Yoichi, Rin'in kendisinden hoşlandığını Rin bile farkında değilken çözse de başlangıçta rekabet ortamında aralarında gerçek bir bağ kurabileceklerine ihtimal vermemişti. Blue Lock'ta arkadaş edinmek bile fazlasıyla zordu.
Üstelik, Rin gerçek bir nefret küpüydü ve her fırsatta Yoichi'yi tartaklayıp azarlıyordu. Yoichi, nefretle bezeli bi aşk istememiş ve Rin'le arkadaş olmaya çalışmıştı çünkü sanatından etkilenmişti. Eh, Rin'i yakından gözlemlemezse onu geçemeyeceğini de biliyordu.
Rin, karşılık olarak daha da kötü davranıp ortada hiçbir sorun yokken bile kavga çıkarmaya başlamıştı çünkü insanlarla gereksiz yakınlıklar kurmaktan tiksinirdi. Yoichi artık dayanamayacağı kadar kırılınca da hislerini içinde tutmayı seçip birkaç adım gerilemişti.
Sonra, yaz tatiline günler kala, kütüphanede uyuklayan Rin'i görmüş ve fırsattan istifade ederek onun herkesten sakladığı çizimlerle dolu defterin kapağını açınca karakalem çizimiyle karşılaşmıştı. Alnına dökülen tutamlar, kirpikleri, dudaklarının şekli ve yanaklarındaki belli belirsiz çillere kadar çizmişti onu.
Rin, onu kusursuz bi' teknikle kağıda aktarmıştı ve çevirdiği diğer sayfalarda da yine kendisiyle bağlantılı çizimler görünce Rin'e sımsıkı sarılmamak için defteri yerine koyup kütüphaneden uzaklaşmıştı. O gün, Rin'in içindeki nefretten kurtulmayı başarabilirse onunla gerçek bi' ilişki yaşayabileceğini çözerek planlar yapmaya başlamıştı.
Belli ki Rin, saklamak için her şeyini ortaya koysa da fazlasıyla şirindi ve gördüğü çizimlerden sonra Yoichi, ona çok fena düşmüştü.
Şimdi de Rin'in aç, vahşi, yoğun ve haddinden fazlaca saldırgan öpücüklerine karşılık verirken dakikalar önceki kederinden sıyrılıyordu. Evet, bu defa kaybetmişti ama bir sonrakini kesinlikle kazanacaktı.
Rin'i tamamen kazanmak istiyorum, dedi içinden ve parmaklarını erkek arkadaşının omuzlarına geçirdi. Onu sonsuza kadar yiyip bitirmek istiyorum.
Rin'in soğuk parmakları karın kaslarına sürtününce boğukça inleyip kıvranmıştı. Şimdiden alev almak üzereydi. Rin, sadece sanatta değil fiziksel aktivitelerde de onunla kusursuz bi' kimyasal reaksiyon oluşturuyordu anlaşılan.
Rin, omzundaki baskı artınca Yoichi'nin üstündeki kontrolünü korumak için altındaki bedene biraz daha ağırlık bindirse de bir an sonrasında kendisini yatağa uzanmış vaziyette bulmuştu. Hâlâ alt dudağını emen Yoichi'nin gülümsediğini hissedince de, pozisyonlarına rağmen, homurdanmıştı. Kahrolası gevşek gerçekten de pes etmeyi bilmiyordu.
Yoichi'nin sıcacık parmakları teninde yaramazca gezinmeye başlayınca ağzını işgal eden dile rağmen inleyip karnına tüneyen çocuğun kalçasını sıkmıştı. Yoichi de buna karşılık öpüşmeyi kesip ıslak, şiş dudaklarını Rin'in boynuna bastırmıştı.
Rin, bir anlığına kendisini zevke bıraktı çünkü boynunda gezinen dudaklar fazlasıyla iyi hissettiriyordu. Yoichi, iz bırakmadan öpüyor, dişlerini sürtüyor ve bir yandan da Rin'in kaslı gövdesini okşuyordu. Yoichi, ona nasıl dokunması gerektiğini biliyordu.
"Tenin çok güzel," dedi dişlerini Rin'in çıkık köprücük kemiklerine geçirip boğuk bir inleme kazanmadan hemen önce. "Tenini tuvale çevirip kendi renklerimle kaplamak istiyorum, sevgilim."
Rin, köprücük kemiğini çürüten Yoichi'yi yeniden altına alırken pantolonu dar gelmeye başlasa da şimdilik kazağını çıkarmakla yetindi. "Kimin kimi daha iyi renklendireceğini görürüz."
Yoichi, üstündeki bedeni açlıkla izlerken yanakları iyice koyulaşmış ve sertçe yutkunmuştu. Rin, pespembe yanakları ve kaslarla bezeli bedeniyle muhteşemdi.
![](https://img.wattpad.com/cover/328313148-288-k684464.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dumb dumb || blue lock
Fanfiction"senden nefret etmem eylemlerine karışamayacağım anlamına gelmez." → itoshi rin x isagi yoichi ← × üniversite × çoğunlukla texting [041222 - 050123] [tw : ilk türkçe rinsagi]