12. Çilenin Başladığı Nokta

156 15 0
                                    

Bölüm Adı: Çilenin Başladığı Nokta

"Herkes ne olacağını bildiğini sanır. 'En başından biliyordum!' derler ama aslında sonuç ne olursa olsun böyle diyecekler. Çünkü beynimiz her olasılığı değerlendirme konusunda çok başarılı. Gerçekleşen ne olursa olsun, olacağını biliriz."

Yanlış Yer Yanlış Zaman - Gillian McAllister

Şüphe bir bambu tohumu gibidir. Kökleri yıllara bile yayılabilecek bir süreç boyunca içinize işler ve kendini gösterecek kadar güçlendiğinde toprağı yarar gibi kişiliğinizi yarıp, davranışlarınızı değiştirir. Bu noktadan sonra da geri dönüş diye bir şey artık neredeyse yoktur.

Ve eğer o tohumu doğru insanın yüreğine ekerseniz, bir devleti bile yıkabilirsiniz.

Odamdaki büyük ekranın karşısına geçmiş, Gülce'nin çalışmasını izliyordum. Bir elindeki bir tomar kağıda bakarak diğer elindeki tahta kalemiyle beyaz tahtasına bir şeyler yazıyordu. Öyle yoğun bir dikkatle çalışıyordu ki bir saat önce saçlarını topuz yapmak için kullandığı kalemin kayıp, yere düştüğünü ve saçlarının omuzlarından sallandığını bile fark etmemişti.

Profesör ile konuştuğundan beri, yani yaklaşık üç gündür, Gülce'nin bazı ufak davranışlarında farklılık vardı. Eskisi kadar su tüketmiyordu, daha az konuşuyor ve zaman zaman transa girmiş gibi kağıda yazdığı şeyleri okuyor, bazen de tahtaya anlamsız semboller çizip; suç işlemiş gibi telaşla giysisinin koluyla siliyordu. Anlamsızlardı çünkü KURT'un veritabanında dahil o işaretler tanımlı değildi. Bunların o gün sekreterle olan konuşması veya bayılmasıyla alakası neydi, bilmiyordum. Bayılması hakkında ona henüz bir şey sormamıştım ve o sekreter bozuntusu herifle olan konuşmanın da araştırılması gerektiğini Kahraman'a söylemiştim. Kuru bir tonda araştıracağını söylese de onda da bir tuhaflık vardı.

Şüphenin içimi kökleriyle sarıp, geri döndürülmesi zor şeyler yapmamı sağlayacak bir tohum olmasına izin vermektense onu bir içgüdü, bir hayatta kalma stratejisi olarak kullanmam gerektiğini biliyordum. Babam ve Arslan amcam sağolsun yıllar süren eğitimimde bunu bana çok güzel öğretmişlerdi. Gülce'ye duyduğum bu şüphe ona olan davranışlarımı değiştirmektense, daha dikkatli olmamı sağlayacaktı. O, benim ona çalışmaları için mahremiyet sağladığımı düşünürken arka planda ben, her hareketini izliyor ve KURT'un da yardımıyla yazdığı her harfi anlamlandırmaya çalışıyordum.

Formül olarak yazdığı bazı şeylerin bir çeşit patlayıcı özelliği olduğunu anlamıştım ve bazı mühendislik terimleri de kullanıyordu. Elbette her şeyi anlamıyordum ama artık geçmiş mesajlaşmalarından da haberdardım ve az çok üzerinde çalıştığı şey hakkında tahmin yürütebiliyordum.

"KURT, Egemen ne ile meşgul?" diye sordu Gülce hala tahtaya bir şeyler yazarken. Seninle.

"Güvenlik prosedürleri üzerinde çalışıyor." diye cevapladı KURT tam da onu uyardığım gibi. Gülce yazmayı bırakmadan başını salladı ancak yakamı bırakmaya niyeti yok gibi görünüyordu.

"Yarım saat sonra spor odasına geçeceğimi ilet lütfen."

"Oldu bil." dedi KURT. Bir de bu suni zekanın espritüel cümleleri vardı ki her defasında canımı sıkıyordu. Zamanında neresine eklendiyse o kod bloğu, pasif hale de getiremiyordum çünkü yazılımla ilgili öğrendiğim ilk kural "Çalışıyorsa elleşme." idi. Yazılımcıların milli marşıydı bu cümle.

Gülce odasında üzerine daha rahat bir şeyler giyip, spor odasına geçene kadar oyalandım ve ben de üzerimi değiştirip, bir elimde bir termos su diğerinde tabletle, spor odasına gittim. Gülce saçlarını toplarken koşu bandına bakıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 23 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk Çileler ve ÖlümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin