special: boyfriend by jeon

9.4K 733 179
                                    

"Sana Boyfriend söylememi ister misin?" Taehyung evinde, zar zor oturduğu sandalyesinden bana bakarken ekrandaki görüntüsüne dayanamayıp onu öpmek için bilgisayarıma eğildiğimde deli gibi kıkırdadı. Büyük ihtimalle öne doğru büzüşen dudaklarımın aldığı şekil ve onu her saniye uzaktan da öpüyor oluşum dişlerini kaşındırdı ve tatlılığıma dayanamadı.

Şaşırmadım, aradan geçen iki yılda sevgimiz daha da büyüyordu ve bu artık öyle bir hal almaya başlamıştı ki birbirimizi sadece bir saat öpmesek kanımız sinirle fokurduyordu. Şimdi de hasta olmuş ve beni de evine asla almıyorken kafayı yemek üzereydim, iki gündür görüşemiyorduk, hasta olurum diye beni asla yanına yaklaştırmıyordu yalnızca görüntülü konuşmalarla özlem gideriyorduk ama öyle yetersizdi ki şu iki günde altı kez kapısına gitmiş, birinde yan komşusunun terasına çıkıp evine öyle girmeye çalışmış ama başarılı olamamış en sonunda ise onu bir kez bile öpemeden tıpış tıpış evime geri dönmüştüm.

Onunla beraber ben de gülüyordum hâlâ öpmeye devam edip sulu sulu sesler çıkarırken -ki zaten o ne zaman gülse ona eşlik etmek benim için alışkanlık olmuştu. Bir müddet sonra koltuğumda geriye yaslanıp karaoke sistemini aktif hale getirdim. Masaya yaslanmış bir şekilde, üzerinde yalnızca bir tişört ve eşofman varken dahi çok çekiciydi. Hasta olması onu yalnızca biraz solgunlaştırmıştı, bu duruma içim gidiyordu, ona bebekler gibi bakmak istiyordum ama inadı her şeyin önüne geçiyordu.

"Bir istek parçam var." İyileşmesi adına evine yollayacağım bitkisel çayları, içecekleri ve protein, vitamin dolu gıdaları düşünürken söylediği şey ona ufak bir bakış atmama neden oldu, sorarcasına kaşlarımı kaldırdım, manit sırıtıp göz kırptı ve usulca "Daha sonra." dedi. Yemin ederim hazır ola geçtim, vücudu şu an mikroplara karşı bir askerken yükselmek istemiyordum ama bu adamın mimikleri öyle bir şeydi ki, öylece sabit dursa dahi yüz hatlarının eşsiz çizgisi beni uçuruyordu.

Sonunda şarkıyı bulup başlatmamla elime yanımdaki mikrofonu heyecanla almış, birkaç ay önce sağlığı için bir müddet boyamayacağıma karar verdiğim ve kendi rengine dönen koyu, oldukça uzun saçlarımı kulağımın arkasına atmıştım.

Taehyung bir süreliğine gri olmadığım için üzülse de şimdiki saçlarımın üzerinde farklı bir etkisi olduğunu görebiliyordum. Onu daha da hassaslaştırıyordu sanki, uzun uzun dalıyordu ve gözlerini kaçırıp dudaklarını birbirine bastırıyordu. Ne olduğunu tam çözememiştim ama hareketleri kendini ele veriyordu.

Şu anda da o bakışlara tanık olurken ritim duyuldu, istemsizce titredim. Bu şarkı Taehyung'a yazmadan önce çok sık dinlediğim bir şarkıydı aslında. Hatta öyle ki en başlarda da çok dinlerdim çünkü sahip olduğum ne varsa hepsi bu melodinin içindeydi. Ona söylemek istediklerim, düşündüklerim şarkı sözlerini oluşturuyordu.

Yeri ayrıydı, Taehyung gibi.

Başladığım an kendimi işaret edip ardından ona doğru döndüğümde elini çenesinin altına yerleştirip gülmüş, ne demek istediğimi anlamıştı.

Eğer erkek arkadaşın olsaydım, gitmene hiç izin vermezdim.

Erkek arkadaşınım ve inan buna asla izin yok.

Daha önce hiç bulunmadığın yerlere götürebilirdim.

Eminim seni ozona çıkaran biri yoktur, ben hariç.

Aralara ilave ettiğim kendi cümlelerimle utanarak yüzünü kapattı çilek, dayanamıyormuş gibi kafamı iki yana salladım ve ekrana daha çok yaklaşıp öpücük attım.

Bebeğim bir şans ver yoksa hiç bilemeyeceksin.

Verdin ve bu yalnızca şans olmadı.

icanbeurbuzzlyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin