EFDÂL

13. Bölüm

Rüya Selis Alaner,

   İki kurşun.

   Yarası evvelden, kanı bugünden olan iki kurşun. Bir kişiye isabet etse de birden fazla insanda yara açan iki kurşun. Bitmesin istediğim günü bana cehennem eden iki kurşun. Can yakan iki kurşun.

   Çığlıklar kulağıma dolarken karşımda duran Ege adeta donmuştu. Kurşun ne ona ne de bana gelmişti ama isabet ettiği kişi de can yakıyordu.

   Yutkundum.

   Ceyda hanımın sesi doldu kulaklarıma. "Toprak!"

   "Abi," Ege'nin titrek sesi sanki algılarımı iyice açmıştı. Vurulan Toprak abiydi. Yutkundum. "Abi!" Ege kendine gelmiş bir şekilde hızla oraya koştuğunda çoğu insan çığlık atıp çoktan yere çökmüştü.

   "Açılın, ben doktorum!" Hâle hızla Toprak abinin yanına çömeldi. Hemen ardından şoktan çıkan abim ve Burcu abla da oraya hareketlendi ama ben hareket edecek hâlde değildim.

   "Çok kan kaybediyor, bir kurşun karaciğere saplanmış olabilir!" Abimin sesi kulaklarımdaydı. "Burcu ambulansı ara çabuk!"

   "Bizim hastaneye yakın," tanımadığım bir adamın sesini duydum. Büyük ihtimalle abimin iş arkadaşıydı. "Çağırdım ambulans, gelir birkaç dakikaya."

   "Hâle tampon yapmayı sakın bırakma," dedi Abim. "Burcu bana acilen bir makas bul."

   "Tamam." Burcu abla kekeleyerek geriye çekildi ve ardından hızla koşmaya başladı. Benim arka tarafıma ilerliyordu. Yanımdan geçerken omzuma çarptığı için sendeledim ama düşmedim.

   "Ekin bir şey yap," dedi Ege korkuyla. "Bir şey yap ölecek!"

   "Emir!" Diye bağırdı abim. "Ege'yi uzaklaştır buradan."

   "Hayır!" Ege itiraz etmek istese de Emir biraz onu geri çekti. Ege çırpınırken bir anda durdu ve benimle göz göze geldi. O an aklından neyin geçtiğini anladım ve başımı iki yana salladım. "Kimin yaptığını biliyorum!" Diye bağırdı ve hızla düğün salonunda dolaşmaya başladı. Ve daha sonra hedefiyle göz göze geldi.

   Atıf bir masada oturmuş keyifle içeceğini yudumluyordu. Şaşkınca ona baktığımda Ege çoktan koşup kafa attı. Birkaç kişi ayırmak için oraya yönlense de onu tutamıyor, Atıf'ı dövmesine engel olamıyorlardı.

   "Ege!" Diye bağırdım yanına koşup. "Dur, Ege! Dur öldüreceksin adamı dur!"

   "Bırak Rüya," dedi Ege. "Bırak, bu kansız yaptı biliyorum!"

   "Ege gel şöyle," Emir onu zorla kenara çekti. "Gel, bırak!"

   "O abinin en başında hakettiği yer cehennem!" Dedi Atıf Ege'ye bakarak. Gözlerim karardı sanki.

   "Seni mahvederim oğlum!" Ege ile Emir aynı anda ona ilerlediğinde yutkundum ve hızla önlerine geçtim. Ambulansın sesini duyabiliyordum.

   "Yalvarırım," dedim ağlayarak. "Durun, lütfen!"

   "Emir!" Diye bağırdığını duydum abimin. "Ceyda hanımla ilgilen, kadın bayıldı bayılacak!" Sesle Emir o tarafa döndü. Atıf'ı buradan uzaklaştırdılar. Ege gözleri dolmuş bir şekilde bana bakıyordu.