İyice yıkanıp durulandıktan sonra bornoza sarıldım ve Baran babamla beraber banyodan çıktık. Baran babam üstümü giydirirken Berk babamda duş alacaktı.
Yatağın üstünden Berk babamın çıkardığı pijamaları alıp benim odama doğru ilerlemeye başladık. Baran babam bedenimi bez değiştirme masasına bıraktıktan sonra bez almak için çekmeceleri kucalamaya başladı.
Üstümde hiçbir şey olmadan önünde yatmak ne kadar utanmama sebep olsada oraya odaklanmamaya çalışmalıydım. Utanarak yaşayamazdım.
Bezi bağladı ve kıyafetlerimi giydirdi. Utanmama gerek olmadığını her saniye daha iyi anlıyordum. Bana çok değerli bir hazineymişim gibi davranıyordu. Daha önce kimse böyle hissetirmemişti.
Bir süre gözlerime bakıp öylece izledi. Ardından tekrardan kucağına çekip sarılmaya başladı. Boğuk çıkan sesiyle "Lina lütfen bir daha ne olursa olsun yalan söyleme " dedi.
Bende çok pişmandım. En başta dürüst olsaydım bunlar yaşanmazdı ama merakıma yenik düşmüştüm. İzin vermezler sanmıştım. Onlar o kadar iyilerdi ki bir kötülük arıyordum. Buna alışıktım ben.
Gözlerim dolmuştu. Kimseyi üzmeyi istememiştim. Benim yüzümden mutsuzlardı. Olduğum heryere herkese mutsuzluk getiriyordum.
Göz yaşlarım Baran babamın omuzuna doğru akmaya başlamıştı. Ağladığımı fark eden babam boynuna gömdüğüm kafamı kaldırdı ve gözlerime baktı. "Ağlaman için söylemedim bebeğim ağlama lütfen, sana kızmıyorum" dedi.
Ağlama sebebim kızıp kızmaması değildi. -hatta kızaydı bu kadar çok ağlamazdım- ağlama sebebim onu üzmüş olmamdı. Kötü bir insandım ben.
Başımı tekrar boynuna gömdüm ve bu sefer kollarımı daha sıkı sardım. Babam da sakinleşmem için sırtımı okşuyordu. Acıkmıştım aynı zamanda uykumda vardı.Anın getirdiği mayışmışlıkla uyuya kaldım.
Gözlerimi kısa bir an için araladığımda artık Baran babamın değil Berk babamın kucağında olduğumu fark ettim. Kafamı kaldırdım ve etrafa bakmaya başladım.
Salondaydık karşımızda televizyon açıktı. Berk babam uyuya kalmış olmalı ki kafası arkaya doğru düşmüştü. Yukardan su sesi geliyordu. Herhalde Baran babam duşa gitmişti.
Bende uyumaya devam etmek istiyordum ama karnım çok acıkmıştı. Berk babamı uyandırmayı düşündüm. Hem böyle uyumaya devam ederse boynu tutulabilirdi!
Yavaşca doğruldum ve Berk babamın dudaklarına hafif bir öpücük kondurdum. Uyuyan güzel olmadığı için uyanmamıştı tabi ki. Uyansın diye omzunu dürtükledim.
Berk babam hareketimle aniden uyanınca korkmuştum. Gözleriyle etrafı uyku sersemi tarayınca beni fark etti. Bir anda bakışları dehşetle doldu.
Çaresiz sesiyle "Sana yiyecek bir şeyler hazırlamayı unuttum Baran beni öldürcek" diye yakındı. Bu hali beni güldürmüştü. Dış görünüşüne bakan biri sert olduğunu düşünebilirdi ama aslında çok tatlıydı.
"Önemli değil ben Baran babama söylemem" dedim ve ağzımın fermuarını örtüyormuş gibi yaptım. Hareketime gülüp yanaklarımı sıktı ardından bana çizgi film açıp mama hazırlamaya gitti.
Bir süre izledikten sonra Berk babam elinde biberonla geldi ve Baran babam gelmeden hızlıca yemeğimi yedirdi. Yemek bittiğinde tekrardan koltuğa yattık. Ben kucağında çizgi film izlerken babamda telefonuna bakıyordu.
Baran babam banyodan çıkmış olacak ki yanımıza geldi. Elinde ki havluyla saçlarını kuruluyordu. Üstüne kısa kollu siyah bir tişört altınada gri eşofmanını giymişti. Yanımıza oturdu ve kafasını Berk babamın omzuna yasladı.
Bir süre durduktan sonra koltukta dikleşti ve gözleriyle Berk babamın kucağındaki beni kontrol etti ardın iğneleyici bir tonda "Hayatım umarım Linaya yemek yedirmişsindir" dedi. Berk babam Baran babamın sözleriyle birlikte hızla kafasını onaylar anlamda salladı.
"Tabiki, dediğin gibi aşağı iner inmez yemek hazırladım"dedi. Gülmemek için zor duruyordum. Berk babam asla yalan söyleyemiyordu. Hareketlerinden ve ses tonundan herşey anlaşılıyor resmen!!
Baran babam kaşlarını çatıp bana döndü. "Yalan söylüyor değil mi Lina? Kesin unuttu". Berk babamı ele vermemek için sessiz kaldım ama istemsizce gülümsüyordum. Berk babamın suçlu çocuk halleri çok tatlıydı.
Benim cevap vermememle Baran babam "ah sizinle ne yapacağım ikinizde çok yaramazsınız!" diye söylenerek mutfağa doğru yürümeye başladı.
Berk babam sıkıntıyla yüzünü ovuşturdu. "Yandık Lina şimdi tüm gece trip yiyeceğim" dedi. Yüzümdeki gülümsemenin genişlemesiyle Berk babamın kıstığı gözlerinden resmen ateş püskürmeye başladı.
Çaresiz sesiyle "Gülme çocuk sana el bebek gül bebek davranıyor tabi ne kadar sinirli biri bilemezsin" diye yakınmaya başladı.
Yavaşca yüzüne yaklaştım ve yanağına bir öpücük kondurdum. "Üzülme babacığım ben Baran babama söylerim sana küsmez" dedim.
Berk babam oturduğu yerden beni iyice kucağına çekti ve ayağa kalktı.
Kollarımı sıkı sıkı boynuna doladım ve kafamı boynuna gömdüm. Kucaklarındayken çok huzurlu hissediyordum. Berk babam yanağıma öpücük kondurup "hala uykun varmı güzelim seni uyutalım mı?" Diye sordu. Olumlu anlamda kafamı salladım."hıhı çok uykum var"
dedim.
Berk babam üst kata çıktı ve benim odama girdik. Bedenimi yavaşca yatağa bıraktı ve üzerimi sıkı sıkı örttü. "İyi geceler bebeğim ben sen uyuyana kadar burda bekleyeceğim" dedi ve beşiğimi yavaş yavaş sallamaya başladı.
Uykulu sesimle "sanada iyi geceler babacığım" dedim ve gözlerimi kapattım.
Merhaba yeni bölüm atayım dedim.
Söyleyecek çok şeyim var.🤓
Öncelikle kitabımın bir kısmını kardeşime okuttum ve semeyi Baran sandı değil arkadaşlar. İlişkide baskın taraf Berk onu söyleyeyim.
2. olarak yine kitapla ilgili. Ben smut koymayı düşünüyordum ama artık emin değilim. Hem yazmayı beceremeyebilirim hemde kitap soft ilerliyor nasıl yapacağım bilmiyorum. Sizce koyayım mı?
Soranlara tatilden dönünce yazacağım dedim ama bekletmek istemedim yazdım.
Aklımda biraz daha olay var ama ondan sonra final yapabilirim beni sıkmaya başladı. Yazarken pek eğlendiğim söylenemez...
Neyse kaçar ben bye bye 🙈💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Age play (Tamamlandı)
Romance° Age play kurgusudur ° BxBxg ° smut yok Kağıda damlayan siyah mürekkeplerden bir kader oluşmuştu küçük kıza. İsterse bu izleri bir leke olarak görür üstünü karalar, isterse lekelerden güzel bir resim yapardı. Güzel bir resme çevirdi küçük kız leke...
