5.BÖLÜM: BAŞLADI!

60 8 5
                                    

Ayşe içeri girdi.  Nefes nefese kalmıştı. Sırasının olduğu yere gitti ve nefes alışını herkesin duyması için yükseltti. Bir anda yere yığıldı. Numara yaptığı belliydi. Yandaşları hemen ilgi moduna girdi. Bu sahne gerçekten komikti.  Ayşe'nin yanına gittim. Ayağımla kolundan dürttüm. " şşşt , ayağa kalk hadi, abartma! "  Buse bana  baktı.  "Abartma mı? Zombiler abartılacak birşey değil mi yani? "  Mert sırasından kalktı. " Ece zombiler konusunda zaten bizi uyarmıştı. Ayşe' de tek başına hepsini yenebileceğini iddia etmişti. "  Buse' nin gözleri donuklamıştı. Kıpırdamadan Ayşe'nin başında bekliyordu.  Ayşe sanki  hiçbir şeyi duymamış gibi   "Buradan çıkmalıyız... " dedi.
"Ama ne zaman? " dedi   Hacer.   "Efendim? "  Ayşe şaşırmıştı.  "Şimdi tabi ki de!? "
"Şu an okul karışık. Çıkarsanız sonunu biliyorsunuz... " neden bilmiyordum ama onları uyarmak istiyordum. Ne kadar sevmemiş olsamda, tanıdığım insanların ölümünü görmek istemiyordum. "Ben hayatta kalmayı senden daha iyi biliyorum tamam mı? Ve iç güdülerim bana şu an çıkmazak bir daha asla çıkamayacağımızı söylüyor..! "   offf  bu kız gerçekten...  Neden sakince düşündüğüm çok açıktı. Herkes ilk defa birbirlerini yemekte olan canavarlar görüyorlardı. Ben ise bunu saatler öncesinde görmüştüm. Gördüğüm şey benim adrenalin salgılamama neden oldu. Şu an ise düşüncelerim berraklaştı. Kısaca birkaç saat sonra onlarda sakinleşecekti. O zamana kadar güvenli alanda beklemeleri gerekirdi. Ayşe ayağa kalktı.  "Şimdi..! Ben okuldan çıkıyorum. Gelmek isteyen gelsin. Dışarı daha güvenli gözüküyor! "    "Ama!? " diye seslendi Osman. "Aması yok! " dedim. "O haklı, dışarıya çıkmamız gerek... Ama... " 'ama' derken sesimi yükseltmiştim.    "Şu an bunu yapamayız. En azından sağlıklı düşünüp bir sonuca varalım?! Daha onlar hakkında hiç birşey bilmiyoruz. "  Buse göz devirdi.        
"Sen onları görmedin mi? Nasıllar anlatsana? "  diye seslendi Fatma. "Ben mi? " şaşırmıştım. Bunu beklemiyordum. 
"A-anlatamam ki!? "  dedim."Neden anlatamıyasın?  Bence sen nasıl hayatta kalmamız gerektiğini biliyorsun. Hem... Anime gibi birşey izlemiyor muydun sen? Oradan biliyorsundur dövüşmeyi falan... " istemsizce sırıttım.  "Şey... Onlar... Çok hızlı değiller ancak koştuklarını söyleyebilirim.  Duydukları kesin ama gözleri kanlı... Çok görebileceklerini sanmam... Normal zombi gibi sadece beyin arayışında değiller. Onlar et ayrımı yapmıyorlar. Herhangi bir insan eti olsun yeter. Yani... En azından öyle olduğunı kendi gözlerimle gördüm... Bu kadar? " diye anlattım.  "Yeter de artar. Eyvallah. "  sevindim. Bildiğim herşeyi artık onlarda biliyordu.
"Ben okuldan gidiyorum. Okul çok kalabalık. Dışarıda bir markete sığınırım. Benimle gelmek isteyenlerde seve seve gelebilirler! (Ece hariç) " diye söylendi. Beni istemiyordu. Gerçi çokta tın. Ayşe gerçektende popüler ve sevilen biriydi. Sınıfın yarısından fazlası Ayşe ile gitmek istedi. Onlara kızamazdım. Şoktaydılar ve önlerine çıkan ilk teklifi kabul görmeleri çok normaldi. Ama Ayşe'nin planı gayet iyi görünüyordu. "Başka teklifi olan? " diye bağırdı Osman. Kimseden ses çıkmadı. Elimi korkakça kaldırdım. "Söyle Ece. "   derin nefes aldım. Kafamda plan kurmak iyi, hoştu da plana uyan herkesin sorumluluğunu üstlenmek gibi birşey... "Dışarı çıkmak için en azından sizin sakinleşmeniz gerek ayrıca kendimizi savunmamız için araç, gereç bulmalıyız. O zamana kadar sınıfta kalıp daha iyi bir plan yapabiliriz!?Bence... " diye atıldım. Kendimden utanıyordum. Nasıl olurda kurduğum onca plan arasına arkadaşlarımı dahil etmezdim?  Kurduğum planların hepsi tek kişilikti. Tüm sınıfın güvenliğini sağlıyacak bir plan yapmalıydım. "Başka planı olan yoksa...  Siz hangisini seçiyorsunuz? Ayşe ile çıkmayı mı, Ece ile plan kurmayı mı? " sınıf sessizleşti.
"Oylama yapalım?! " Mert atıldı.
"Hımmm... Olabilir... Ayşe ile birlikte cikmak isteyenler?! " sınıfın çoğunluğu el kaldırmıştı. " Ece ile sınıfta sakince düşünmek isteyenler?! " sıçmıştım... Arkadaşlarım göz göre göre Ayşe ve boktan planını seçmişlerdi. Bana katılan sadece on, on iki kişi kalmıştı.  "Ece, umarım yanılmadığımı gösterirsin... " arka sıradan Fatma seslendi. Yutkundum. "Kimin haklı olduğunu nereden bileceğiz ki? " dedi Hacer. "Şey... Eğer Ayşe ve onunla gidenler okul kapısından geçene kadar ölmezlerse, Ayşe ler hayatta kalmış olsun. Eğer geçemezler ise sınıftakiler hayatta kalabilecek olsun?! " sınıf camları tam olarak okul kapısına bakıyordu. Kimin kazanıcağını görmek için iyi bir iddia. Ancak çok çocuksu gelmişti. "Saçmalamayın! Onların ölümünü görmeye dayanabilecek misiniz? Ya da onlar çıkarsa oturup ağlıyacak mısınız? Bu saçmalık! " kimse Sude yi dinlemedi. Ayşe'nin yanına gittim. Sakince gözünün içine bakarak;
"Ayşe... Sakın ölme tamam mı? Lütfen beni yanılt. Yaşa ve bizimkilere önderlik et! Umarım market işi tutar... "
Ayşe şok olmuştu. "Neden bana bunları söylüyorsun ki? " gözünden yaş gelmişti. "Çünkü dışarı çıkmakta ısrarcısınız ve arkadaşlarımın çoğunluğu seninle gitmeye karar verdi. Beni dinle... Ölceksiniz! Bu delilik! Daha ortalıkta bir plan dahi yok! "
Ayşe yutkundu. "Ne zamandır planlara uyuyorsun? Sen değil miydin plan yapmak saçma, akışına bırakılmalı diyen? " gözlerim açıldı. O daha bunun hayati bir tehlike olduğunu anlamamış mıydı? "Aptal! sen gerçekten aptalsın! Ama... Lütfen yaşa! " ben bu lafları ederken dışarısı cehennem gibiydi. Sadece çığlıklar ve hırıltılar... Ayşe diğerlerine döndü. "Benimle gelenler... Beni takip edin! "  sınıf kapısını hafif araladı. Ayşe ve ardındaliler sınıftan yavaş yavaş ayrıldı. Son kişide çıkarken sınıfta sadece 14 kişi kalmıştık.  "Yasemin? Sen neden gitmedin ki?" dedi İrem. "Şey... Biraz düşününce... Hazırlık yapmadan pata küte  dalmamalıyız... Bu...hayat meselesi... " diye cevap verdi Yasemin.  Sonra benimle beraber diyer 13 kişi camın yanına gittik. Beklemeye başladık. Bu biraz hüzün, biraz da korku dolu bir bekleyişti. Kazansakta kaybetsekte  bizi  kötü şeyler bekliyordu. Ben sıranın üstüne çıktım bağdaş yapıp beklemeye başladım yanlarımda Sude, İrem, Mert ve Hasan vardı.  Diğerleride geri kalan 2 cama yerleşmişlerdi. Gözlerimi hiç ayırmasan cama bakıyordum. Dışarıda insan yoktu. Sadece zombiler... Onların okula girdiğini göreli yarım saat kadar olmuştu. Kaçmayı başaranlar sınıflara saklanmayı başarmış olmalılardı. Herkes yarım saatte ölemez sonuçta... Okulun bahçesi zombi kaynıyordu. O yaratıklar tüm bahçedeydi. Bir elimi Sude tutuyordu. İrem ise sudeye sarılıyordu. Beni bırakmamışlardı. Onlara ne kadar minnet duysam az kalırdı. Hayatları pahasına bana güveniyorlardı. "Nerde kaldılar?" Hasan öyle bir iç çekti ki tüm sınıf bunu duydu. Çok geçmeden sınıf arkadaşlarımız el ele, koşarak açımıza girdiler. "Bakın! " artık çıkmalarına az kalmıştı. Ancak... "Sayıları azalmış! " dedi Mert. Haklıydı. On kişi anca kalmışlardı. Koşuyorlardı. Tüm güçleriyle koşuyorlardı. Deniz arkasına döndü. Bizi camdan bakarken gördü. Sonra bir anda arkadaşlarının elini bırakıp tekrardan okul içine koşmaya başladı. Herkes durup Denize bakmaya başladı. Fakat çok geçmeden bir zombi Deniz'in üstüne atladı. Diyerleri de arkasına dönüp kaçmaya devam etti. Ancak Deniz'in en yakın dostu Ela Deniz'e  son kez baktı. Gözündeki göz yaşı sınıf camından bile görülebilirdi. Bahçedeki tüm zombiler sınıf arkadaşlarıma doğru koşuyordu. Çok geçmeden bir kaçı arkadaşlarımın üstüne atladı. Sınıftakilerden bazıları çığlık atıp ağlamaya başladı. En sonunda kapıya ulaşmışlardı ancak sadece beş kişi kalmışlardı. Ve tam kapıdan geçecek iken onların kokusunu alan  bir kaç zombi kapıdan geçip Ayşe ve diğer dörtlüye saldırdı. Çuvallamışlardı. Onlara gitmemelerini söylemiştim...  Zombi, Ayşe'nin etini yemeğe başladı. Tüm sınıf camdan kaçtı ve ağlamaya başladı. Ancak ben... Ben yine donakalmıştım. Ayşegül ölürken dahi gözüme kin ve nefretle bakıyordu. Yutkundum. Gözümden yaşlar süzülmeye başladı. Ancak gözümü Ayşegül'den alamadım. Mert bana seslendi. Onu duydum. Ama başımı çeviremedim. Bir daha seslendi. Çenem titremeye başladı. Artık neredeyse hüngür hüngür ağlıyacaktım. Ayşe hâlâ bana bakıyordu. Diğerleri çoktan zombiye dönüşmeye başlamıştı. Arkamda bir ses işittim. Sonra bir anda gözlerim karardı. Hayır, bayılmadım. Mart eliyle gözlerimi kapattı. "Kaybedenleri öğrendik. Bize bu kadarı yeter Ece...  Bu tarafa gel... " yavaşça sıradan indim o sırada Mert gözlerimi açtı.  Önce etrafa bakındım. Sınıftakilere... Gözlerinin içine... Ancak Sude ile göz göze geldiğimde kendime engel olamadım. Hüngür hüngür ağlamaya başladım. İrem yanıma geldi ve beni Sude'nin yanına götürdü. İrem ortaya geçti. Ben ve Sude'de iki yanına... Bazıları yere oturmuştu. Bazıları sıraların üstüne... Herkes sessizdi. Ağlamanın bir faydası varmıydı ki?  Onlar kendi kararlarını vermişlerdi... Bize sadece onları iyi anmak düşerdi... Tanıdıklarının ölümünü görmek en çok beyni yorar... Kalp ağlar ancak beyin farklıdır. Çok bencilce görünebilir ancak böyledir. Bundan sonra onsuz ne yapacağını düşünür... Bu beyine ağır gelir. O kişi olmadan olmasına imkan tanımaz. Onunla geçirilen anıları hatırkatıp durur sana... O kişinin öldüğünü düşünmez... Düşünmek istemez... Hep ama hep bir umut vardır diye düşündürür. Beyinin böyle davranması kalbe zarar verir. Kalp parçalanır... Dayanamaz... Ve dışarıdan sadece ağladığın gözükür...  Gözlerimi kapattım. Uyumak istiyordum. Belki geçerdi uyuyunca? Hatırlıyorumda... Ablamı o halde gördükten sonra bir hafta yataktan çıkmamıştım.  Okul da umrumda değildi zaten... Kendimi toparlayamamıştım... Neyse işte... Gözlerimi açtığımda tüm  sınıf benim  çevremde toplanmıştı. İrem bana bakıyordu. Başım, İrem'in omzuna düşmüş, uyukuya dalmıştım. Gözlerimi ovuşturdum. "Birşey mi oldu? " okulda uyumaya alışıktım. Derslerde uyumak -hele ki matematik dersinde- hobim olmuştu.  "Seni bekliyoruz? "  şaşırmıştım. "Neyi bekliyorsunuz? " diye sordum. "Plan yapmanı...!  Ece, burada en iyi planı sen yapabilirsin... "
Ne istedikleri belliydi.  Onları bir kez kurtarmıştım. Ve artık bunun ardı arkası kesilmeyecekti. Asla zorda kalmadıkça planlara sadık kalmam. Benim huyum bu... Plan dediğime bakmayın işte, olabilecek binbir farklı senaryoya göre binbir farklı yol, senaryolardan biri olursa kaçışımın planı her daim aklımda, ilk on adımım...  Ben böyle biriyim işte... Şimdi de bu okuldan çıkmamız gerekiyordu...



Selam👋
Bölümler geç geliyor Çünkü uzatmaya çalışıyorum...
Lütfen destek çıkın ve beğenin... Diğer yazdığım her bölüm bir diğerinden daha iyi olsun istiyorum yardım ederseniz sevinirim... By by 👋

KURTARILMAYI BEKLEMEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin