"Mühürlendiğini gözünün içine baktığımız kişiyle yaşayacağımız anıları gördüğümüzde anlıyoruz. Ben seni, bizi o kadar güzel gördüm ki Ayçıl... Parlayan bir ateştin dağılan kızıl saçlarınla, parlayan yeşil gözlerin, toprağa oturmuştun dizlerini saran...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
1.Bölüm Kahverengi ve Kırmızı Eley Duhe/loveless:Middle of the night
🌙
Hayatımın her evresi benim için zorlu geçmişti. Girdiğim her ortam, tanıştığım her insan benden ya korkar ya da garip bulur ve benden uzaklaşırlardı. Kalabalık ortamlardaysa dışlanmak benim artık gocunmadığım bir durum haline gelmişti.
Göz rengim değişkendi. Aslında yeşil rengine sahip olan gözlerimde farklı renkli çatlaklar vardı; kahverengi, mavi ve en garibi turuncumsu bir kırmızı. Turuncumsu kırmızılar çok fazla olmamalarına rağmen yeşil gözlerimde kendini belli ediyordu.
Küçükken, "niye benim gözlerim sizinki gibi değil?" diye sormuştum anneme. O ise göz rengimin dedeme benzediğini söylemişti.
Bu renk cümbüşü insanlar tarafından beğenilmeyip dışlanmama neden olmuştu. Her ne kadar dışansamda arkadaşım yok değildi.
Tamam az vardı.
Pekâlâ bir tane arkadaşım var.
İris, benim minik gökkuşağım on yaşımdan bu yana hep beraberdik ve beni garip bulmayan tek insandı beni sürekli "Tanrı'nın sana bir armağanı bunu nasıl anlamıyorlar?!" diyerek teselli ederdi.
"Meyra yavru bir Golden geldi aşısı var halledebilir misin?"
Dışardaki yağmuru izleyen depresyon modumu kapatan kişi Dilara Hanım. Çalıştığım kliniğin sahibi.
"Tabi geliyorum." Diyerek yavrunun yanına gittim.
Stajerliğimi de sayarsak 2 yıldır Veteriner Hekimim. Sadece bir yıldır diploma sahibiydim orası ayrı. İşe yeni girmiş sayılırdım. Şehirden uzakta bir klinikte çalıştığım için evcil petler dışında büyük ve küçükbaş hayvanlar olurdu. Tabi Dilara Hanım gittiğinden ben klinikte kalır gelen minik hayvanlarla ilgilenirim.
Kızıl renkli yavrunun pavro-distemper aşısını yapıp sahibine, "2 hafta sonra 2. dozu için tekrar getirin." dedim. Aynı zamanda aşı yaptığım yeri ovuyordum.
Yavruyu çantasına koyarken kadın gülümseyerek, "saç renginizle Şans'ın tüyleri çok uyumlu, çok güzeller." dedi.
Bir başkasından iltifat almış olmanın şaşkınlığı ve utancıyla teşekkür ettim ve yolculadım.
Saat ilerlemiş ve öğle saatinde çıkan Dilara Hanım gelmemişti. -O kadın gerçekten bana iltifat mı etmişti? -Bana işinin uzun süreceğine kliniği kapatıp gidebileceğimi söyleyen bir mesaj atmıştı.
