Kanat Ekim'in sesinin duyduğu anda Ateş'i bir kenara bırakıp sıkıca sevgilisine sarılıp saçlarını öpmüş başını göğüsüne bastırmış
Kanat : Buradayım sevgilim geçti. Yanındayım ben
Ozan : gel lan sende buraya
Ateş'i sürükleye sürükleye götürmüş Melisa'da hemen kantinden su alıp gelmiş dikkatle içirdikten sonra yüzünü yıkamıştı
Melisa : Off çok kızarmış
Kanat : Pişman edicem onu
Ekim : Kanat lütfen
Melisa : Ekim az önce neler olduğunun farkında mısın. Yetişilmeseydi gerisini düşünmek bile istemiyorum
Kanat : Melisa baban bu çocuğu okuldan atar mı
Melisa : Yani hiç kestiremiyorum aramızda olanlar malum. Ama ikna edicek iki kişiyi biliyorum
Öğretmenler odasına gidip durumu anlatırlar Selim ve Bahar'da soluğu Süleyman beyin odasında alırlar
Süleyman : Öğrenciler arasında olur böyle şeyler
Selim : Şaka yapıyorsunuz her halde bize şuan
Süleyman : Yooo neden
Bahar : Süleyman bey eğer yetişilmese kız boğulucak mış neredeyse. Bu basit bir durum değil
Süleyman : Ne yapmamız lazım peki
Selim : Yapılıcak şey belli Süleyman bey Ateş'in ailesi ile görüşüp oğullarını başka bir okula aldırmaları gerektiğini söyliyceksiniz
Süleyman : Başka bir emriniz var mı Selim hocam
Bahar : Süleyman Ateş bir öğrenciyi boğrarak öldürebilirdi eğer siz gerekeni yapmazsanız sizi gereken yerlere şikayet ederiz
Selim : Emin olun tereddüt bile etmeyiz
Ne kadar ciddi olduklarını bildiğinden geri adım atmak zorunda kalmıştı ama bunu kendine yediremiyordu koskoca Süleyman Gerçek
- Müzik Odası -
Kanat hala daha sinirinden yerinde duramıyor düşündükçe delirecek gibi oluyordu Ekim en büyük zaafıydı . Ekim Kanat'ın sakinleşmesi adına yakasından tuttuğu gibi öpmüş. Bu kısa öpüşme bile Kanat'ı sakinleştirmiş sıkıca sevgilisine sarılır
Ekim : Tamam sakin ol
Kanat : Olamıyorum Ekim bir kaç dakika daha geç kalsam
Ekim : Okuldan atarlar mı onu
Kanat : Atmazsa ben o adamı-
Ekim : Tamam tamam sormadım say
Kanat : Okulu assak mı
Ekim : Aslında hiç fena olmaz
Kanat : Hadi o zaman
Ekim : Nereye gidiyoruz peki
Kanat : Başbaşa olucağımız bir yere
Arkadaşlarına görünmeden arabay binip basıp gitmişler. Kısa bir yolculuktan sonra aşıklar tepesine gelmişler şanlarınada kimse yoktu
Ekim : Senin yüzünden devamsızlıktan kalıcam
Kanat : Teklifimi kabul eden sizdiniz Ekim hanım
Ekim : Ama pişman değilim
Kanat : Pişman oldun beni affetiğine peki
Ekim : İtiraf etmem gerekirse ''Benim tanıdığım Kanat elbet pişman eder'' dedim. Ama tam tersi oldu hiç pişman olmadım
Kanat : Sana yaptığımı asla unutmuycam aklımda hep kalıcak. Sen benim ilk tek son aşkımsın
Kollarını sıkıca Kanat'ın beline sarıp sımsıkı sarılmışlar beraber gelcek hakkında planlarını anlatmışlardı saatlerce birbirlerine. Akşam olduğunda aceleyle eve giderler
Neşe : Nihayet be kızım
Ekim : Annecim valla saati fark etmedik
Kanat : Benim hatam Neşe teyze kusura bakma
Sesleri duyan Duru uyanıp hemen ablasının kucağına atlamış sıkıca sarıldıktan sonra ablasının saçlarını omuzlarından atıp boynuna bakar
Duru : Abla boynuna noldu
Ekim : Önemli birşey yok birtanem
Duru : Düştü mü ablam Kanat abi
Kanat : Düştü prenses
Duru : Öpersem geçer mi
Ekim : Geçer birtanem
Ablasının boynundan öpüp sıkıca sarılınca gülerek bu küçük kızı bakıyordu hepsi. Kalbi çok temiz bir çocuktu Duru
- Ertesi Sabah -
Okula geldiklerinde Ateş'i babası yaka paça okuldan almış kantinde bu durumu konuşuyorlardı ve onun hakkında önemli bir gerçeği öğrenmiş
Ozan : Herif şizofrenmiş resmen
Bekir : Saatli bombayı aramıza sokmuşlar
Ekim : Ya tamam artık kapatlım bu konuyu
Ceyda : Bencede akşama odaklanalım
Dağhan : Bir programımız mı var akşam
Leyla : Sizin yok ama bizim var
Aziz : Nasıl yani
Hazal : Ne demek nasıl yani kızlar gecesi yapıcaz biz
Kanat : Ekiyorsun yani beni bu akşam
Ekim : Ya öyle oldu ama kız kıza olucaz
Aziz/Ozan/Dağhan/Kanat/Bekir : Nerede
Melisa : Ne bu ya yurttan sesler korosu gibi
Ekim : Size ne
Kanat : Ekimm
Ekim : Kanatt
Kanat : Öyle tatlı tatlı bakma bana seni her an öpebilirim
Ekim boğazını temizleyip yerine sinince diğerleri onların bu haline baya gülmüştü
- Hastane -
Neşe işleri ile ilgilenirken gelen zarfı alıp okuyunca sinirleri çok bozulup ağlamaya başlar. O sırada Derviş'te oradaydı
Derviş : Neşe hanık nolud
Neşe : Melike dava açmış. Çocuğunu alı koyduğumu idda ediyor
Derviş ne diyeceğini bilememişti Neşe nin Duru'ya nasıl kendi öz çocuğu gibi bağlandığını biliyordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Duy Beni
Fanfic10. ve 11.Bölümü ve ondan sonrasını kendi hayal gücüme göre kurguladım