7...bölüm

168 24 14
                                    

Böyle naif bir kitap değer görmüyorya diyecek bir şeyim yok . Neyseki ben kendim için yazıyorum da hevesim kaçmıyor. Ama iki paralık ve özensiz kitaplar değer görüyorya bir yazar için çok kötü bir şey . Nerede emeksiz ve kalitesiz kitap var onlar değer görülüyor...

Kanıyor...

Göz yaşları yanaklarını ıslattığında uzun zaman sonra ilk kez içli içli ağlamıştı Jimin. Biraz yılların birikmişliği vardı elbet ama birazda kar tanesinin kısık ses tonuyla gözlerindeki o korkuyla söylediği şey içini acıtmıştı. Sesli sesli ağlarken yanındaki Yoongi'nin üzüldüğünün ve gözlerinin dolduğunun farkında değildi .

Acıyormu ?

Elini gözlerinden çekip yanındaki bedene baktığında sonunda o gözlerdeki korkuyu görmüş ve kendi elleriyle göz yaşlarını silmişti. Üzülmesini ve ağlamasını istemiyordu .

Yok yok acımıyor kar tanesi merak etme . Sen bana mutfaktan ilaç kutusunu getir ben sarayım .

Usul usul ayağa kalkan bedenle sehpada olan kutudan peçete alıp yüzünü silmiş kıpkırmızı olan ayağını kaldırıp koltuğa koymuştu. Berbat gözüküyordu ve kim bilir kar tanesi ne kadar korkmuştu. Kendine kızmıştı Jimin. Nasıl olurda böyle bir hata yapmıştı.

Getirdim .

Kutuyu yanına koyup hemen bir iki adım ötede yanına oturan kar tanesinin daha fazla üzülmemesi için ilaçlarla ayağını silmiş ve sarmıştı. Fazla acımıyordu ,sadece kesik fazla olduğu için biraz fazla kanamıştı .

Kar tanesi konuştun .

Sanki konuştuğunun yeni farkına varmış gibi büyük bir şaşkınlıkla kar tanesinin yüzüne bakmıştı. Dolu dolu gözlerle önce ayağını sonra yüzünü taradığında kolları arasına alıp sarmak istiyordu Yoongi'yi . Poker suratıyla tatlı tatlı bakarken beyaz saçlarını doya doya koklamak istiyordu.

Konuşa biliyorum zaten .

Parmaklarıyla oynayıp dudak büzmüş rahatsızlık duymadan sırtını koltuğa yaslayıp üçgen gözleriyle korkusuzca ilk kez Jimin'in gözlerine bakmıştı. Evet ilk kez korkmuyordu konuşmaktan . Jimin'in yanında cesur hiss ediyordu kendini . Korkmuyordu . Yıllar önce yaşadıkları yüzünden kendini kapattığı yerden elinden tutup çıkaran Jimin'e minnettar olmuştu. İçten içe çektiği yalnızlıktan yorulmuştu ama yıllar sonrada kendini kapattığı karanlıktan çıkmaya cesareti yoktu.

O gün yaşadıklarından sonra ne konuşmuştu ne deki birine dokunmuştu . Jimin'in kendisine uzattığı görünmez el ona yardımcı olurken bu kadar naif yaklaşması çok daha fazla hoşuna gidiyordu . Kimsenin yapmadığını yapmış dokunmadan, zorlamadan yaklaşmıştı. Yıllar sonra Jimin sayesinde gülmüş ve kendini güvende hiss etmişti zaten . Adım adım kendine yaklaşmasını ve ilgisini fark etmiş müsade etmişti.

Hem nasıl etmesin ki öyle güzel bir şekilde yaklaşmasını . Korkularını geriye atmak zamanı gelmiş geçiyordu bile . Hemde birazda Jimin'in kuzeni yüzünden olmuşta ola bilirdi . Kıskançlık duygusu ağır bastığında korkuları geriye kaymış kaybetme korkusu ağır basmıştı.

Neden konuşmuyorsun peki ?

Merak ettiği soruyu sormuş ve kar tanesi gibi sırtını koltuğa yaslayıp yüzünü incelemişti. Geldiğinden beri ilk defa uzun uzun yüzüne bakan kar tanesiyle şaşırsada belli etmemiş cevap vermesini beklemişti. Sadece o konuşsun ve sesini duysun istiyordu.

Yaşadığım şeyler yüzünden.

Bir doktor olarak Yonngi'nin rahatsızlığının psikolojik olduğunu ve altında geçmişte yaşadığı bir olay olduğunu biliyordu zaten Jimin'. Ama kötü şeyler düşünmemek için bu düşünceyi geri plana atmıştı. Aklına gelen şeylerin gerçek olması düşüncesi bile canını yakıyordu sadece.

Kar Tanesi {Yoonmin ✔️}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin