Sarp gülümseyerek Gülce'nin fotoğraflarına sosyal medyada yazmış olduğu yazılara, fotoğraflara bakıp gülümsedi. Tahmin ettiğinden çok daha ince düşünceli, sanatkar ruhlu bir kızdı. Bazen manzara resmî çiziyordu ama bunu ondan duymamış olmak genç adamı biraz olsun üzmüştü , genç kız ona bunu söyleyene kadar belli etmeyecekti.
O sırada masadaki silah ilişti gözlerine.
Tam o an içeri giren adamla kötü bir haber geldiğini anladı.
Aklına iki kişi düştü biri Begüm diğeri Gülce.
"Ne oldu?"diye sordu. "Begüm hanım saldırıya uğramış, kapıda yanında polisler var."
"Polis mi?"
"Merak etme abi, sadece Begüm'e polisler eve kadar eşlik etmek istemişler. Bir de sorgu , kim yapmış olabilir diye."
"Kim yapmış? Hangi intihar'a meyilli yapmış bunu? "diye sordu
"Reşat abi."dedi boyunu eğerek.
"Reşat öldü lan!"dedi hırsla.
"Ölmeden önceki vasiyetiymiş Begüm hanımı hanımı öldürmek."
"Benim kardeşim gidiyordu. Benim yüzümden, dikkatsizliğim yüzümden. Dikkatim dağıldı. Reşat öldü diye düşmedim bu işin peşine. Gidecekti kız. Görüyor musunuz? İğrenç bi abiyim! "
"Abi polis var yalvarırım bir sakinleş."
"Sakinim ama eğer Begüm'ün burnu dahi kanadıysa beni kimse tutamaz. Burdan hepinizin ölüsü çıkar!!" Sarp delicesine kendini kaybetmişti. Masadaki fotoğraflara baktı. Ardından kapattı üstünü. Ne polisler ne adamları nede Begüm içinde gizlisini bilmemeliydi.
Sarp gibi bi adam o kızı sevmemeliydi.
Begüm'ün yanında Güney'i görünce tedirginleşti.
Gülce'nin resmi burnun ucundaydı, görse nasıl açıklardı bu durumu?
Her şeyi geçmişti.. Begüm ve Güney'in bu saatte bir arada ne işi vardı?
-
Efe Gülce'nin ameliyat olacağını duyunca Ankara'ya dönmüştü hemen. Niyeti önce annesini alıp ardından belli miktarda para çekip Fransa'ya gitmekti. Bunun için resmi işler derken , iki üç gündür yorulmuştu. Eve gitmek üzere girdiği yolda otostop çeken bir kız gördü. Şaşırdı, çünkü böyle bir durumla ilk kez karşılaşıyordu.
Kız kot mont arkasında koyu renk küçük sırt çantasıyla gayet düzgün, aklı başında bir kıza benziyordu. Efe merakına yenik düşüp arabasını durdurdu.
Kız yüzünü buruşturarak devam et işareti yapsada Efe inat etti camı açıp "Ne o beğenemediniz mi hanım efendi beni? Yoksa araba mı?"diye sordu hırsla. Tamamen erkeklik gururundan saçma sapan bir hale sokuyordu kendini.
"Ne diyorsun sen be! Sanki erkek olan arabaya biniyorum gibi. Her şeyi geçtim diyelim ki evet tipini beğenmedim kardeşim? Ne yapacaksın ? Bas git işine!"
"Sen nasıl kızsın bu nasıl uslup? Otostop çeken sen! Azarı yiyen ben!"
Yerde duran taşları alıp Efe'nin arabasına doğru atmaya başladı.
"Bana bak! Düzgün konuş benimle!" Sonrasıyla uğraşmamak için ilerledi.
Delinin birine çattık ya, diye düşündü durdu.
Kızın ismi Nihandı. "Nihan."dedi kendi kendine.
Kolyesinde Nihan yazmaktaydı. Koyu siyah saçları beyaz yüzü genç kadına ayrı bir hava katmaktaydı.