WHAT YOU NEED

355 17 50
                                    

"I just want to take you there.
Sadece seni oraya götürmek istiyorum.
He don't gotta know where.
O adamın neresi olduğunu bilmesine gerek yok.
Does he touch you here like this?
O buraya böyle dokunuyor mu?"

•••

"Gerçekten sırf sevişmek için bu kadar para harcadığına inanamıyorum."

Remus tıpkı dizi sahnelerinden fırlamış gibi duran odaya açık ağızla baktı ve hangi ünlü/zengin insanlar buraya gelmiştir diye düşünmeden edemedi çünkü yer tam olarak öyleydi.

Altın işlemeli, fokurdama ve bilmediği değişik özellikli, bir sürü güzel koku olan banyo, kırmızı ağrılıklı oda(sanırsam Sirius balayı için olan odalardan almıştı çünkü yatağın hemen yanında prezervatif ve yatağın üstünde gül yaprakları vardı ve biraz komikti açıkçası.)ve ne büyük ne küçük olan, Eyfel kulesini gören balkon.

"Eyfel kulesini gören bir yerde sevişmek için harcadım. Lütfen."
"Zenginlerin canı cehenneme."
"Yani, evlendiğimizi ve benim paramın senin paran olduğunu düşünürsek eğer şu an kendine de sövmüş oluyorsun."

Sirius kıkırdayarak kollarını Remus'un ensesine dolayıp kendisine çekerken Sirius'un nefesini yüzünde hisseden Remus'un aklına yapacakları gelirken karnı heyecanla burkuldu.

"Ah, öyle mi oluyorum?"
"Hm, hm. Benim kocam. Benim."

Sirius hızla dudaklarından yanağına, yanağından kulağına doğru öpücükler-sıra Remus'un küçük yaralarına geldiğinde öpücük daha uzun sürdü ve Remus kelimenin tam anlamıyla daha önce hissetmediği şekilde sevgiden eridi-göndermeye başlarken Remus mutlu bir nefes aldı ve Sirius'un dudaklarına daha fazla yer açtı.

"Ah? Bir fantezi daha mı?"
"Belki, bu bir problem mi?"

Sirius zevkle emdiği kulak memesini ağzından çıkarırken ısırmayı ve Remus'dan bir ineleme kazanmayı kesinlikle unutmadı.

"Hayır, ama belki bende bazı şeyler hakkında konuşmayı seviyor olabilirim."

Remus ellerini Sirius'un belinden kalçalarına doğru ovuşturarak inerken sıra ağzının suyu aktığı kaçlarına geldi ve Sirius'u inletmeyecek ama irkilmesini sağlayacak kadar sıktı.

"Ne gibi?"
"Mesela..."

Sirius tam kulağına nefes verip mırıldanırken yavaş bir şekilde Sirius'u geri geri yürütmeye başladı.

"Mesela o emmeyi çok sevdiğin aletimi emerken nasıl gözüktüğün ya da nasıl daha fazlası için yalvardığın hakkında?"

Remus sesinin Sirius'un tam kulağının orasında olduğundan emin olarak fısıldadı ve Sirius'un sırtı söylediklerine eş zamanla balkonun yanındaki duvara çarparken gelen ineleme ile gururla sırıttı.

"B-Başka?"
"Ya da ağzımı nasıl becereceğin hakkında da konuşabiliriz? Seni nasıl boğazıma kadar aldığımı? Dizlerimde?"

Remus çoktan söylediklerini desteklemek istercesine ellerini sert olan Sirius'un kemerine götürürken arada onunla dalga geçmek için kumaşın üzerinden onu okşadı ama ona istediği teması vermedi. Dudakları ise boş durmuyor boynunda yarına geçecek kadar küçük kırmızılıklar bırakarak göğüs ucuna doğru ilerliyordu.

"Siktir, Rem. Lütfen."

Sirius'un çaresiz sesi kulaklarını doldururken Remus onu ödüllendirmenin iyi olduğunu düşünürken kemerini bir çırpıda çıkardı ve Sirius'un zaten iç çamaşırsız olduğunu görünce inleyerek dudaklarının altındaki göğüs ucunu ısırdı.

Fallen Star. wolfstarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin