GİRİŞ

201 17 2
                                    

                                                                                                       
Başladığınız tarihi belirtmeyi unutmayınız✍🏼
İyi okumalar.

Küçük Kız
9 yıl önce.

Küçük kız kavgayla seslerin yükseldiği arabanın camından küçük sıska parmağını dışarıya sarkıtmış, gökyüzündeki yıldızları saymaya çalışıyordu. Sürekli kavga ile boğuşan anne ve babasına seslenip "Anne, baba şunlara bakın kocamanlar." diyerek anne ve babasına gökyüzündeki küçük parlak yıldızları göstermeye çalışıyor, onların tartışmasını görmezden geliyordu. 

Küçük kız parlak yıldızların arasında resmen büyülenmişti. Masmavi okyanus gözlerinin içi bir yıldız kadar parlaktı. Gökyüzünün derinliklerinde yıldızların içinde yüzüyor adeta kayboluyordu.

Babasının arabanın direksiyonuna vurarak çıkarttığı yüksek ses tüm arabayı inlettiğinde kız şiddetle yükselen seslerle birlikte yerinden sıçradı. Onu dinlemiyorlardı onu ilk defa dinlemiyorlardı. Babası şiddetle konuşmaya başladığında küçük ikinci defa yerinden korkuyla sıçradı.

"Kızı vermeliyiz, vermeliyiz ki yaşayabilelim. Vermeliyiz ki yaşayabilsin. Lanet olsun anla şunu Serra, öldük." Dediğinde kız çoktan kulaklarını sıkıca kapamıştı bile. 

Gözleri emniyet kemerine iliştiğinde kulakları hiç bir şey duymuyordu. Ellerini kulaklarından çekti ve emniyet kemerine uzanıp bir çırpıda kemeri üzerinden attı. Kucağında duran elinden hiç ayırmadığı, annesinin onun için yapmış olduğu bebeği ile camdan sarkmaya başladı. Daha çok yıldız görmeye ihtiyacı vardı, daha çok yıldızı elindeki küçük oyuncağı Şuşu'ya göstermek istiyordu. Arkadaki sesler yükselmeye devam etse de küçük kızın odağı bambaşkaydı.

Şuşu'yu camdan dışarı sarkıttığında onada küçük parlak yıldızları göstermeye çalışıyordu. Büyük bir gök gürültüsünün rengi ve sesi etrafı sardığında küçük beyaz parlak yıldızlar bile masmaviye bürünmüştü. Bununla beraber küçüğün dudaklarının arasından büyük bir çığlık koptuğunda eli ile gözlerini kapamak istemişti ki bununla beraber elinde duran sımsıkı tuttuğu çok değerli oyuncağı arabanın camından uçup gitmişti bile.

Küçük kız elleriyle yüzünü sımsıkı kapamış ağlıyordu. Bununla beraber Anne ve babası sonunda küçük kıza doğru döndüğünde annesi bir çırpıda uzanıp küçük kızın kemerini taktı. Küçük kız hiç durmadan ağlıyordu. Sürekli bağıran babası bile telaş yapmıştı.

Babasının odağı yoldaydı, yol bomboştu. Adam küçük kızına doğru bir saniyeliğine dönüğünde her şey bir anda siliklemişti. Her şey bir anda oluvermişti. Çığlık, tek duyduğu çığlıktı. sonrasında saniyeler içinde her şey kapkaranlıktı küçük kız için.

Küçük yoğun bir acıyla gözlerini araladığında etrafın çok sesli olduğunu görerek telaşla ellerini kulaklarına götürdü. Tüm vücuduna yayılan şiddetli bir acıyla ağlamaya başladı.

Kötü bir şey olmuştu ve bunu her şekilde hissedebiliyordu. Etrafta küçük kızın yaşadığını gören insanlar kızıl saçlı kıza doğru koşmaya başladığında kız, bununla birlikte daha fazla korkup annesini aramaya çalışıyor fakat hiç bir şekilde göremiyordu. Kızın ağlaması daha da şiddetlendiğinde bunu gören çevredeki insanlar küçük kızı kaldırıp korkmaması gerektiğini ve her şeyin geçeceğini söyleyerek onu teselli etmeye çalışıyorlardı.

Ambulansın tiz sesi kulakları çınlatırken küçüğün korkusu daha da artmıştı. Onu alıp hastaneye götürmek için ambulansa bindirdiklerinde tam gözü kapanıyordu ki duyduğu sesle irkildi.

"Anne ve babasının cesedini bulamadıklarını söyleyeceğiz."

"Evet efendim her şey yolunda."

"Evet efendim kızı aldık."

"evet efendim kız yaşayacak."

Küçüğün duyduğu son cümleler bunlardı, kızın bilinci artık tamamen kapanmış, ardından saniyeler içinde onun için her şey kapkaranlık bir hale gelmişti.

SON ALEV -vela- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin