Do Me A Favour

0.5

nolee:

Ria :)

Abinin yakın arkadaşı neden sana güzelim diyor?

naria:

Hay amına koyayım ben senin.

Ne hakla beni sorguluyorsun ve bu kaçıncı hesap amına koyayım?

nolee:

Bana hep küfür etmen çok kırıcı.

naria:

İnan paramparçayım şu an kırıldığın için.

Yapılacak tüm medenî konuşmaları tükettin Lee Jeno.

Son defa söylüyorum bir daha benimle iletişim kurma. Beni yok say. Ben yokum, hiç olmadım.

nolee:

Seni yok sayamam asla.

Mesajınız iletilemedi

•••

"Ben engel atmaktan sıkıldım o yazmaktan sıkılmadı. Gurursuz."

 "Ria bu çocuk sana neden bu kadar takıntılı oldu ya?"

 Kahvemin son yudumunu dikleyip Hina'yı yanıtladım.

 "Ona verdiğim sevgiyi geri çektim diyedir. Eğlenecek yer arıyor."

 "Bana hiç de eğlence amaçlıymış gibi gelmiyor bu arada. Baya ayaklarına kapanıp ilgin için yalvarmaya hazır."

 "Daha da dibe batsın da çıkamasın hiç oralardan."

 Nora araya girdi. "Ben sanırım birkaç bölümü kaçırdım ya. Biz bu şerefsize başında neden sinirliydik? Ben dinlemeden direkt sinirinize dahil oldum."

 Bayık bayık ona baktık.

 "Hayatım şöyle ki; lisede aynı sınıftaydık, sonra bir ara görüştük ve Jeno benimle olan görüşmelerinde benim mesajlarımı değiştirerek onun için ölüp bitiyormuşum gibi gösterdi. Onu sevdiğim doğruydu ama konuşmaları tamamen yanlış lanse etmişti. Sonra da bunu okulda yayınca onun aşığı olan kişiler benim yakamı bırakmadı. Kısa özet bu ama detayları biliyorsun işte."

 "Ha tamam doğru. Bu arada ilk yaptığı yine bir nebze tamam affedilebilir ama daha sonrasında yaptıkları kesinlikle affedilemez."

 "Evet, öyle."

 Hina el çırptı. "Neyse şimdi bunları bir kenara bırakıyoruz ve başka konulara odaklanıyoruz. Mesela benim yurt dışına çıkışımı kutlamak gibi konulara."

 "Doğru söylüyorsun."

 Nora hemen atıldı. "Gözünü seveyim kutlamaya çok kişi çağırma sonra hep başım sikiliyor. Sen zırlıyorsun diye ortamdan da ayrılamıyorum."

 "Yok bu sefer az kişi olacak."

 Kollarımı bağlayıp geriye yaslandım ve tahminde bulundum. "Otuz beş kişi?"

 "Yok bu seferlik yirmi kişi var."

 "Woah. Bu bir dönümdür. Rizuka Hina sadece yirmi kişiyle kutlama yapıyor!"

 Nora bıkkınlıkla nefesini üfleyip kafasını elleri arasına aldı. "Davet edilmeyen kişilerle birlikte o sayı otuzu bulur. Yine kafam sikilecek."

 Sırtına destekleyici bir şekilde vurdum. "Neyse. En azından ilk kez yaşadığın bir durum değil."

 Bana alay edercesine baktı. "Senin verdiğin tesel-"

 "Ay yeter! Küfür duymaktan kulağım acıdı. Azıcık toparlayın kendinizi ya, böyle değildiniz siz."

 Nora onunla laf dalaşına girdi. "Senin yüzünden serseri olduk. Büyük olan sensin, sen örnek oldun hep."

 Onlar kavgaya tutuşurken ben hiç umursamadan ortadaki atıştırmalıklardan yedim ve ufak partide ne giyeceğimi düşündüm. Tam anlamıyla köy yanar orospu taranır durumuna düştüm yani kısacası.

•••