dumb dumb || blue lock

2.6

rin :
yoichi.
YOICHI.
ISAGI YOICHI.
LANET GEVŞEK.

yoichi :
sana da günaydın, rin.
bi şey mi oldu sabah sabah?

rin :
sorun, sabah sabah yanımda olmaman... |
sorun, seni göremeyince bile göğüs kafesimin daralması... |
amk.

yoichi :
rin, olmayan bi şeye koyamazsın ki.

rin :
neyse be.
neredesin sen?
bugün sabah dersin yoktu diye hatırlıyorum.

yoichi :
meguru'ya uğradım.
yeni manga taslağını inceliyoruz.
sen uyanmadan dönmeyi umuyordum gerçi ama her zamanki gibi erkencisin.

rin :
genellikle erken kalkıyorum.
istemsiz oluyor.

yoichi :
nagireo'daki geceden sonra gayet geç uyanmıştın (:

rin :
neden o geceyi hatırlatıp duruyorsun ki?

yoichi :
rahatsız hissediyorsan bi daha bahsini açmam.
seni germek ya da daraltmak istemediğimi biliyorsun.

rin :
öyle değil.
istesen bile beni kötü hissettiremezsin zaten.

yoichi :
anlatmak istersen buradayım, tamam mı?

rin :
şu anda değil ama bi gün sana içimi dökeceğim.
senden başkası beni anlayamaz zaten ve konuşmayı sevdiğim tek kişi sensin.

yoichi :
rin, bi şey olmadığına emin misin?
yanına gelebilirim bak.

rin :
farklı ders saatleri dışında seninle uyanmaya alışmıştım, hepsi bu.
ah, fazla yapışkan davranıyorum.
neyse, siktir edelim bunları.
öğleden sonraki derste görüşürüz zaten.

yoichi :
rin.

rin :
evet?

yoichi :
bana neyin canını sıktığını söyler misin?
aksi takdirde odaya dönüp senden cevap alana kadar karnını gıdıklayacağım, ona göre.

rin :
sorun, sae...

yoichi :
seni rahatsız mı ediyor?

rin :
yarışmayı kazandığımız günden beri daha sık arayıp mesaj atmaya başladı ve görmezden gelsem de sinirlerimi bozuyor.
siktir boktan bi kavga yüzünden beni yıllarca yok saydı ve birden bire varlığımı umursamaya başlaması çok saçma.
güne yalnız ve sae'nin sikik mesajlarıyla başlamak gerçekten boktan.

görüldü.

işini bitirmeden gelirsen seni gebertirim bu arada.
yapışkan olmak istemiyorum.
tüm hayatın benden ibaret değil, farkındayım ve sürekli seni çağıramam.
kendi bokumu kendim halletmeye alışkınım zaten.

yoichi :
beni sürekli çağırmanla bi sorunum yok, rin.
yapışkan ya da ona benzer bi şey değilsin.
aramızdakileri önemsiyorum ve sana öncelik vermeyeceksem birlikteliğimizin ne anlamı var ki?
geçmişte sana değersiz hissettirdiklerinin farkındayım ama benimleyken rahatlamaya çalış.
kolay değil, biliyorum ama en azından dene.

rin :
bi keresinde bachira sırf seni çağırdım diye akşamdan kalma halinden sıyrılmak için çabalayıp koşa koşa yurda döndüğünü söylemişti.
bunca çabaya gerçekten değer miyim ki, yoichi?

yoichi :
değmeseydin şu anda bu konuşmayı yapıyor olmazdık.
bak, geçmişte kısa süreli ilişkilerim oldu ve hiçbiri de ciddi değildi.
bilmiyorum, beni derinden etkileyecek ya da sanat tutkumu anlayacak kişiler değillerdi falan.
sonra, seninle tanıştım ve akademideki rekabet ortamına rağmen sana çekildim.
evet, zaman zaman işler ikimiz için de zorlaşacak ama denemeye değer diye düşündüm ve hiç de pişman değilim.
hislerimden tamamen emin olmasaydım senden uzak dururdum.

rin :
senden önce hiç kimse benim için çabalamadı.
azıcık bile.
sae, bana siktiri çekince herkesten uzaklaşıp sadece resim yapmaya odaklanmıştım.

yoichi :
resim, ikimizin de tutkusu ve seninle çalışmayı da kapışmayı da hiçbir şeye değişmem.
ah, keşke bu konuşmayı yüz yüzeyken yapsaydık.

rin :
hayır...
mesajla daha kolay benim için.

yoichi :
biliyorum ama seni çok fena öpesim var şu anda.
sabahları ayrı şirinsin.

rin :
siktir lan.
şirin falan değilim.

yoichi :
görüp görebileceğim en şirin çocuksun.

rin :
ah, kes şunu ve aynaya bak.

yoichi :
artık odaya dönebilir miyim?
ders başlayana kadar sarılıp öpüşmek istiyorum da.

rin :
yemekhanede buluşalım.
sonra odaya birlikte döneriz.

yoichi :
olur ki <3

rin :
burnum... |
-_-

hiç kutlama havamda değilim, o yüzden de one shot'ları bitirmeyi erteleyip buna bölüm yazayım dedim falan ama hâlâ bu tarz şeyleri önemseyenlere iyi yıllar dilerim <3