Zoraki Prens 1.Bölüm

33 2 0
                                    

Selam! Ben Sanem, sıkıcı ve boş bir hayatta yaşıyorum. Her zamanki gibi odamda yatağımda uzanarak telefonumla ilgileniyordum, tabii Annem'in sesini duyana kadar. Annemin sesini duyar duymaz hızlı adımlarla aşağıya indim. Annem elleri belinde bir sağa bir sola ilerliyordu. Anneme ne olduğunu sormak için döndüğümde sözümü keserek cevap verdi.
"Baban beni aradı, şirketinin battığını ve karşı şirketle ortak olacağını söyledi, bunun karşılığında sende şirket sahibinin oğluyla evleneceksin." dedikleri karşısında şaşkınlıktan diyecek hiçbir şey bulamıyordum, ağzımı zorlada olsa açıp cevap verdim ve yüksek sesle konuşmaya başladım.
"Yaşımın farkında mısın? Tanımadığım görmediğim bir adamla beni evlendiremezsin, bana sormadın bile!" dedim bağırarak. Annem elleriyle saçlarını çekiştirerek bana cevap verdi.
"Eğer evlenmezsen iflas edeceğiz ve elimizdeki herşeyi kaybedeceğiz." dedi sinirle. Sinirden ellerim ayaklarım titriyordu, tanımadığım bir adamla evlenmek istemiyordum ama ailemiz söz konusuydu. Kafamı dağıtmak amacıyla kapıyı sertçe kapatıp kendimi dışarıya attım. Böyle durumlarda hep sahile iner müzik dinleyip sakinleşmeyi beklerdim. Tam karşıya geçecekken bir araba üzerime su sıçrattı şaşkınlık ve sinir içinde arabaya döndüm, gözlerimden ateş çıkmaya başladı.  Arabadan genç karizmatik bir adam çıktı ve bağırmaya başladım.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen! Yavaş olsana biraz." diyerek söylendim. Çocuk beni takmıyordu sadece beni baştan aşağıya süzdü arabaya bindi ve son gaz basıp geçip gitti. Bir bu eksikti derken o çocuğu tekrar gördüm. Arabayla yavaşça yanımda durup şöyle dedi: "Az önce biraz ıslattım kusura bakma." dedi sırıtarak. Üzerimde beyaz elbise olduğu için şuan vücudumun her yeri kabak gibi ortadaydı. Bir an üzerime baktım ve daha yeni fark ettim hemen üzerimdeki kabanı vücuduma sardım ve hızlı adımlarla oradan uzaklaştım. Kendimi çok kötü hissettim bir an. Eve gider gitmez kendimi hemen banyoya attım. Sıcak suyu açtım ve altında saatlerce bekledim. Sonunda duştan çıktım ve üzerimi giyinip saçlarımı kuruttum. Biraz kitap okumak için kitaplığa yöneldiğimde, telefonum çalmaya başladı. Telefonu elime aldığımda arayanın Cansu olduğunu gördüm. Telefonu açıp kulağıma dayadım ve Cansu'yu dinlemeye başladım. Cansu gecikmeden hemen söze girdi.
" Sanem acil buluşmamız gerek nerdesin?" dedi. Sesi çok telaşlıydı. Hemen cevap verdim.
" Evdeyim eve gel konuşalım. Konu nedir?" dedim hemen ve cevap gecikmedi. "Gelince konuşuruz 10 dakika sonra oradayım." dedi ve kapattı. Ne olup bittiğini anlayamadım. Yaklaşık 10 dakika sonra kapının çalması ile aşağıya indim, kapıyı açtığım an Cansu ağlayarak bana sarıldı.
"Cansu, ne oldu canım iyi misin? Sakin ol geç içeri." dedim telaşla. Cansu kollarını bedenimden ayırarak, ayakkabılarını çıkartıp yavaş ve bitik adımlarla içeri geçti ve L şeklinde olan koltuğa oturdu, söze girerek olayı anlatmak için konuşmaya başladı.

Zoraki Prens 1.BölümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin