5|minnet duyma meselesi

1K 152 135
                                    

şu anda bulunduğum ortamın gerginlik seviyesinin imdb puanı 9 olan bir gerilim filmine eş değer olduğuna yemin edebilirdim. şaka yapmıyordum, gerçekten. tırnak yeme alışkanlığım yoktu ama bir ara elim ağzıma gitmişti. bir de gerildiğimde midem bulanmaya başlıyordu benim. kısacası zor bir anın içindeydim.

felix, hyunjin, seungmin ve jeongin ile birlikte bir masada oturuyordum. eminim ki gerginliğimi abartı bulmamışsınızdır.

sanırım her şeyi en başından anlatmam gerekiyordu.

seungmin ve jeongin ile kulüp hakkında konuşmak için kampüsün en işlek kafelerinden birine gelmiştim. seungmin kulüp başkanı olduğu için ona yönetim ekibinde olmak istediğimi ve aklımda kulüp için güzel fikirler olduğunu söylemiştim. o da konuşmayı kabul etmişti. buraya kadar her şey güzeldi. asıl sorun öğle arası felix'e seungmin'le buluşacağımı söylediğimde başlamıştı. felix inatla benimle gelmek istediğini söylemişti. aslında gelmesi benim açımdan iyi olurdu, tek başıma çok da tanımadığım kişilerle konuşmakta geriliyordum zaten fakat asıl sorun felix'ti işte. kim seungmin ile aralarındaki problem(?) sebebiyle benimle gelmek istemişti zaten.

hyunjin ise sırf sevgilisini yalnız bırakmamak için gelmişti. aslında onu dizginlemek için dedem daha doğru olabilir, her neyse.

sonuç olarak şu anda bu dörtlü arasında stresten midem bulanacak şekilde oturuyordum ve seungmin'le konuşma isteğim bile gitmişti. felix'in kötü bir amacı olmadığını bildiğimden onu suçlamıyordum fakat düşüncelerini ve yaptıklarını onayladığım da söylenemezdi.

"yönetimdeki diğerleri ile görüştüm. geçen sene mezun olan iki kişi olduğu için yönetim ekibine bu sene onların yerine iki kişi arıyoruz. rahat olman için seninle önce ben konuşmak istedim."

kim seungmin iyi birisiydi. anlayışlıydı ve geçenki konuşmamızda bile benim ne kadar içine kapanık birisi olduğumu anlayıp ona göre davranmıştı. beni açmaya çalışmıyordu mesela. ben az konuşuyorsam o da az konuşuyor ve bana ayak uyduruyordu. ya da belki de gerçek kişiliği böyledir, bilemiyordum tabi.

"teşekkür ederim," dedim seungmin'e ve gülümsedim tabii ki. felix'ten yana bakmaya çekiniyordum, o yüzden bakamamıştım ona. aslında eğer ben iyi hissedeceksem seungmin ile arkadaş olmama bir şey demeyeceğini biliyordum ama kendimi arkadaşının düşmanı ile arkadaş olan birisi olarak düşünmeden edemiyordum işte.

"birkaç fikrin olduğunu söylemiştin. bahsetmek ister misin?"

sınıfta veya topluluklarda fikir belirtebilen birisi olmadığım için şu anda özellikle beni dinleyecek olmaları gerilmemi sağlıyordu. az önce bilerek bakamadığım arkadaşıma şimdi gözüm kaydığında bana baktığını gördüm. göz göze geldiğimiz gibi gülümsemişti. bana güç veriyormuş gibi hissetmeden edemedim. eğer yanımda oturuyor olsaydı elimi tutacağına emindim.

"şimdiye kadar neler yaptınız bilmiyorum ama kulübün etkinliklerini araştırdığım kadarıyla hiç balo tarzı bir şey düzenlemediğinizi gördüm. cadılar bayramı balosu düzenlenebileceğini düşünmüştüm. orada verilecek yiyecekler için fikirlerim var hatta."

kulüp birkaç yıllık olduğu için çok büyük etkinlikler düzenlememiş olduklarını düşünüyordum ama yavaş yavaş büyüyüp etkinlikleri de büyütebilirlerdi. ben de ekipte olmak istiyordum ve şu anda da heyecanla verecekleri tepkileri bekliyordum.

"geçen sene düşünülmüştü ama rektörlük para desteği vermemişti, biz de sponsor bulamamıştık. bu sene yapılıp yapılmayacağını konuşmadık ama düşünülebilir yeniden."

tamam, zaten çok farklı ve uçuk bir fikir sunmadığımı biliyordum ama daha öncesinde verilmiş bir fikri sunduğum için kendimi kötü hissetmiştim. onunla dünyanın en akla gelebilecek fikri için buluşup vaktini çalıyor olmak kötü hissettirdi bir anda. yine de bunu belli etmemek için gülümsemeye çalıştım.

scary love [minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin