23.Bölüm

360 25 8
                                    

Ekim'i odaya aldıklarından beri Kanat kafasını cama dayamış gözünü bile kırpmadan onuz izliyordu. Sevgilisinin ne kadar inatçı biri olduğunu biliyordu ama bir taraftan da korkuyordu işte 

Hazal : İyi olucak biliyorum 

Kanat : Beni affetiğini söyledi bunu bütün kalbi ile söyledi biliyorum ama gözlerindeki kırgınlık gitmedi Hazal. Ve şimdi o bu halde 

Hazal : Ekim seni gerçekten affetti yalan yok ben affetmesini hiç istemedim hatta oda affetmemek için çok uğraştı ama başaramadı aşk galip geldi 

Kanat : Pes etmez dimi 

Hazal : Etmez 

Neşe ve Suna hemen yan tarafta oturmuş bu konuşmaları dinlemişlerdi. Suna Kanat iyi diye sevinsede Ekim'in durumu bir anne olarak onu mahvetmişti Neşe'ye elinden geldiği kadar destek olmaya çalışıyordu ama böyle bir durumda ne denirdi ki 

Neşe : Tuna'nın gidişinden sonra benim kızımı toparlamam gerekirken o beni toparladı. Hiç üzgün olduğunu belli etmedi bana aksine hep yanımda oldu beraber herşeyin üstesinden geldi 

Suna : Yine öyle olucak merak etme. Daha ikimizinde çocuklarımız için görüceğimiz çok güzel günler var bunları düşünki Ekim'de bunları his edip daha çabuk uyansın 

Suna az ilerideki Rıza'yı görünce koşarak onu kolundan tuttuğu gibi dışarı çıkarmıştı Kanat onu görürse hiç iyi şeyler olmazdı 

Rıza : Suna Kanat iyi dimi bir şey olmadı 

Suna : Umurundamıydı da soruyorsun 

Rıza : Suna lütfen 

Suna : İyi . Rıza sen mi sebebep oldun 

Rıza : Ne 

Suna : NE dediğimi duydun sen mi sebebep oldun 

Rıza : İyi bir baba değilim evet ama oğlumun canına kast edicek kadar da canavar değilim 

Doğruyu söylüyordu o kadar yıl beraberlerdi yalan söyleyip söylemediğini anlardı. Hasan ve Hatice'de ne kadar uğraşsalarda Duru'yu uyutamamışlardı en sonunda çareyi hastaneye getirmekte bulmuşlardı. 

Duru : Kanat abi 

Koşarak gelen Duru ile hepsi çok şaşırmıştı saat neredeyse gece yarısı olmuştu neredeyse 

Hasan : Valla ne yaptıysak bir türlü uyumadı 

Hatice : Ablamı istiyorum Neşe annemi istiyorum dedi başka bir şeyde demedi 

Duru : Kanat abi ne oldu sana 

Kanat : Düştüm prenses 

Duru : Çok canın acıyor mu 

Kanat : Biraz 

Duru Kanat abisinin yanağından öpüp sarılmıştı herkes bu küçük kıza bir kere daha hayran olmuştu. Bazen çok yaşından büyük davrandığı oluyordu 

Duru : Geçti mi şimdi 

Kanat : Geçti bir tanem 

Duru : Ablam nerede peki ablamı istiyorum ben 

Kanat : Gel bakalım 

Çok zorlansada Duru'yu kucağına alıp camın önüne getirmişti 

Duru : Ablam niye uyuyor 

Melisa : Ablan çok yorulmuş bir tanem biraz uyuması gerekiyor 

Duru : Ben uyandırırım onu 

Küçük elleri ile cama vurmaya başlamış bir taraftan da ablasına sesleniyordu 

Duru : Abla hadi uyan abla 

Uyanması için bir neden daha vardı işte bu küçük kız ablasına o kadar bağlanmıştı ondan başkasıyla yapamazdı 

- Günler Sonra - 

Ekim'in durumunda hala bir değişiklik olmaması herkesi gereğinden fazla üzüyordu en çokta Neşe Kanat ve Duru'yu üçüde resmen hastanede yatıp kalkıyordu. Herkes camın arkasından bakarken Hazal elindeki kutu ile gelmişti 

Dağhan : Bunlar ne 

Hazal : Bekleyin biraz 

Ekim herkesle çekildiği fotoğrafları tek tek cama yapıştırmaya başlamıştı orta kısmı boş bıraktığında kalemle ortaya Duy Beni yazmıştı 

Hazal : Duy bizi Ekim herkes seni bekliyor 

Ayşe : Ne işin var senin burada Leyla 

Herkes arka tarafa baktığında gözleri dolu bir şekilde dikilen Leyla'yı görmüşlerdi. Kaza haberini aldığı günden beri hastaneye gelmiş ama asla içeri girememişti cesaretini şimdi toplayabilmişti. Elinde ki resmi cama yapıştırmıştı 

Leyla : Sana kendimi affettirmeden gitme Ekim. Sen benim kardeşim gibisin  

Bekir : Şimdi mi aklına geldi kardeş gibi olduğunuz Leyla 

Ayşe : Kıza yapmadığın şey kalmadı nelerle suçladın onu. Bak ne halde şimdi uyanmıyor 

Leyla : Ben- 

Orjinal : Sen ne Leyla ya o kız senin yüzünden kendini arabanın altına atıcaktı be 

Hepsi : Ne 

Orjinal : Senin evinden çıkarken görmüştüm bir gün onu berbat haldeydi seslendim ama duymadı arkasından koştum bende iyiki koşmuşum az daha araba çarpıyordu son anda kenara çektim onu 

Leyla : Ben çok pişmanım gerçekten 

Hazal : Eğer bu kaza olmasaydı da pişman olurmuydun Leyla. Doğru söyle 

Leyla : Zaten pişman olmuştum yemin ederim 

O sırada makinalardan ses gelmeye başlamış doktorlar koşarak içeriye girince perdeyi kapatmışlardı. Kanat'ı ayakları daha fazla tanışmamış yere çökmüştü hızla cama vurmaya başlar 

Kanat : EKİM NOLUR GİTME. YALVARIRIM BIRAKMA BENİ 


Duy BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin