İNTİKAM ATEŞİ

bölüm 16

Fakat silah ateş etmişti yere poyrazla birlikte düşmüştük fakat benim gözüm kapandı
Poyrazdan
Birden bire deniz üstüme atladı ilk başta anlamadım ama silahla biri beni hedef almıştı ve ben vurulmuyim diye üstüme atlamıştı elime kan gelmesiyle
LANET OLSUN diye bağırdım bu kan benden değil denizden geliyordu
Hemen kalkıp denizi kucağıma aldım
Arabaya bindim
HIZLI SÜR LAN dedim korumaya
Diğerlerinede haber ver o ateş edeni bulsunlsr dedim o kimse ondan çok pis intikam alacaktım benim olana sadece ben zarar verebilirim
Pes edemezsin hayır deniz pes edemezsin diye fısıldıyordum
Işığım nolur aç gözünü lanet olsun diye bağırdım
Bu kadar kolay gitmek yok prensesim dedim
Daha hızlı sür lan dedim
Bı yandan yarasına üstümdeki gömleği bastırıyordum çıkamıştım direk gömleğimi daha doğrusu yirtmitim. beyaz gömleğim denizimin kanıyla renklenmişti
Hastaneye vardık kucağımdaki prensesimle indim arabadan
Doktor yok mu diye bağırdım sedyeye yatırdılar içeri girmek istedim
Fakat hemşire
Beyefendi siz giremezsiniz lütfen zorluk çıkarmayın demesiyle
Duvara sinirle yumruk attım
Koruyamadım ben koruyamadım prensesimi dedim
Gözlerimden yaşlar süzülüyordu kimse için dökmediğim o göz yaşlarım akıyordu

2 saattir yerde çömelmiş ağlıyordum hâlâ çıkmamıştı
Yaklaşık 5 saat sonra
Bı hemşire çıktı veya doktor her neyse işte
Hanımefendinin durumu ağır elimizden geleni yaptık fakat kalbine yakın isabet edilmiş durumu çok ağır 1 hafta gözetimde durucak eğer bir hafta boyunca uyanmassa üzgünüm dedi
NE DEMEK LAN UYANMASSA ÜZGÜNÜM UYANACAK DESENE dedim dolu gözlerle
Beyefendi uyansa bile geçici körlük veya daha kötü şeyler olabilir biz elimizden gelenin yaptık dedi ve öylece gitti
Duvara yumruk attım elim kanıyordu umrumda değildi
Korumalardan can yanıma gelip
Abi adamı bulamamışlar dedi
Ne demek bulamamışlar lan dedim
Benim karım burda yatıyor o adam yüzünden bulucaksınız dedim sinirle

Tamam abi diyip gitti
Telefonumdan fotoğrafına bakıyordum denizim nasılda masum güzel benim yüzümden masumluğuda gitti hayatida
Doktor yanıma geldi her öğlen beş dakika ziyaret edebilirsiniz beş dakikadan fazla olmaz dedi
Şimdi girebilirmiyim dedim
Evet dedi dirke girdim
Nasılda masum gözüküyor
Yanına gittim oturdum
Gözümden yaşlar süzüldü
Prensesim dedim zar zor çıkan sesimle
Özür dilerim sana yaşattığım her şey için özür dilerim dedim
Beni duymuyor olabilirsin ama ben seni çok seviyorum bunu unutma eğer uyanmassan bende yanına geleceğim dedim
Affet beni prensesim affet dedim
Hemşire geldi beyefendi çıkmanız gerekiyor dedi son kez bakıp çıktım
Bunu yapanı bulmadan ölmemem lazım

Can geldi abi biz bişe bulduk dedi
Ne buldunuz dedim
Düğün günü ses kayıt makinesinde bı adam yengenin yanına geliyor kameralardaki sesde o adamın sesi duyuldu dedi
Ne düğün günü ben sizi boşuna mı oraya diktim aptallar dedim
Ses kaydını dinlemek için gitmemiz lazım abi dedi
Can en çok güvendiğim insanlardan birisin sen burda kal
Ama abi seni tek mi bı- derken
Yengenimi tek bırakacaksın dedim
Tamam abi dedi
Ve gitmeye başladım istemesemde intikamı almam lazımdı
Abi defi başka bir koruma
Ne var dedim
Ses kaydında sadece evleniyormuşsun bugün dediği duyulmuş devamı kesilmiş dedi
Ne evleniyormuşsun bugün mü? Dedim
Evet abi dedi
Ev ses kaydında ne duyulmuş
Yengeye sus demesi duyulmuş ondan sonra yenge çığlık atmış
Ne işler dönüyor lan dedim sinirle
Bilmiyorum abi ama galiba yengeye aşık olan bir düşmanımız demesiyle
Sinirle konuşarak kim lan o dedim
Bilmiyoruz abi demesiyle
Yumruk attım ne demek bilmiyorsunuz lan ne demek
Ses kayıtlarından sonra direk tekrar hastaneye gittim
Kapının önünde beklemeye başladım
Işığım uyan kızmayacağım sana yeterki uyan
6 gün sonra
Hâlâ uyanmadı can hâlâ uyanmadı diye ağlıyordum
Son kez onu görmek istiyorum
Can nasıl yani dedi
Odaya girme zamanında odaya girdim
Affet beni ışığım beni unutma hoşçakal diyip silahımı kafama dayadım
Elveda ışığım...