0.4

146 14 12
                                    

Yazardan

Jisung bu zamana kadar kendinin ve arkadaşının başını birçok defa belaya sokmuştu. Lise son sınıfta üniversite sınavına hazırlanmaktan çok rahat yemişlerdi onun yüzünden. Jisung'un en ufak şeye gülmesi ve Jeongin'in her şeyi alaya alması pek de yarcımdı olmuyordu bu dayaklardan kurtulmalarına. Yine de günün sonunda başlarına gelen onca şeyden ders çıkarmayıp yaptıkları şeye devam ediyorlardı. Ancak bu sefer bulaştıkları kişiler bir iki yumruk atıp sinirlerini attıktan sonra vazgeçecek kişiler değillerdi.

Videoyu gören ilk kişi Minho'ydu. Changbin'in görmesini istememişti aslında çünkü arkadaşının hassas noktalarıyla bunu bilmeden çok alay etmişlerdi ve gencin bunları sineye çekecek bir yapısı yoktu. Direkt yüzüne söyleseler sinirlenir, dövmeye çalışır ve bunu başarır, sonra da çeker giderdi ancak bunu halka açık bir platformda büyük sayılabilecek kitlesi olan kanalda yapmaları Changbin'in öfkesinin kontrol edilemeyecek seviyeye gelmesine neden olmuştu.

Başta Minho çocukların kişisel hesaplarını bulup videoyu kaldırmalarını aksi taktirde zor durumda kalacaklarını kibarca (!) anlatmak istemişti. Ancak genç amacına ulaşamadan video çoktan Changbin'in önüne çıkmıştı. Sinirden küplere binen çocuk kendiyle beraber hedef olan arkadaşını arayıp o youtuberları bulunca yapacağı işkencelerden bahsetmeye başladı. Minho her ne kadar arkadaşını sakin tutmaya çalışıyor gibi görünce de içten içe yaşadığı siniri kemirmeye başlamıştı onu.

Bugün için arkadaşlarıyla plan yapmışlardı ve daha gün başlamadan yaşanan bu durum planın iptal olmasına neden olmuş ve Minho birden kendini Changbin'in yanında, onun okulunda ukala iki genci ararken bulmuştu.

İkisi de konuşmuyordu kampüsün giriş kapısını gören küçük kafede otururlarken. Minho için hava hoştu, zaten konuşmayı seven bir yapısı yoktu. Changbin ise ağzını açarsa içinde tuttuğu sinirin patlak vereceğini çok iyi bildiği için susuyordu. Konuşmaya başlarsa sadece aklından geçirdiği şeyleri bir de duyacak ve daha da sinirlenecekti, sadece düşünerek sinirlenmesi daha az zararlıydı dünya için.

Derin bir iç çekip arkasına yaslandı kısa olan, bedeni sinirden kaskatı olduğu için sırtında bir ağrı kendini hissettirmeye başlamıştı. Arkadaşınınsa bu kadar sakin olması onu daha da delirtiyordu. Bir ara olayı büyütüyor muyum acaba, diye düşündü hatta. Evet büyütüyordu ve sonuna kadar da haklıydı. Aptal bir videoda daha aptal iki çocuk kendisine dakikalar belki saatler boyunca alay etmiş ve gülmüştü ve bunu insanlara açık bir şekilde paylaşımlardı. Abartılmayacak bir şey miydi bu tanrı aşkına?

Kampüsün kapısından kol kola gülerek çıkan ikiliyi gören Minho arkadaşını sertçe sürtüp düşüncelerinden koparmıştı. Changbin dışarı çıkıp gittikleri yönü kontrol ederken Minho hızlıca hesabı ödeyip yetişmişti arkadaşına. Ufak bir kafeye girdiklerinde ikili de çok geçmeden peşlerinden girdi. Köşe bir masada oturan ve hiçbir şeyden haberi olmayan çocukların tam karşılarına oturmuş, onları fark etmelerini beklemişlerdi. Changbin'e kalsa direkt boğazlarına yapışıp ikisini de oracıkta boğardı, şükürler olsun ki Minho onu ikna edebilmişti.

✧ ✧ ✧ ✧

Changbin, ikiliye olan sinirinin çeyreğini atıp rahatlamak bir kenara dursun daha da sinirlenerek çıkmıştı kafeden. İkisini de bir güzel pataklayıp oradan pamuk gibi olarak ayrılması gerekiyordu oysa ki. Minho'nun onu neden durdurduğunu anlamamıştı, orada da işlerini halledebilirlerdi, kimse seslerini bile duymazdı. Onun da bunu çok istediğini biliyordu ama belki aklında başka bir fikir vardır diye düşünmüştü.

Minho, arkadaşından beş dakika kadar sonra ayrılmıştı kafeden. Seungmin'e selam vereyim, deyip önden göndermişti Changbin'i. Onu görmeden kafeden çıkmak içine sinmezdi ama asıl sebebi bu değildi tabii, kendi bile anlamlandıramamışken Changbin'e söylemese de olurdu.

Gym Bro'mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin