8.

7.6K 433 222
                                    

arabasını büyük bahçenin girişindeki valeye teslim etmiş, evin büyüklüğünü ve güzel deniz manzarasını izlemeyi bir yana bırakıp geniş kapıyı çaldı taehyung.

kapıyı açan kadın, hizmetli kıyafeti giymişti. demek ki kapıları açıp kapatan kişi oydu. kim bilir daha kaç görevli vardı.

"adınız ve soyadınızı öğrenebilir miyim lütfen?"

taehyung, tam ismini söyleyecekken arkadan gelmeye başlayan ıslık sesi gitgide yaklaşıyordu. yoksa bu jungkook muydu?

"binna, o benim.. arkadaşım."

bilmediğini söyleyip özür dileyen kadın kapının önünden ayrıldı ve iki adam gözgöze geldi. taehyung sırıttı ve konuşmaya başladı.

"arkadaşım? canım arkadaşım, nasılsın görüşmeyeli?"

alttan ima yaptığı çok belli oluyordu taehyung'ın. fakat jungkook bunlara aldırış etmeden onun yakından ne kadar güzel olduğunu inceliyordu, taehyung'sa gözlerini bir an bile ayırmıyordu ondan.

"seni gördüm daha iyi oldum arkadaşım, sanki ilk defa görüşüyormuşuz gibi hissediyorum hatta."

ikiside güldü, taehyung aylardır aşık olduğu adamın evinin kapısındaydı. dudağına yapışıp asla o dudağı bırakmamak istiyordu.

"içeri gel."

kulağına fısıldamasıyla taehyung onu gördüğünde zaten tahrik olmuş bir haldeyken bu hareketi onu daha da isteklendirmişti. fakat pantolunun cebindeki ilacı şu an kullanmak istemiyordu. zor durumda kalmadığı sürece.

"bu ev çok büyük jeon. nasıl kaybolmuyorsun bu boyla sen, hm?"

jungkook şaka yapar gibi bir şekilde ona baktı ve sesini biraz incelterek konuştu.

"aramızda maksimum 5 santim var! bu boyla ne demek şimdi?"

taehyung önünde durduğu odanın kapısının arkasındaki adama baktı ve yanağını okşamaya başladı. okşarken bir yandan adım atarak içeri giriyordu. sonra da arkadan kapıyı kapadı.

"özür dilerim, sevgilim. küçük şakalar.."

"alınmadım ki? ayrıca sevgili değiliz canım arkadaşım."

canımı bastırarak söylemişti. hala ima yapıyordu.

"hm, artık öyleyiz o zaman."

jungkook bir adım geri gitti, rol yapıyordu. saatlerce onun yüzünü okşamasını isteyebilirdi.

"ama benim fikrimi sormadın kii?"

bir adım öne attı ve belini sardı. az da olsa yukardan bakıyordu ve konuşmaya başladı.

"beni tanımadan beğendiğini söylemiştin ama?"

jungkook sırıttı, belindeki ellerin sahibi olan adama tekrardan aşkla baktı.

"sana aşığım demedim ama."

taehyung'ın morali bozulmuştu. ona aşık olmasını, ondan asla vazgeçememesini istiyordu. ellerini belinden çekti ve yatağının yanındaki koltuğa oturdu.

"bana ne zaman aşık olacaksın, jeon?"

jungkook bir anda soğuk yapmasının nedenini anlamıyordu, çünkü sadece şaka yapmıştı. ama yinede şakacı bir kişiliği olduğundan bunu devam ettirmek istedi.

"hmm.. bilmem. canım ne zaman isterse."

taehyung ayağa kalktı ve onun üzerine doğru yavaşça yürümeye başladı.

"aylardır senin bana aşık olmanı beklerken kendi canımı hiçe saydım ben. şimdi senin bu egonu ne yapacağız, küçük?"

"ne küçüğü ya? aramızda 1 yaş var sadece!"

taehyung elini jungkook'un çene altına yerleştirdi ve konuşmasına devam etti jeon.

"hem, şu an evimdesin. sana daha dün konuştuğumuz halde güvendim."

daha da yaklaştı taehyung, ardından konuşmaya başladı.

"bana her zaman güven, sevgilim."

jungkook sırıttı ve ortamı tekrardan yumuşattı.

"sevgilim ha? acaba bende mi sana sevgilim desem?"

taehyung biraz geri çekildi ve ona güldü.

"ne zaman hazırsan o zaman de."

şaka gibi bir şekilde fakat ciddi olarak konuştu jungkook.

"tamam sevgilim."

taehyung bu lafına kısa bir süre sırıtıp, tuttuğu çeneyi kendine yaklaştırdı ve dudağına bir öpücük kondurup geri çekildi.

bu öpüşmeyi uzatacaktı ama hem daha müsait olduklarında, hemde zamanı gelince. ilk günden yatağa atmak gibi bir şey yaparsa daha tam olmayan güveni sarsılır ve elde ettiği imkansızını kaybetmek istemezdi.

ikiside birbirine bakıp mutlu mutlu gülerken taehyung'un telefonundan gelen mesaj sesiyle hala jeon'un gözlerine bakarak elini telefona uzattı ve cebinden çıkardı.

mesaja bakıp sırıttı ve konuştu.

"artık gitmem gerekiyor, sevgilim."

jungkook onu kıskanmıştı. bir mesaja bakıp gülmesi dikkatini çekmişti. bunun hesabını başka bir zaman soracaktı yinede.
bozulduğunu pek belli etmemeye çalışarak konuşmaya başladı.

"ah.. tamam, görüşürüz."

taehyung onun alnına bir buse kondurdu ve odadan çıkıp gitti.

—————

obsession -tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin