Çan sesiyle uyandığımda kendimi sıkıca Minho'ya sarılır bir halde bulduğumda hızla ellerimi çektim. O uyumuyordu, beni izliyordu."Saat kaç?"
"Yedi buçuk." Kafamı olumlu anlamda sallayıp ondan uzaklaşmaya çalışmıştım. Ama beni bırakmamıştı.
"Bırakır mısın?" Kafasını iki yana salladı. "İstemiyorum işte seni, git başımdan."
"Ama ben seni istiyorum. Onu ne yapacağız?" Omuz silktim.
"Umrumda değilsin Lee Know." Tek kaşını havaya kaldırdı.
"Emin misin? Dün her dokunuşumdan etkilenen kişi mi söylüyor bunu?" Göğsüne yumruk attım.
"O sadece anlık bir şeydi. Herkes o temastan etkilenir. Gayet doğal bir şey."
"Öyle mi?" Uzanıp saçlarımdan öptüğünde kalbim hızlanmıştı. Elini kalbime koyunca gülümsemişti. "Küçük bir öpücükten de mi herkes etkilenir?" Söyleyecek bir cevabım olmadığı için susmuştum. "Felix'i de böyle saçlarından öptüğümde seninki gibi kalbi koşuya çıkmıyor. Demek ki herkes etkilenmiyormuş."
"Felix senin kardeşin. Tabii ki etkilenmeyecek. Sen ondan etkileniyor musun?"
"Hayır ama ben açık açık senden fena halde etkilendiğimi de söylüyorum. Fakat sen etkilendiğini inkar ediyorsun." Omuz silktim
"Olabilir. Ama umurumda değil."
"Benden etkileniyorsun."
"Hayır, yok öyle bir şey. Saçmalama."
"Gerçekler acıtır derler mahperim."
"Mahperi mi?" Meraklı gözlerle ona bakıyordum.
"Hm hm. Mahperi."
"O ne?"
"Peri kadar güzel olan kişilere deniliyor."
"Ben öyle değilim ama. Ben bir vampirim, periye benzeyemem."
"Ben de onu gasipsiyorum ya zaten." Bakışlarındaki yoğunluğu görünce yutkunup arkamı dönmüştüm. O da arkamdan bana sarılmıştı. "Seni seviyorum." Zaten biliyordum ama bunu ondan duymak... Garip hissetmiştim.
"Biliyorum."
"Sen de beni sevemez misin?" Sorduğu soruyla iç çekmiştim. Zaten seviyorum diyememiştim.
"Sevemem."
"Neden?"
"Sen benim eski düşmanımsın..." Beni kendine çevirip kollarını belime doladı.
"Adı üstünde, 'eski' düşman. Beni sev Jisung, beni sev. Lütfe-"
"Seviyorum!" Bağırmamla gözlerini kocaman açmıştı.
"Gerçekten mi?"
"Tabii ki hayır, şaka yapıyorum."
Dudaklarımı öpmeye başladığında gözlerimi kocaman açmıştım. Sert öpüyordu. Dudaklarımı ele geçirmek istiyordu ve başarmıştı da.
Dayanamayıp kollarımı boynuna dolamıştım. Belimi daha sıkı sarmıştı kolları. Ona karşılık vermeye başladığımda beni altına almıştı. OHA!
T-shirtümün eteklerini tuttuğunda onu engellemeye çalışmıştım ama tek eliyle iki bileğimi tutup yatak başlığına sabitlemişti. HAYVAN BU HERİF! Başımı yana çevirdiğimde başını boynuma gömüp boynumu öpmeye başlamıştı.
"M-Minho. Yapma." Başını kaldırdı ve bana baktı.
"Sşştt. Bir şey yapmıyorum, kaçma. Bir şey olmayacak, korkma." T-shirtümün eteklerinden tutup bir çırpıda çıkartmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahperi / minsung
Fanfiction"Sen vampirsin, kendine gel. Bir peri gibi olman mantığa ters." "Pardon da nerem periye benziyormuş?" "Periler güzeldir. Sen de onlara benziyorsun işte."