Yüzeye çıkmak isteyip çıkamadıkca daha çok panik oluyor ve su yutuyordum. Nefes almaya çalıştıkca öksürmeye başladım. Hayatım gözümün önünden geçiyordu. Demek sonum bu şekilde olacaktı.
Tam umutsuzluğu kapılmışken kolumdan tutulup kıyaya çekilmemle daha şiddetli öksürmeye başladım. O kadar çok su yutmuştumki her an kusabilirdim. Öksürmelerim kesildiği zaman yeni yeni fark edebiliyordum ne olduğunu.
Sımsıkı yumduğum gözlerimi araladım. Yerde başım Berk babamın dizine yaslı bir şekilde yatıyordum. Bir yandan nabzımı kontrol ediyor bir yandanda onu duyup duymadığımı soruyordu. O da en az benim kadar panik olmuş gibiydi.
Gözlerimi açtığımı görünce hemen bedenimi kollarının arasına aldı ve sarıldı. Onu da çok fazla korkutmuş olmalıydım.
Gözlerim Baran babamı aradığında kenarda transa geçmiş gibi havuza baktığını gördüm. Elleri titriyordu ve hiçbir tepki veremiyormuş gibi bir hali vardı. Berk babam Baran babama baktığımı anlayınca "iyi misin Lina bir şeyin var mı, hastaneye gitmek ister misin?" diye sordu. Sesi çok telaşlıydı. Olumsuz anlamda kafamı salladım. Öksürmekten kısılmış sesimle "Baran babam iyi mi?" diye sordum. Hiç iyi görünmüyordu.
Berk babam kafasını çevirip Baran babama bakmaya başladı. Beni kucağına doğru çekti. Bende bacaklarımı ve kollarımı bedenine doladım. Ayağa kalkıp Baran babamın yanına doğru yürüdü. Baran babamın önünde durdu. "Baran sakin ol geçti. Bak Lina iyi" dedi ve beni gösterdi. Sesi çok şefkatli çıkıyordu. Sanki üzülüyor gibiydi.
Baran babam Berk babamın sesiyle girdiği transtan çıkmış gibi bir adım geri attı. Yüzünü Berk babamın kucağındaki bana çevirdiğinde gözlerinin dolduğunu gördüm. Bizim mi hayal gücümüz yoksa adamı ağlattık mı?
Ellerini yanaklarıma koydu ve gözlerini üzerimde gezdirip bir süre beni inceledi. Bir hasar olmadığını düşünmüş olacak ki bedenimi kucağına çekti ve sımsıkı sarıldı. O kadar sıkı sarılıyordu ki tekrar boğulmaya başlayabilirdim.
Bir süre sarıldıktan sonra "Lina ne olduğunun farkında mısın? orda ölebilirdin!" diyerek beni azarlamaya başladı. Şuan azarlamanın sırası degildi. Islak bir sıçana benziyordum.
Berk babam zihnimi okumuş gibi elini Baran babamın omzuna koydu ve "Baran burda değil içeri geçip öyle konuşalım" dedi. Baran babamın gözlerimde olan bakışları Berk babamın eline kaydı ardından "Tamam, Linada üstünü değiştirir bu haliyle üşüyecek" dedi.
Beraber içeri geçtik ve üst kata çıktık. Benim odama girmemizi beklerken babamların odasına girince sebepsiz yere gerilmiştim.
Baran babam ıslak olmamı önemsemeden beni yataklarının üstüne bıraktı ve odadaki banyoya girip bir şeyler aramaya başladı. Berk babamda o sırada giyinme odası olduğunu tahmin ettiğim yerden elinde bir sweat ve pijama altıyla geldi.
Sanırım bana giydirecekti ama neden kendi kıyafetlerimden giydirmek yerine bunları giydiriyordu bende bilmiyordum. Fetişi falan mı var acaba?
Berk babam getirdiği kıyafetleri yatağa bırakıp beni kucağına aldı ve banyoya doğru ilerledi. İçeri girince Baran babamın küveti doldurduğunu gördüm. Sanırım banyo yapacaktık.
Ortam çok sessizdi. Sadece su sesi vardı ve biz durmuş küvetin dolmasını bekliyorduk. Yaşadığım olayın şokunu hala atlatmış sayılmazdım. Her şey bir kabusmuş gibi geliyordu. Sanırım babalarımda öyle hissediyordu.
Küvet dolunca Baran babam içine köpük olsun diye şampuan kattı. Berk babamda mayomla beraber bedenimi yavaşca suya bıraktı.
Sessizliği bozarak "Babacığım mayomu çıkartmayayım mı?" diye sordum. Utandığımı düşündükleri için çıkartmamışlardı ama onunla nasıl banyo yapabilirdim ki!
Berk babam "nasıl rahat edersen öyle yapabilirsin bebeğim ben utanırsın diye düşündüm" dedi. Olumsuz anlamda kafa salladım "hayır utanmam artık" dedim. Mayoyu kollarımdan tutup çıkarttım ve Berk babama uzattım.
Şaşırmış görünüyorlardı. Açıkcası bende şaşırmıştım. Düşününce köpüklerden zaten bir şey görünmüyordu ama yinede zordu yani.
Baran babam kenarda lavaboya yaslanmış bizi izliyordu. Hüzünlü görünüyordu. Onu çok fazla üzmüştüm.
Baran babama döndüm ve elime suyun yüzeyinden birazcık köpük aldım. "Babacığım gelsene" diye bağırdım. Babam yasladığı yerden ayrılıp yanıma geldi ve küvetin önünde diz çöktü.
Yüzüne kondurduğu zoraki gülümsemeyle "Söyle bebeğim" dedi. Elimdeki köpüğü aldım ve yanağına parmağımla köpükten oluşan bir kalp çizdim.
Hareketim ikisinide güldürmüştü. Onlar gülümseyince istemsizde bende gülmeye başlıyordum. Keşke sonsuza kadar gülseler bende onları izlesem!
Berk babamıda yanıma çağırdım ve aynı kalbi onunda yanağına çizdim. O da küvetten köpük alıp burnuma dokundurdu ve yanaklarıma çizgiler çizdi.
Gülerek "bak artık iyice kediye benziyorsun" dedi. Kediye mi benziyorum. İyi bir şey mi bu!?
"kediye benzemek güzel bir şey değil mi?" diye sordum. Daha çok gülmeye başladıklarında moralim bozulmuştu. Anlayamıyorum onları çok garipler.
Avucuma su doldurdum ve onlara doğru attım. Berk babam yaptığım her hareketle gülmekten ölme aşamasına bir adım daha yaklaşıyordu. Adamlarında piskolojisini bozduk ya helal lan bize!
Baran babam yanıma yaklaştı ve yanaklarımı öpmeye başladı. "bu kadar tatlı olursan sana kızamayacağım" dedi. Son gaz devam Lina yırtacaksın bu işten.
"Neden bana kızasınki babacığım ben bir şey yapmadım" dedim. Olabildiğince masum görünmeye çalışıyordum. Belki yerler.
Baran babam ciddi misin der gibi yüzüme bakmaya başladı. "az da olsa yüzme biliyorum diyen kimdi. Bildiğin için mi beş karış suda boğuluyordun?" dedi. İşte buna verecek bir cevabım yok. Yemediler.
Berk babam gülmesine ara vermiş olacak ki gergin ortama son vermek ister gibi "hadi su soğumadan Linayı yıkayalım" dedi. Baran babam başıyla onaylayıp çilekli bir şampuan çıkardı. Bana bunlarla gelin işte.
Bir yandan küçük küçük su savaşları yapıyor bir yandanda saçımı yıkıyorlardı. Resmen ortalığı sırılsıklam yapmıştım ama bana kızan kimse yoktu. Bunun yerine onlarda benimle eğleniyorladı. Çok mutluyum!!
Hello!!
Uzun bir sınav haftasından sonra merhabalar.
Çok beklettim farkındayım ama ruh halim yazmak için hiç uygun değildi. Acımam birilerini öldürürdüm valla lshshsşaödhöa
Cidden hayatımın en kötü sınav haftasıydı.
Benden bir bok olmayacak daddy bulun bana anca o kurtarır :(
Neyse negatif enerji vermeyi kesim. Bölüm benim aksime çok soft.
800 kelime bu bölüm uzun yazayım dedim. Zahmet oldu dediğinizi duyar gibiyim 😩
Boş yapmam bu kadardı ben kaçar bye bye 🐥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Age play (Tamamlandı)
Romance° Age play kurgusudur ° BxBxg ° smut yok Kağıda damlayan siyah mürekkeplerden bir kader oluşmuştu küçük kıza. İsterse bu izleri bir leke olarak görür üstünü karalar, isterse lekelerden güzel bir resim yapardı. Güzel bir resme çevirdi küçük kız leke...
