Harry ve Draco geceyi birbirlerine ayırdılar. Birbirlerini ne kadar çok sevdiklerinden bahsettiler. Sabah ilk uyanan Draco oldu. Ayağa kalktı ve Harry'nin yattığı yatağa doğru ilerledi. Yanağına küçük bir öpücük bıraktı. Uyandırmak istememişti. Tabii Harry'nin çoktan uyandığından haberi yoktu. Öptükten sonra geri çekildi. Cübbesini giymek için üzerindekileri çıkardı. Bu sırada Harry'nin onu izlediğinden habersizdi. Harry yatağından hızlıca çıktı.
''Yeşil elmam?'' dedi uykulu sesiyle.
''Uyumuyor muydun?'' dedi şaşırarak.
''Bir düşüneyim... Hayır. Gelip beni öpmeni bekledim aslında.''
''Seni kurnaz. Fırsattan istifade ediyorum desene,'' dedikten sonra Harry'ye doğru eğilip boynundan öptü.
''Draco?''
''Efendim, turtam.''
''Bizi diğerlerine söylesek mi? Yani ben Hermione ve Ron'a, sen de Pansy ve Blaise'ye.''
''Olur söyleyelim. Ama ayrı ayrı söylemeyelim bence. Hepsinin aynı anda öğrenmesi daha iyi olur. Sence?''
''Tamamdır o zaman. Bugün dersten sonra kütüphaneye gidelim. Sen Pansy ve Blaise'yi getir. Ben de diğerlerini getiririm.''
''Anlaştık. Hadi sen de giyin. Geç kalacağız.''
Harry Draco'yu yanağından öptü ve giyinmeye başladı. İkisi de hemen giyinip ortak salona indi. Burada yolları ayrılıyordu. Harry Gryffindor masasına, Draco Slyhterin masasına doğru yol aldı.
***
Dersleri bitmişti. Anlaştıkları gibi kütüphaneye gitmeleri gerekiyordu.
Harry ve arkadaşları
''Hermione, Ron sizinle bir şey hakkında konuşmak istiyorum. Benimle kütüphaneye gelir misiniz?'' dedi Harry arkadaşlarına.
''Bir şey mi oldu Harry?'' dedi ikisi birden.
''Yok, olmadı. Aslında oldu... ama- neyse hadi gidelim. Oraya gidince anlatırım.''
Birlikte merdivenlere doğru yürümeye başladılar.
Draco ve arkadaşları
''Dray daha ne kadar yürüyeceğiz.''
''Draco ne olduğunu artık söyleyecek misin?''
''Meraktan öleceğiz.''
Draco durdu ve, ''Biraz sabrederseniz ne olduğunu kendi gözlerinde görüp kulaklarınızla işiteceksiniz zaten. Hadi yürüyün. Geç kaldık,'' diyerek yoluna devam etti.
Pansy ve Blaise oflayarak Draco'nun peşinden yürümeye devam ettiler.
***
Artık hepsi kütüphanedeydi. Olabilecek en sessiz yere oturdular. Belli bir süre kimse konuşmadı. Sessizliği bozan Draco oldu.
''Hepimiz biliyoruz ki, buraya neden geldiğinizi merak ediyorsunuz,'' diye söze başladı, Draco.
''E bir zahmet merak edelim,'' dedi, Hermione.
''Hermione'ye katılıyorum. Hadi artık ne söyleyecekseniz söyleyin''
''Aynen. İki saattir sizi bekliyoruz.''
''Peki öyleyse. Biz Harry'yle...'' dedi, Draco.
''Sevgiliyiz,'' diye Draco'nun sözünü devam ettirdi, Harry.
Draco Harry'ye gülümseyerek baktı ve elini tuttu. Herkes rahatlamış gözlerle ikisine bakıyordu.
''Sonunda bee. Daha ne kadar içinizde tutacağınızı merak ediyorduk doğrusu. Dimi çocuklar?'' dedi, Ron.
''Ay yemin ederim içimden bir yük kalktı.''
''Tebrik ederim vallahi ama biraz geç oldu sanki.''
Onlar kendi aralarında konuşurlarken Harry ve Draco birbirlerine bakıp olayı anlamaya çalışıyorlardı. Onları gören Pansy konuşmaya başladı.
''Lan biz bunlara söylemeyi unuttuk.''
''Aaaa, evet,'' dedi Hermione.
''Hemen anlatayım. Biliyorsunuz ki Hermione ve Pansy, ben ve Blaise aynı odada kalıyoruz,'' dedi, Ron.
''Ve çok yakın arkadaş olduk. Ama size söyleyemedik. Kızarsınız diye,'' devam etti, Hermione.
''Ayrıca ben ve Pansy sevgiliyiz. Ron ile de Hermione. Sanırım birbirlerinden hoşlanıyorlar,'' diye o tarafa baktı, Blaise.
Pansy de Blaise'yi onayladı. Ron ve Hermione de kafasını salladı. Bu sırada Harry ve Draco sadece şaşırmakla meşguldü. Sonunda Harry ağzını açmayı başarabildi.
''Kimsenin arasında bir sorun kalmadığına göre bunu kutlamalıyız. Değil mi?''
''Bence de. Sonuçta seven sevdiğine kavuştu ve hepimiz arkadaş olduk,'' diye Harry'ye katıldı, Draco.
Hepsi bu sözleri onayladı ve hafta sonu kutlamak için sözleştiler.
[452] 💖
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DRARRY | exam
Randomİyi okumalar... (1 sene sonraki güncelleme: BU YAZDIĞIM İLK HİKAYEYDİ CRİNGE OLDUĞUNUN FARKINDAYIM!!! 😊)