Gözlerini zar zor açmıştın.
Bir anda yanında sana sıkı bir şekilde sarılan silüeti gördün. Çok tanıdıktı. Beyninde görüntüler oluşmaya başladı.
En son markete gidiyordun ve biri seni büyük ihtimalle iğneyle belinden tutup bayıltmıştı.
Boynunda hala acısı vardı.Hareket etmeye çalıştın ama olmadı. Her hareket ettiğinde seni daha da çok sıkıyordu. Seni sıkan kolların sahibine bakmak için başını yana çevirdin.
Kalbin korkudan tekledi. Bu adam o gün hastanedeki adamdı. Hatta 3 yıldır net olmasada bir yerlerden bu adamı tanıyordun.
Onun gözleri sen uyandığından beri açıktı.
Uyandığından beri kıpır kıpır yakından bakıldığında tanrısal mükemmellikte.
Mikeyin siyah gözlerinden korktuğun belli oluyordu. Neler olduğunu yeni yeni kavrıyordun.
Kaçırılmış mıydın?Aniden gelen saçma bir cesaretle konuştun
şey.. k-kimsiniz?
O cevap vermedi. Sadece senin gözlerinin içine bakıyor ve baktıkça da yüzü kızarıyordu.
Tanımadığın bu adamın sana baktıkça neden yüzü kızarıyordu? Hala onun kollarından kurtulamamıştın
O kendini tutamayacağını hissettiği anda odadan çıktı. Seni korkutmak istemiyordu çünkü daha yeni buraya gelmiştin ve bu kötü şeylere yol açabilirdi.
Yanlız kalmıştın ve kafandaki soru işaretlerinden dolayı başın ağrıyordu. Düşünmeye çalıştıkça daha da çok gözlerin kapanıyordu. En sonunda gözlerin kapandı.
.
.
.
.
.
.
.