabilir." diyor,
"Sen elmayı seviyorsun diye elma da se-""Sus, sus!"
Hayatımda ilk kez onu dövmek istiyorum. Döve döve sevmek. Maalesef çok tatlı. Acayip derecede saçmalıyor ama çok tatlı. Karşımda ilk kez bu kadar bir şeyleri boş vermiş ve rahat duruyor. Kasılmıyor. Kasılmadığı için küçük cadı bir kız çocuğu gibi davranıyor."Hem sevmiyordun hem de gıcık kapıyordun hani?" diyorum, bu cümleyi kurmak içten içe bana zevk veriyor. Söylediği lafı yutmak zorunda çünkü.
Fakat her zamanki gibi beni yanıltıyor.
"Orası öyle. Hâlâ haz etmiyorum senden.""Niye evlen benimle diyorsun o zaman? Delirdin mi?" diyorum sinirle. Erkeklik gururuma inen sert darbe beni epey geriyor.
"Demek istediğim şu, sen beni seviyorsun. İnsan sevdiğiyle evlenmek ister. Bu tamam, sorun yok. Ben seni sevmiyorum. E olabilir. Ama bu evlenmemize engel değil. Eğer birbirimize uyum sağlarsak, saygı duyarsak, her ikimizin de gayet fayda sağladığı bir evliliğimiz olabilir."
"Fayda sağladığı?"
Dikkatimi ilk çeken şey bu nokta oluyor.
Hemen sonrasında da eklemeden edemiyorum,
"Hani Sümüklü Faruk ile evleniyordun? Hani ben onun kadar olamamıştım?""O zaman öyle düşünüyordum ama bazı şeyler değişti."
"Ne değişti?"
Susuyor. Bakışıyoruz birkaç saniye. Ardından bir soluk bırakıyorum.
"Saçmalıyorsun. Evlilik iş anlaşması gibi bir şey değildir, mantıklı olduğu için ya da fayda gözeterek biriyle evlenemezsin. Sevmediğin biriyle evlenirsen hayatını kendine zindan edersin. Bir daha böyle aptalca bir şeye kalkışma ve sakın başka bir adama böyle evlenme teklifi etme."Geri dönüp valizime uzanıyorum. Mutsuz hissediyorum. Sinirim ve şaşkınlığım geçince geride sadece mutsuzluk ve hayal kırıklığı kalıyor.
"Tam olarak öyle değil..." diye mırıldanıyor Nesteren kısık sesiyle. Omzumun üstünden ona bakıyorum, bu bakışımdan cesaret bulmuş olacak ki yine açılıyor ağzı,
"Sonuçta seni kaç senedir tanıyorum, güvenilir birisin, iyi bir adamsın, ayrıca tipin de ortalamanın üstünde. Ben Fransa'ya gitmek istiyorum. Sen de oraya gidiyorsun. Senden daha iyi bir seçenek-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asım
RomanceNesteren beni sevmiyor. Hiç sevmedi. Bana bakan gözleri hep bir duvara bakar gibi ifadesizdi. Kulakları hiçbir zaman ona anlattıklarımı önemseyerek dinlemedi. Dudakları hiç bana güzel sözler söylemek için aralanmadı. Parmaklarım hiçbir zaman kısacı...