1-Eski

1K 97 70
                                    

(Seungmin)

"Christopher Bang!" Cesedin yanındaki mektubun üstünde yazan yazı ve yazının yanındaki ':)' işaretine bakarken bağırıp tek ayağımı yere vurmuştum. "Bu adamı öldüreceğim!"

"Yakalarsak öldürürsün de, adamı yakalayamıyoruz ki." Yanımda konuşan Jeongin'e kötü bir bakış attığımda yan gözle bana bakarak yanımdan uzaklaşmıştı.

"Yakalayacağız! Gerekirse ülke ayağa kalkacak, ama yakalayacağız!"

"Ülke zaten ayağa kalktı." Chang'a da kötü bir bakış attığımda o da Jeongin ile aynı şekilde yanımdan uzaklaşmıştı.

"Birdaha kalksın amına koyayım! Lix! Hâlâ kamera kayıtlarını bulamadın mı?"

"Çabalıyorum başkomiserim, çabalıyorum."

"Silinmiş olamazlar ya." Alayla konuştuğumda Lix'den 'ehe' diye bir ses çıkmıştı. "Ne? Yoksa kameralar mı bozulmuş?" Kafasını olumlu anlamda salladı. "Çalışmıyorlar mı şu an da?" Kafasını tekrar olumlu anlamda salladı. "Bu adamı liğme liğme edeceğim!" Mektubu elime tekrar aldım. "Kaldırın siz de artık şu cesedi, adli tıp incelesin." Mektubun üstündeki 'Christopher Bang'dan Baş Komiser Kim Seungmin'e hediye :)' yazısını umursamadan tekrar mektubu açtım.

Selam Komiser;

Hediyemi beğendin mi? Çok güzel, değil mi? Ah, yazık sana. Hâlâ beni yakalayamadın. Orada bu mektubu okuyarak krizler geçiriyorsundur şimdi. Ya sen çok beceriksizsin, ya da ben yakalanmama konusunda çok iyiyim. 5 yıldır yakalayamadığına göre gerçekten sabrın artık taşmış olmalı. Her gün gazetelere çıkan 'Christopher Bang birini daha öldürdü' yazıları da artık keyif vermiyor. Daha yaratıcı cinayetlerle karşında olacağım komiser, söz. Bang sözü. Hoşçakal ♡

Mektubu parçalayıp ısırma isteğime karşı koyarak mektubu zarfa geri koydum ve yanımda duran Jisung'a uzattım.

"Al şunu. Gözüm görmesin." Yanımdan uzaklaştığında arkamda ağzında sakızı cak cak diye çiğneyen Hyunjin'e baktım. "Çok mu keyif veriyor?"

"Ha?"

"Sakız çiğnemek diyorum. Çok mu zevkli, çok mu keyif veriyor?" Sinirlendiğimi anlamış olacak ki yanındaki çöp kutusuna sakızı tükürdü.

"Özür dilerim..."

"Lan oğlum, görgü tanığı falan da mı çıkmadı!" Kimseden çıt çıkmadığında sabır dilercesine yukarı baktım. Yukarı baktığımda inşaatın çatısında duran adamı gördüğümde gözlerimi büyüttüm. Onu gördüğümü anlayınca hızla çekilmişti. "Lan lan lan lan..." Herkes bana dönmüştü. "Christopher Bang inşaatta! Kaçmadan sıkıştırın şunu! Eğer elinizden bir kaçarsa var ya soyunuzu sopunuzu... Her neyse. Ya koşun işte!" Hepimiz inşaata girdiğimizde arkadan binadan aşağı atlayıp koşmaya devam eden Bang'ı gördüğümüzde hepimizin ağzı bir karış açık kalmıştı.

"Başkomiserim, o az önce 3. kattan aşağı mı atladı?" Kafamı olumlu anlamda sallayıp silahımı koşan Bang'a doğrulttum. Diğerleri ona doğru koşarken 3 el ateş etmiştim. Biri omzunu sıyırıp geçmişti ama durmadan koşmaya devam etmişti.

"Arabalara atlayın! Hemen yakalayın şunu!" Arabalara atlayıp peşinden gitmeye başlamışlardı. Ben orada kalıp beklemeye başlamıştım. Geri geldiklerinde arabalardan korka korka inmişlerdi. "Ee?"

"Başkomiserim... Yakalayamadık." Sakin kalmaya çalışarak bir süre boş boş Jeongin'in yüzüne baktım.

"Şimdi doğru mu anladım? Arabayla giderek, koşan bir adama yetişemediniz ve kaçırdınız, öyle mi?" Aynı anda gözlerini kaçırdılar. "Burası özel birim, değil mi?" Kafalarını olumlu anlamda salladılar. "Başkomiseri de benim." Tekrar Kafalarını olumlu anlamda salladılar. "Evet... Evet..." Aynı anda bir adım geriye gittiler. "Evet... Sadece bir şey söyleyeceğim. Ofise gidin ve çalışın. Antreman yapın, nişan kabiliyetinizi güçlendirin, fiziksen gücünüzü geliştirin, hackerlık yapın, yeter ki biraz kendinizi geliştirin! Yoksa ben sinirden kuduracağım!" Hızla arabalara binip gittiler. Telefonum gizli bir numara tarafından arandığında açtım. "Kimsin?"

Corpse and Love / ChanminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin