Herkese merhaba! Yepyeni bir serüvene başlıyoruz ve açıkçası çok heyecanlıyım. Hikayemiz 2051 yılında geçiyor ancak ufak nüanslar haricinde bunu size çok fazla yansıtmamaya çalışacağım. Bilim Kurgu okumayacağız yani, telaş yok :)
Her cumartesi bir bölüm yayınlamayı planlıyorum ve bir aksilik çıkmadığı sürece bu plana da sadık kalıp, birkaç ay içerisinde sakin ve sağlam adımlarla finali göreceğiz.
Oy ve yorumlarınızı esirgemeyiniz, seviliyorsunuz.
Tüm güzel günler sizin olsun ve her biriniz bir diğerinizden daha güzel bir gün geçirin.
---
Geçmişin Sebepleri Geleceğin Sonuçları
Araba dümdüz yolda hızla ilerlerken genç adam direksiyonla o kadar bütünleşmişti ki direksiyon adeta adamın altıncı duyu organı haline gelmişti. Gaza yüklendi ve aynadan arkalarında kimsenin olmadığından bir kez daha emin oldu. Yanındaki kadın oturduğu koltuğa sırtını yapıştırmış, gözleri kapalı bir şekilde dua ederken emniyet kemerini elleriyle sıkı sıkıya sarmıştı.
"Onu korumak zorundayım, saklamak zorundayım." diye düşündü kaşları birleşecek kadar birbirine yaklaşırken. Yüreği korkuyla dolmuş, zihninde gidebilecekleri güvenli yerlerin listesine ulaşmaya çalışıyordu ancak bunun boşa bir çaba olduğunu ikinci saniyede anladı.
Gidebilecekleri hiçbir yer yoktu. Güvenli diye bir şey de yoktu.
Arkalarında onları takip eden biri de yoktu.
"Ne yapacağız?" diye sordu kadın. Billur sesiyle söylediği her kelime kulakları için cennet kuşlarının şarkısı olsa da bu cümle onu daha fazla gerdi.
"Bir yol bulacağız." diye cevapladı kadını. Aslında bir temenni, dua ve totemdi. Evrene gönderdiği bir manifest, acizce bir yakarış.
"Peki ya-" Araç ani bir darbeyle sola doğru savrulduğunda genç adam zaten ellerinin bir parçası haline getirdiği direksiyonu kontrol altına alabilmek için çabalarken yüreği darbeyle birebir karşı karşıya gelen genç kadın için dehşetle çırpındı.
Araba tam olarak sağ ön yolcu koltuğundan darbe almıştı.
Birkaç takla, onlarca dönüşün ardından araç nihayet sallanarak durduğunda genç adam acıyla inledi. Dakikalarca baygın kaldıktan sonra bedeninin daha güçlü olması, hava yastığının patlaması ve darbeyi direkt almamış olması sayesinde ilk o ayıldı. Acıyla inleyerek doğrulmaya çalıştığında mavi gözlerini zorlukla açtı.
El kadar çocukken almaya başladığı eğitim sayesinde önce ellerini yumruk yapıp açtı, elleri sağlamdı. Bacaklarını oynatmaya çalıştığında her ikisinde de sızı hissetti, belli ki kırık ya da çatlak vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Çileler ve Ölüm
ActionGülce'nin aksiyonsuz bir hayatı vardı. Günlerini formüllerinin arasında çalışarak geçirir, projelerini modeller ve savaş çıktığında ülkesini koruyabilecek işler ortaya koyardı. Sonra kim olduğunu dahi bilmediği insanlar onu öldürmeye çalışınca tüm d...